Altın servetimizi artırdı
Abone olFiyatlardaki hızlı yükseliş 7 bin ton olduğu tahmin edilen altın stoğumuzun değerini artırdı..
Fiyatlardaki hızlı yükseliş 7 bin ton olduğu tahmin edilen altın
stoğumuzun değerini 92.9 milyar dolar artırarak 61 milyardan 153.9
milyar dolara çıkardı. Bu artışta en çok sevinenler ise bebekler ve
gelinler
Geleneksel altın ülkesi Türkiye, son yıllardaki fiyat artışlarından
en çok kazanç sağlayanların başında geliyor. Türkiye dünya altın
ithalatında Çin ve İtalya'dan sonra üçüncü sırada. Mücevher
ihracatının da 1 milyar doları aşmasıyla İtalya'dan sonra ikinci.
İstanbul Altın Borsası'na göre, Türkiye'deki tahmini altın stoku 7
bin ton. Bunun yaklaşık dörtte üçü mücevher olarak kullanılıyor.
Özellikle çocuk doğumlarında, sünnetlerde ve düğünlerde geleneksel
hediye altın takı.
İşte altın fiyatlarının başdöndürücü yükselişi bu servete servet
katıyor. Geçen yılı onsu (31.10355 gramı) 514 dolardan tamamlayan
altının fiyatı cuma günü 684 doları gördü. Beş ayda yüzde 33
artışla 7 bin ton altının toplam değeri 153.9 milyar dolara çıktı.
Dört ay önce yani yılbaşında bu rakam 514 dolarlık ons fiyatına
göre 115.7 milyar dolardı. Dört aylık mutlak rakamsal artış 38.3
milyar doları bulmuş.
Son fiyatlar üzerinden, altının yükselişe başladığı 2001 yılı
ortalama fiyatı olan 271 dolarlık düzeye göre artış yüzde 152.4 ve
92.9 milyar dolar. 2001'de 7 bin ton altın 271 dolardan 61 milyar
dolar tutarken, bugün 153.9 milyar dolara yükseldi. Beş yıllık
sürede meydana gelen 92.9 milyar dolarlık artış altını elinde
bulunduranların servetine servet kattı.
Dünya liderliğine oynayan sektör
21 Ocak 1980 sonrasında 684 dolarla altının en yüksek düzeyine
çıktığı cuma günü İstanbul Altın Borsası'nı ziyaret ettik. Borsa
Başkanı Vahdettin Ertaş'tan bilgi aldık. Vahdettin Ertaş, "
Türkiye'nin mücevher ihracatında İtalya'ya çok yaklaştığını ve
dünya ikinciliğine yükseldiğini" söyledi. Ertaş, " Katma değeri
yüksek bir sektör. Neredeyse dünya liderliğini ele geçiriyoruz"
dedi. Fiyatların geleceğine ilişkin de tahminlerde bulunan Ertaş, "
altın fiyatlarını bu düzeye getiren nedenlerde bir değişme maydana
gelmediğini, fiziki ve spekülasyon amaçlı altın talebinin devam
ettiğini, fiyatların da belli bir vadede yükselişini
sürdürebileceğini"
söyledi.
Ertaş, Türkiye'nin altını ithal ettiğine işaret ederek altına
yönelik talebin fiziki talepten çıkarılıp menkul kıymete
dönüştürülmesinin ülke ekonomisi için yararına değindi. Bu amaçla
da İstanbul Gold adıyla Altın Fon'unun kurulduğunu ve İMKB'de işlem
görmek için başvuruda bulunulduğunu belirten Ertaş, burada
isteyenin bir gram altını temsil edecek bir hisse senedinden
başlayarak işlem yapabileceğini, bunun saklanmasının ve el
değiştirmesinin de daha düşük komisyonla ve kolayca gerçekleştiğini
söyledi.
Kapalıçarşı'da durum
İstanbul Altın Borsası'ndan sonra kuyumculuğun merkezi
Kapalıçarşı'ya da uğradık. Çarşı kalabalık, altın satışları da
hızlıydı. Yok satıyor denemez, çünkü vitrinler de cumhuriyet altını
var. Darphane de şimdilik altın yetiştirebiliyor. Ancak 5 tane 10
tane altın alacakların kapı kapı dolaşıp fiyat sorması, talebi
olduğundan fazla gösteriyor.
Yıldızı kolay sönmez
Şaka değil, tam 25 yıllık kayıplı dönemin ardından gelen kazanç
elbetteki geleneksel altın severlerin yüzünü güldürüyor.
Kendilerini iyi hissetmelerine yol açıyor. Zenginleştiklerini
hissediyorlar. Ama kimse, kimse demiyelim çoğunluk, fiyatı yükseldi
diye kasasındaki, zulasındaki altınını çıkartıp pazara
götürmeyecek. Ancak altının çıkarılma maliyeti de artık 350-400
dolarlara yükseldi. Fiyatlar gerilese bile, belli bir yere kadar.
Kısa vadeli bazı kâr realizasyonları görülse de, altının yıldızı
kolay parlamadı, kolay da sönmeyecek gibi.
Sonuç
"Altın, ülkesi olmayan bir para birimidir" Anonim
Abdurrahman Yıldırım/Sabah