Almanya krizi turizmi ne kadar etkiledi?
Abone olKültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Almanya ile yaşanan krizle ilgili konuştu. Alman turistlerin Türkiye'den vazgeçtikleri iddialarını yalanlayan Kurtulmuş, rezervasyon iptallerinin yaşanmadığını söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Türkiye ile
Almanya arasındaki siyasi gerilimin rezervasyon iptallerine
yansımadığını ve iptallerin olmadığını belirterek, "İnşallah bu
seneyi bir önceki yıla göre daha iyi bir şekilde geçireceğiz."
dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, Antalya’dan NTV canlı yayınına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu, soruları cevapladı.
Bakanlığının ilk yurt içi gezisini turizmin başkenti Antalya'ya yaptığını belirten Kurtulmuş, yarın kentteki turizm sektör temsilcileriyle bir toplantı yapacağını söyledi.
Kurtulmuş, turizmin Türkiye'nin en önemli gelir kaynaklarından olduğunu belirtti. Uluslararası ilişkilerdeki gerginlikler dolayısıyla turizm gelirinde son 2 yılda 12 milyar dolarlık bir gerileme olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, ülkenin yumuşak bir gücü olan turizmi çok iyi bir şekilde kullanabilmeleri gerektiğinin altını çizdi.
Kurtulmuş, turizmi ülkeler arasındaki gerginliklerden kurtarmak
ve bir fırsat olarak kullanmak zorunda olduklarını ifade ederek
"Alman bakanlar Türkiye ile ilgili, Türk turizmini de etkileyen
açıklamalar yaptılar ama realite var. Şu ana kadar 863 bin Alman
turist Türkiye'ye giriş yapmış. Dolayısıyla bunu kullanmak lazım."
dedi.
"ALMANYA'DAN REZERVASYON İPTALİ YOK"
Türkiye ile Almanya arasında yaşanan gerginliğin turizme etkisine değinen Bakan Kurtulmuş, "İlk aldığım bilgiler, rezervasyon iptallerinin olmamış olduğu. İnşallah bu seneyi bir önceki yıla göre daha iyi bir şekilde geçireceğiz." diye konuştu.
Kurtulmuş, turizm gelirlerinde de büyük bir hasar olmayacağını anlatarak turizmde de zaman zaman inişler çıkışlar olabileceğini aktardı.
Bakan Kurtulmuş, Türkiye'nin 2023 yılı hedefinin 50 milyon turist ve 50 milyar dolar turizm geliri olduğunu hatırlatarak bu hedefe ulaşmanın zor olmadığını dile getirdi. Bu hedefin gerçekleşmesi için sektör ve bakanlık olarak gayret içinde olacaklarına dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Turizm, Türkiye'nin ekonomisine katkı veren en önemli sektörlerden birisi. Türkiye'nin aşağı yukarı yüzde 8 istihdamını oluşturan sektörlerden bir tanesi. Bu anlamda turizmin gelişmesi, daha da çeşitlenmesi ve Türkiye'nin belli yerlerinin marka değerlerinin artırılması gerekiyor. Bunun için de her türlü imkanı ve birikimi var."
Kurtulmuş, alternatif turizme de değinen Kurtulmuş, bununla ilgili bakanlığını çeşitli çalışmalarının olduğunu belirtti.
KATAR KRİZİ
Katar krizine değinen Kurtulmuş, Cumhurbaşkanının ziyaretine ilişkin şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımız krizin ilk çıktığı günden itibaren, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın dönem başkanı sıfatıyla da bütün bölge ülkeleri ile bir telefon diplomasisi yaptı. Ayrıca ABD ve Rusya başkanları başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin liderleri ile çok üst düzey görüşmeleri sürdürdü. Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu'da çok ciddi bir mekik diplomasisi gerçekleştirdi. Zemin oluştuktan sonunda da Cumhurbaşkanımız iki gün süren önce Suudi Arabistan'ı ve arkasında Katar ve Kuveyt'i kapsayan bu gezisini gerçekleştirdi. Son derece de umut var bir şekilde bu geziden dönüldü. Ülkelerin arasında ilk andaki sert ayrışma, bugün gördüğümüz kadarıyla ciddi bir şekilde yumuşamış görünüyor."
Kurtulmuş, söz konusu krizle ilgili İslam ülkelerinin ve bölge ülkelerinin akıllarını başlarına alması gerektiğini vurguladı.
Irak ve Suriye'de yaşanan karışıklıklarda kazanan ülkenin İsrail olduğuna işaret eden Kurtulmuş, İslam ülkeleri kendi aralarındaki ihtilafı çözemediği için İsrail'in Mescid-i Aksa'da Müslümanların ibadet yapmasını önleyecek kadar gözü kara bir politika izlediğini bildirdi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN ÇAĞRISI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Harem-i Şerif'i imkanı olan herkesin ziyaret etmesi yönündeki çağrısının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, Mescid-i Aksa'nın İslam ve Müslümanlık geleneğindeki önemini vurguladı.
Kudüs’ün geçmişinde dört asır boyunca Osmanlı barış düzeninin hakim olduğunu, Osmanlı’dan sonra o bölgenin dikiş tutmadığını dile getiren Kurtulmuş, İsrail’in Kudüs'te uyguladığı baskı ve zulmün kabul edilemeyeceğini belirtti.
İsrail’in bu uygulamalarının insan haklarına, inanç özgülüklerine, uluslararası hukuk sistemine aykırı olduğunu ifade eden Kurtulmuş, İsrail’in bir an önce bu yoldan vazgeçmesi, uluslararası toplumun da İsrail'e şiddet uygulamasından vazgeçmesi için baskı yapması gerektiğini aktardı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın haklı bir çağrıda bulunduğunu söyleyen Numan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“Burası Müslümanlar için önemli bir mekansa, o zaman Müslümanların da Mescid-i Aksa'yı gönüllerinde ve zihinlerinde hiç kaybetmemeleri, bunun için de Müslümanların genç nesillerinin dünyanın her tarafından Mescid-i Aksa'ya giderek oradaki İslami kültürel mirası da çok yakın tanımaları lazım. Bu güzel bir çağrıydı, çok önemli bir çağrıydı. Ümit ederim ki Türkiye'deki turizm sektörünü de etkiler. Zaten uzunca bir süredir Diyanet İşleri Başkanlığımız umre seyahatlerinin bir kısmını önce Mescid-i Aksa, sonra umre şeklinde düzenliyor. Diğer özel kuruluşlar bunu, bu şekilde yapabilir. Dolayısıyla çok önemli bir çağrı. Ne kadar çok Müslüman Mescid-i Aksa'yı ziyaret ederse o kadar çok Kudüs'teki İslami miras ve İslami kimlik canlı kalır, Kudüs'teki Müslümanlara da ciddi bir destek olunur.”
Bakan Kurtulmuş, İslam dünyasının elinde bulundurduğu güce dikkati çekerek Kudüs'ü savunmanın orada bulunan yaklaşık 340 bin Müslüman'ın omuzlarında kaldığını aktardı.
Kurtulmuş, bu gezilerle Kudüs’ün İslami kimliğini dünyanın daha yakından tanıma imkanı bulacağını belirterek “Hiç olmazsa da bu kadar çok turistin gezdiği bir bölgede de İsrail’in zulümlerinin bu kadar pervasızca olmasının önüne geçeriz diye temenni ediyorum.” dedi.