Almanya'da Türkiye karşıtları devrede

Almanya'da Eylül 2013'te yapılacak federal seçimler öncesi siyasilerin sert söylemlerinde ve Türkiye karşıtlığında artış görülüyor.

Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine "stratejik ortaklık" önerisiyle karşı çıkan Almanya'nın aynı zamanda katılım müzakereleri çerçevesinde açılacak yeni fasılları engellemesi, Eylül 2013'te yapılacak seçimlerin yansımaları olarak değerlendiriliyor.

Avrupa Türk Demokratlar Birliği eski Başkanı Hasan Özdoğan, Gezi Parkı olaylarından sonra Almanya'da Türkiye karşıtı karalama kampanyalarının devreye sokulduğunu söyledi.

Özdoğan, "Türkiye'de savaş varmış gibi hava oluşturdular" dedi.

Focus Dergisi'nin Türkiye hakkında yazdıklarını hayretle karşıladıklarını ifade eden Özdoğan, "Bütün medya seferber oldu. Türk vatandaşı olarak bunlara dayanmak çok zor. Hükümet sözcüsü ve Başbakan Merkel'in yaptığı açıklamalar da Avrupa'da çok kötü bir imaj çizdi. Yapılan anketlerde, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkanlar yüzde 60'lardan yüzde 90'lara çıktı" diye konuştu.

"Alman işadamları rahatsız"

Alman işadamlarının İstanbul'da yapılan havaalanından, küresel güçlerin ise Kanal İstanbul projesinden rahatsız olduğunu vurgulayan Özdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şu anda Türkiye'de Avrupa'nın en büyük havaalanı yapılıyor. Almanya'daki havayollarına baktığımız zaman tek ayakta kalan Lufthansa'dır. Buda yakın bir zamanda iflasa gidecek. Bu yüzden Alman işadamları havaalanı yapılmasından çok rahatsızlar. Kanal İstanbul ile birlikte Mondros Boğazlar Sözleşmesi geçersiz olacak. Bu bazı ipoteklerin kalkması anlamına geldiği için şimdiden engel olmaya çalışıyorlar."

"Seçim malzemesi olarak kullanıyorlar"

Uzmanlar, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, Türkiye karşıtlığını iç siyasi malzeme olarak kullandığına dikkati çekiyor.

Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nail Alkan ise Merkel'in hiçbir zaman Türkiye'nin AB üyeliği konusunda destek vermediğini, aksine bunu seçim malzemesi olarak kullandığını söyledi.

Almanya'da 22 Eylül 2013'te Federal seçimlerin yapılacağını hatırlatan Alkan, "Genelde seçim dönemi Hristiyan Demokrat Partileri Türkiye lehinde çok olumlu konuşmazlar. Bu yüzden bunu seçim malzemesi olarak kullanıyorlar. Merkel AB kapısını Türkiye'ye kapattırıyormuş gibi hissettiriyor ama eylülden sonra farklı konuşacağını düşünüyorum" diye konuştu.

"Bağlayıcı değil"

Ortadoğu Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı da Gezi Parkı olaylarının Avrupa'da Türkiye karşıtlarının işine yaradığını ifade etti.

AB içinde bazı siyasi partilerin Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkmasının AB'nin karşı çıktığı anlamına gelmediğini ifade eden Bağcı, "AB üyesi ülkeler içinde hangi siyasi parti karar alırsa alsın bu karar bağlayıcı değildir" diye konuştu.