Alp Gürkan da soruşturmaya dahil edilsin
Abone olManisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, Soma’daki maden faciası soruşturmasının genişletilmesi gerektiğini belirterek, Soma Holding A.Ş. kurucu...
Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, Soma’daki maden faciası
soruşturmasının genişletilmesi gerektiğini belirterek, Soma Holding
A.Ş. kurucusu Alp Gürkan’ın ceza soruşturmasına dahil edilmesi
talebinde bulundu.
Zeynel Balkız, Soma’da Hükümet Konağı önünde maden faciası
soruşturmasıyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Kapalı
olan madenin yangının tamamen söndürülmüş olması durumunda bize
içeride tarafsız kişilerle yeniden keşfinin yapılacağı ve
değerlendirmenin ona göre devam edeceği bilgisini aldık. Düne kadar
devam eden soruşturmanın biraz daha genişletilmesi hususunda
taleplerimiz oldu. Bunlardan birisi her ne kadar şirket yönetimi
silsilesi içerisinde görünmese de televizyon ve ulusal kanallara
çıkarak şirketi hakkında bilgi veren ve kusursuzluğunu ispatlamaya
çalışan Alp Gürkan’ın da sorumlu olduğunu ve onunda soruşturmaya
dahil edilerek gözaltına alınması ve gerekli soruşturma işleminin
başlatılmasını talep ettik."
Soruşturmanın çok önemli ve diğer bir ayağı denetim sisteminin
düzgün ve sağlıklı yürümediği kanısında olduklarını belirten
Balkız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her ne kadar resmi açıklamalarda
yılda iki kez veya üç kez bu madenin sosyal güvenlik iş güvenliği
ve sağlığı açsından denetlendiği ve olumlu raporlarının olduğu
iddia ediliyorsa da şuanda mevcut delillere göre elde ettiğimiz
kanı bu noktada değildir. Dosyalarda gerekli yerlerden hukuken
kanunen alınması gereken belgelerin alınmadığını ve başka yerlerden
yetkisiz kurullardan alınan belgelerin bu işverenin iş yeri
kayıtları içerisinde olduğunu biliyoruz.”
İşçilere en az 40-42 saat kurs vererek kurtarılış çalışma düzeni
bakımından eğitim almaları gerekirken kendilerine bu eğitimin
verilmediğini ifade eden Balkız, sözlerine şöyle devam etti: “Bu
gün bu teftiş ve denetim raporlarının incelenmesi burada imzası
olan Sosyal Güvenlik Kurulu ve Çalışma Bakanlığının müfettişlerinin
denetçilerinin bu raporlarının teker teker incelenerek gerekli
soruşturmanın başlatılmasını talep ediyoruz. Bu soruşturma öyle
anlaşılıyor ki uzun sürecek. Zannetmeyiniz ki zanlı ve şüpheli
olanların ifadesi alınarak iş bitti. Hayır. Bu işin işveren ayağı
var. Kamu ayağı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ayağı var.
Madenlerin sahibi ve kontrolünden müdahil ayağı var. Bunlarla
ilişkili sendikal boyutunun da araştırılması kanaatindeyiz. Bu
soruşturmalar bu anlamda genişleyecektir.”
Ceza soruşturması bandında verdikleri dilekçede şirketin mal
varlığının dondurulmasını talep ettiklerini dile getiren Balkız,
şunları söyledi: “Dün itibariyle Soma Cumhuriyet Savcılığı’nın bu
konudaki kararı belli olmuştur. İddia edilen suçlama ve meydana
gelen kaza katolog suçlar içerisinde olmaması gerekçesiyle savcılık
bakımından mal varlığının dondurulması konusunda talep reddedilmiş.
Ama bu demek değildir ki açılacak olan tazminat davalarında
elbetteki hukuk mahkemeleri tedbir niteliğinde mal varlığını el
konulması kararını verecektir. 301 vatandaşımızın şehit olduğu bu
kazanın kusurlu davranışlarla ölüme neden olma suçuyla yani TCK
85/2 maddesiyle yetinilmesi mümkün değildir."
İş güvenliği tedbirlerinin alınmadığının açık olduğunu anlatan
Balkız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kanunun emretmiş olduğu güvenlik
tedbirlerini almamak, aynı zamanda bir kanunun ihmali olduğu için
burada taksir yoktur. Bilinçli taksir vardı, hatta burada tasarlama
dahi düşünülebilir. Bunun en hafif şekli bilinçli taksirle ölüme
sebep olma nedeniyle alt bandı bir kişi için 10 yıl hapis cezasını
ön gören 83/3 maddesi gereğince bu soruşturmanın yürütülmesi
gerektiği kanaatindeyiz. Cumhuriyet Savcılığı’nın gelişmeleri ile
ilgili her türlü açıklama cumhuriyet savcılarımızın yetkisi
dahilindedir. Biz sadece taleplerde bulunuyoruz. Bu konuda dilekçe
verdik ve onunda gözaltına alınarak ifadesinin alınmasını istedik.
Bizim diğer açıklamalarımız kendi ön görüşlerimizdir."
Alp Gürkan’ın yakalama kararıyla ilgili bir itirazın olmadığını
sadece kendilerinin talepleri olduğunu belirten Balkız, işçi
yakınlarının ifade süreci ile ilgili şunları kaydetti: “Kim ifade
vermek istiyorsa herkes ifade verebilecek. Bu çok kapsamlı bir
soruşturmadır. Aile yakınlarına olayı anlamak için tanık diyorlar.
Tanık da olsa da her arkadaşımızın şikayet hakkı vardır, kendisini
müştekil durumuna getirebilir.”
(İHA)