Altaylı'dan Zafer Çağlayan'a saat ayarı: Yemezler!
Abone olZafer Çağlayan'ın 700 bin liralık saat için yaptığı savunamayı tiye alan Fatih Altaylı sözkonusu saat markasının satış metodunu anlattı ve "yemezler" dedi...
İNTERNETHABER.COM
Eski Bakan Zafer Çağlayan'ın Meclis'teki fezleke
görüşmelerinde 700 bin liralık saati için yaptığı savunma şiddetli
itirazlara konu oluyor. Çağlayan'ın savunamsını köşesinde tiye alan
Habertürk yazarı Fatih Altaylı
olay olan saati üreten markanın satış ve çalışma modelini anlattığı
yazısında eski Bakan'ın savunmasını çürüttü. Çağlayan'ın saati için
yaptığı açıklamaları "yemezler" diyerek yanıtlayan
Altaylı "iyiden iyiye komik" diye niteledi.
İşte Altaylı'nın yazısındaki ilgili bölüm:
YEMEZLER
Milyon dolarlık rüşvet iddiaları ve bir de 700 bin TL'lik Patek
Philippe saat.
Önceki gün, Zafer Çağlayan ve suçlanan diğer bakanlar kendilerini
savundular.
Zafer Çağlayan saat meselesiyle ilgili olarak, "Garantisi benim
adıma. Bir gazetede ilanını gördüm, çok beğendim. Reza Zarrab aldı
ama ben kendisine parasını ödedim" gibi cümleler sarf etti.
İnanana...
700 bin TL elden verilmeyeceğine göre bir dekont, bir havale
makbuzu, bir banka transferi falan göstermeliydi.
Vergi kanunlarına göre bu kadar büyük bir parayı "elden" vermek
bile suç.
Onu bir tarafa bırakırsak, saatleri, hele hele Patek Philippe
saatleri bilen birisi olarak Zafer
O CÜMLEYE ÇOK GÜLDÜM
Çağlayan'ın "Garantisi benim adıma" cümlesine çok güldüm.
Bilmeyenler için anlatayım.
Patek Philippe saatlerin garanti kâğıdında isim yazmaz.
Saatin referans numarası, seri numarası yazar.
Satıcının mührü ve kaşesi yer alır. Tarih yazar.
Garanti isme değil saate verilir.
Ama bir Patek Philippe saat aldıysanız kutusundan bir zarf ve bir
kâğıt çıkar.
Saati kim kullanacaksa, bu kâğıtta istenilen bilgileri doldurur ve
kutudan çıkan zarfa koyup Patek Philippe'e yollar.
Böylelikle Patek Philippe'in "müşteri listesinde" yerini alır.
Listeye girmenin yararı şudur:
Eğer iyi bir Patek Philippe müşterisi haline gelirseniz, Patek'in
sınırlı sayıda ürettiği ve bulunması hayli zor saatleri alabilmeniz
için size öncelik tanınır.
Firma da saatlerini takip etme imkânı bulmuş olur.
Zafer Çağlayan'ın, "Gazetede ilanda gördüm, beğendim" cümlesi ise
iyiden iyiye komik.
Patek Philippe gazete ilanı pek vermez.
GERİSİNİ SİZ
DÜŞÜNÜN
Avrupa ve Amerika'da bazı gazetelerde çok ender olarak bayilerin
verdiği ilanlar çıkar. Patek Philippe ilanları genelde dergilerde
yer alır.
Ama o ilanlarda da Zafer Çağlayan'ın kolundaki 5101G gibi "çok
pahalı" saatler değil, biraz daha "harcıâlem" saatler görsel olarak
yer alır.
Patek Philippe'in müşterilerine ulaşma yeri gazete ilanları değil,
yılda birkaç kez müşterilerine yolladığı Patek Philippe
dergisidir.
Firma burada ürettiği değil, üreteceği modelleri de duyurur ki,
meraklıları önceden sipariş verebilsin diye.
Yani diyeceğim o ki, Çağlayan'ın "saat savunması" bana hiç ama hiç
inandırıcı gelmedi.
Gerisini siz düşünün.