Altan'ı diğerlerinden farklı kılanlar
Abone olAli Kırca, Çetin Altan'ın ne kadar iyi bir yazar olduğundan bahsetti. Kırca aynı zamanda Altan'ın siyasi yaşamına da değindi. Kırca "Vatan sizi sevmiyors..." diye söze ba
Ali Kırca, başlıklı yazsısında Çetin Altan'ı
anlattı...
Çetin Altan son dönemde o kadar yoğun yazıyor ki, her yazısı
"konsantre meyve suyu" gibi... Su koy, çoğalt, bir bardak "usare"
den on bardak meyve suyu çıksın! Hepsi de ayrı lezzette... Tek bir
tema etrafında "sözcük kalabalığı" yaparak "laf olsun torba dolsun"
kabilinden "köşe" dolduran yazar(!) taifesine inat; bir köşeye on
yazı sığdırıyor sanki.
Sebepsiz acele ediyor. Oysa daha çok vakti olacak yazı yazmaya...
Lakin... İyi ki de öyle yapıyor. Türk matbuatında yazıp çizenler
ikiye ayrılıyor aslında... Çetin Altan ve ötekiler...
Biz "ötekiler" taifesinde yer alanlar arasında; okuduğunu görmesini
bilenlere ufuk açıyor durmadan. Onun için; "İyi ki de öyle
yapıyor... İyi ki de yoğun yazıyor!"
***
Dün de; bir paragraf, sıkışmış duruyordu daldan dala gezinen
yazının arasında...
Siyasal yaşamında bir kez bile "espri" yaptığına tanık olmadığımız
Bülent Ecevit'in, gerçekte "mizah yazarı" olduğunu anlatan ve bizi
de hayli şaşırtan satırlardan söz etmiyoruz.
1950'lerin başından aktardığı anıya "dokunmak" istiyoruz.
Ulus gazetesine yazdığı bir yazıdan sonra iki inzibat eri, "genç
yazar"ı alıp Savunma Bakanlığı'na götürür.
Müsteşarın karşısına çıkarılır. Müsteşar sorar (ya da sorgular):
Sen vatanını seviyor musun?
Çetin Altan'ın yanıtı düşündürür soranı da: Bizim uğraşımız,
vatanın bizi sevmesi içindir!
***
Lakin "sevmek kolay, sevilmek zordur" işte, yazara göre de...
Sevilmiyorsannafile... kadar sevin... Vuslat ne kelime! Hasrete
mahkum geçer günler, seneler!
Naz Hikmet sözgelimi; binlerce şiirini yazd"memleket" ini
sevmenin...
Neye yarardmemleket onu sevmedikten sonra...
Tarifsiz acçektiyse gurbetin cenderesinde; onun vatansevdikadar
vatanonu sevmemesinden asl
***
Bu ülkede binlerce kişi mahpus damlarboylad
Hepsine de aynsoruldu hep: Vatansevmiyor musun yoksa?
Vurulanlar koldu, vatanlaryeterince sevmedikleri san
Mesele o da deyalnYüz binlerce kişi de karda kşta sürgünlere
gönderildi "devlet hizmeti" nde...
Devletlerini yeterince sevmedikleri sanHiçbiri de dönüp
soramad"müsteşar"a sorulan soruyu:
"Devlet bizi ne kadar seviyor ki" diye. Devlet ne kadar koruyup
kolluyor ki! Hatta... Mesele o da deyalnVaroşlardan gelenler
mesela; "şehirlerin huzur ve güvenli bozuyor diye çarm
Hiçbiri de dönüp sormuyor "müsteşar" a sorulan soruyu işte:
"Şehirler, bizim huzur ve güvenli ne kadar koruyor ki" diye...
***
Uzar gider işte bu hikaye... Herkesin karşbir "kara sevda hikayesi"
vardbu topraklarda.
Lakin... Herkesin de çoktan ögerekirdi ki; siz istedikadar sevin
"o" sizi sevmiyorsa şayet, gideceyer, ya sürgün ya mahpushanedir,
bu co
Zeynep'in "belals"cehalet"i de buradan bellidir.
YAZI:Ali KIRCA