Almanya'nın hain Alevi planı!
Abone olAlevileri kimler bölmeye çalışıyor? Cami-cemevi projesindeki sıkıntılar neler? İlahiyatçı Faruk Beşer'den çarpıcı analiz...
İlahiyatçı Faruk Beşer cami-cemevi
projesinin "dönülmez bir hata" olacağını belirterek, Almanya'nın
Alevileri farklı din gibi gösterme çabasında olduğunu hatta bunun
için maddi yardım bile yaptığını söyledi.
Birkaç aydır kulaktan kulağa dillendirilen ve Gülen cemaati
desteğiyle geçtiğimiz haftalarda temeli atılan cami-cemevi
işbirliği projesine Hayrettin Karaman'dan sonra bir ilahiyatçıdan
daha tepki geldi.
Bir dönem cemaate yakınlığıyla bilinen Mehtap TV'de de
program yapan Faruk Beşer, Yenişafak gazetesindeki köşesinde bugün
başlıklı bir yazı kaleme aldı ve projenin yanlışlarını
anlattı.
Bu projeyle birleştirme değil ayrıştırma olacağını savunan
ilahiyatçı yazar, İslam'ın Almanya tarafından bölünmeye
çalışıldığının altını çizdi.
Beşer, projeyi ilk duyduğunda olumlu karşıladığını ancak
derinlemesine düşündükçe bunun "bölücü" olduğunu
söyledi.
PROJE RASYONELDİR
Camilerin yanına Cem Evi yapılması projesini ilk
duyduğumda doğrusu olumlu bir intiba edinmiştim. Ama üzerinde
düşününce fark ettim ki, konjonktürel ve
siyasal refleksim dini düşünme damarımın önüne
geçtiği için böyle hissetmişim.
Gerçekten de Türkiye'nin hassas dengeleri hesaba katıldığında
böyle bir proje siyaseten son derecede rasyonel bir projedir.
Özellikle de günümüzde olduğu gibi Türkiye'nin düşmanlarının
içimizde çatışma dinamikleri aradığı ve her fırsatta bunu
oluşturmaya çalıştıkları bir dönemde.
ALMANYA ALEVİLİĞİ AYRIŞTIRMAYA
ÇALIŞIYOR
Özellikle Almanya'nın Aleviliği ayrıştırma ve
farklı bir din olduklarını kendilerine ikna çabalarının, bunun için
hem Almanya'da hem Türkiye'de hatırı sayılır
bütçeler ayırdıklarının neredeyse söylenti
olmaktan çıktığı bir hengâmda.
HRİSTİYANLIĞIN BAŞINA GELEN İSLAM'IN
BAŞINA GELİR
Bunlar doğru ama din siyasete kurban edilirse Hıristiyanlığın başına gelen İslam'ın da başına gelebilir.
Önce bu sütunlarda iki kez zikrettiğim şu ölçü hadisi şerifi bir
kez daha vereyim:
'Allah'tan başka ilah olmadığını kabul edip, kıblemize dönen, namazımızı kılan, kestiğimizi helal sayan bizdendir'. İster Alevi olsun ister Sünni.
Ama biz biliyoruz ki, Alevilik de Sünnilik gibi farklı tonlara sahiptir. Alevilerden camiye gelen, namaz kılan, Kuranı Kerim okuyan dindarlar olduğu gibi bunlara yanaşmayanlar da vardır.
Sünniler de öyledir. Onların da hiç namaz kılmayanları, camiye gelmeyenleri Kurana ve Şeriata karşı olanları vardır.
Ortak payda, Allah'a inanan ve arada bir de olsa namaz
kılanların camide buluşmalarıdır. Cami, yani bütün inanları cem
eden, toplayan mekân.
DÖNÜLMEZ BİR HATADIR
Cami İslam'ın ortak bir değeridir. Bir mezhebin, meşrebin,
tarikatın mabedi değildir. Tarih boyunca mezhep camii edinilmesine
hiç cevaz verilmemiştir. Camileri ayrıştıranlar İslam'da da ayrılık
çıkmasının sebebi olmuşlardır.
Cemevi-Cami beraberliği de bize göre uzun
yıllar sonra dönülecek böyle bir hata
oluşturabilir.
CEM EVLERİ TEKKELER
GİBİDİR
Şunları herkes bir mütearife olarak bilir: Nasıl Mevlevilerin,
Nakşilerin, Kadirîlerin tekkeleri varsa ve bu tekkeler bir bakıma
birer eğitim kurumu, kültür evi gibi görülüyorsa, Cem Evleri de
böyle bir kurumdur, caminin alternatifi değildir. Bu vasıfla
bulunmaları kimseyi rahatsız etmemeli ve bir zenginlik
sayılmalıdır.
CAMİ SÜNNİ MABEDİ ANLAMINA
GELİR
Cami cem evi izdivacı daha büyük ayrılıklara da dönüşebilir.
Caminin yanında cem evi bulunsun demek, caminin Sünni mabedi
olduğunu kabul etmek demektir. Dolayısıyla bu bir birleştirme değil
ayrıştırma olur.
CAMİLER SÜNNİLİĞİN DEĞİL,
ORTAKTIR
Hangi mezhebe mensup olursa olsun, sadece bir lailahe illellah demekle de olsa kendini müslüman sayan herkesin ortak mabedi camilerdir ve camiler Sünniliğin değil, İslam'ın ortak sembolüdür. Hiçbir müslüman, ne kadar günahkâr olursa olsun, camiye karşı olamaz. Oysa camiye karşı olan Alevi de var Sünni de var. Adlarının Alevi ya da Sünni olması onları müslüman kılar mı?
Herkes İslam'ı kabul edip etmemekte serbesttir, ama İslam'ın mezhepler üstü sembolleriyle oynamak tehlikeli olabilir. Böyle bir proje bizi tam da Katolik, Ortodoks ve Protestan kiliselerinin durumuna götürebilir.
Yeni Şafak'ın duayeninden cemaate
itiraz!
Yeni Şafak yazarı Prof. Dr. Hayrettin
Karaman cami ve cemevi tartışmalarına dahil olduğu yazısında Gülen
Cemaati'ni kızdıracak yorumlar yaptı...