Alparslan Türkeş'in doktoru bilinmeyenleri anlattı
Abone olMHP'nin Kurucu Genel Başkanı merhum Alparslan Türkeş'in genel sekreteri ve 12 Eylül dönemindeki doktoru Selim Kaptanoğlu, öğrencilikten vefatına kadar beraber çalıştığı Türkeş'in bilinmeyenlerini anlattı.
Alparslan Türkeş'in 12 Eylül dönemindeki doktoru Selim
Kaptanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dönemin Cumhuriyetçi
Köylü Millet Partisi Genel Başkanı olan Türkeş'le
1968'de Ankara'da askeri öğrenciyken tanıştığını söyledi.
Türkeş'in talimatı üzerine okulda teşkilatlandıklarını anlatan Kaptanoğlu, bu süreçten sonra, vefat edinceye kadar Türkeş'le yakın diyalog halinde bulunduklarını ifade etti.
Gülhane Askeri Tıp Akademisinde "ortopedi" alanında ihtisas yaptıktan sonra, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden 3 gün önce Dışkapı'daki Mevki Hastanesine tayininin çıktığını belirten Kaptanoğlu, darbenin ardından siyasi tutuklulardan hasta olanların buraya getirilmeye başlandığını kaydetti.
Türkeş'in de Mevki Hastanesine getirildiğini dile getiren Kaptanoğlu, Türkeş'i hasta olmadığı halde 3,5 yıl süreyle hastanede misafir ettiklerini söyledi. "Her gün beraberdik, ben doktor gömleğimle, o hasta pijamasıyla 3,5 yılımız geçti Başbuğumla." diyen Kaptanoğlu, şunları anlattı:
HASTANEDEN AYRILIRKEN HEPSİ AĞLIYORDU
"Türkeş ilk geldiğinde, bizim hastanenin personelinden sol
tandanslı çok insan vardı. Türkeş Bey'in odasının önünden geçmeye
bile korkarlardı. 3,5 yıl sonra tahliye olup, hastaneden ayrılırken
hepsi ağlıyordu üzüntüsünden. Neden? Çünkü Türkeş her akşam
nöbetçilerle oturup, 'Gel evladım buraya, çocuğun ne yapıyor,
hanımın nasıl? Neye ihtiyacın var?' İnsan olduğunu gördüler burada.
Türkeş Bey hastanede sabah saat 6'da uyanırdı. Banyosunu yapardı,
sabah namazını kılardı. Sabah namazından kahvaltıya kadar Kuran-ı
Kerim okurdu. Daha sonra tarih ve ekonomi okurdu. Varsa avukat
görüşmesi yapardı. 3,5 yıl böyle geçti."
"AŞIRI SOLCU" DOKTORLARIN TÜRKEŞ SEVGİSİ
Kaptanoğlu, solcu bir tutuklunun siroz hastalığından dolayı heyet
raporuyla tahliye edilmesi üzerine, Alparslan Türkeş'i de bu
şekilde çıkarmaya karar verdiklerini belirterek, "Türkeş'i 12 Eylül
sürecinde tahliye eden heyet raporunu 13 doktor imzaladı. Bunların
4-5'i aşırı solcuydu. Bunlar, hastanede tanıdıkları Başbuğ'a
sevgilerinden dolayı imzaladılar. Onunla Başbuğ tahliye oldu. Yoksa
niyetleri Başbuğ'u hapishanede öldürmekti." dedi.
Alparslan Türkeş kimdir? Tarihi
fotoğraflarla Başbuğ'un mücadelesi
AYAKKABISININ ALTININ DELİK OLDUĞUNU
HATIRLIYORUM
Türkeş'in hapishaneden çıktıktan sonra bir gün dahi durmadan
siyasete devam ettiğini belirten Kaptanoğlu, "Türkeş, hapishaneden
çıktığı zaman ayakkabısının altının delik olduğunu hatırlıyorum.
Avukatlar para istiyor, hanımı, çocukları perişan. En son Başbuğ'un
evindeki kitapları sattılar. Böyle günlerden geçti Türkeş. Sıkıntı
insanıydı, hayatı boyunca sıkıntı çekti." diye konuştu.
EVREN'İN OKULDAKİ LAKABI 'PEHLİVAN KENAN'
Kaptanoğlu, bir gün Türkeş'e "Başbuğum, bu Kenan Evren size niye
düşmanlık yapıyor?" sorusunu yönelttiğini aktararak, Türkeş'in
kendisine "Valla bir şey anlamıyorum. Sınıf arkadaşıyız. Okuldayken
bunun lakabı 'Pehlivan Kenan'dı. 'Sarı Kenan, Pehlivan Kenan'
derdik. Bunun Genelkurmay Başkanı olmasında benim rolüm var.
Süleyman Bey'e ben rica ettim. Kız kardeşinin Tapu Kadastro Genel
Müdürlüğüne düşen bir işini hallettim. Buna rağmen bu adam böyle."
yanıtını verdiğini kaydetti.
Türkeş'in hapishanede yattığı süreçte Türk ordusuna kin
duymadığını belirten Kaptanoğlu, Türkeş'in ordunun yıpratılmamasına
önem verdiğini vurguladı.
AYAKLI KÜTÜPHANE
Alparslan Türkeş'in Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e olan sevgisini de
anlatan Kaptanoğlu, "Hayatımda ben bu kadar sevgi görmedim,
Atatürk'e karşı korkunç bir sevgisi vardı Türkeş Bey'in. Atatürk
için 'Dünyanın yetiştirdiği en büyük lider.' derdi. Atatürk'le
ilgili tarih konusunda Türkeş Bey'in çok engin bilgisi vardı."
ifadesini kullandı. Kaptanoğlu, Türkeş'in ekonomi ve askerlik
konularına da büyük ilgisinin olduğunu kaydetti.
HEMEN "ÇIK DIŞARI" DEDİ
Türkeş'i "ayaklı kütüphane" olarak nitelendiren Kaptanoğlu, "Türkeş
Bey'in hocalık vasfı da var. Bir gün Ankara Hukuk Fakültesinde 7
ülkücü arkadaş Türkeş'in konferansını dinliyoruz. Arkadan birisi
uyumuş, hemen 'Çık dışarı' dedi. Yani dikkatle takip ederdi."
dedi.
Kaptanoğlu, 27 Mayıs darbesinden sonra 1965'te Türkiye'ye gelen Türkeş'in, 1980 darbesine kadarki 15 yıllık süreçte milyonlarca ülkücü genç yetiştirdiğini belirterek, Türkeş'in hayatı boyunca demokrat olduğunu söyledi.
Alparslan Türkeş kimdir? Tarihi
fotoğraflarla Başbuğ'un mücadelesi