Almanın türban takıntısı
Abone olAlman parlamenter Renate Sommer, "Türban konusunu bu kadar ön plana çıkarmayın" dedi.
Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) toplantısının ikinci
gününde, Türk ve Avrupalı parlamenterler çeşitli konular üzerinde
görüş alışverişinde bulunmayı sürdürdü. Alman parlamenter Renate
Sommer, "Türban konusunu bu kadar ön plana çıkarmayın. Ülkenizi
gerici bir ülkeymiş gibi gösteriyorsunuz" dedi.
TBMM'de düzenlenen Türkiye-AB KPK 56. Toplantısı'nın öğleden
sonraki oturumunda, "Enerji Alanında Türkiye-AB İlişkileri"
konusuna geçilmeden önce, sabahki oturumda ele alınan konulara
ilişkin tartışmalar devam etti.
Toplantıya katılan Rum parlamenterler, Kıbrıs sorunu çerçevesinde,
Kıbrıslı Rumların Annan Planı'na "hayır" demesine değindiler.
Yiannakis Matsis, "Planın kabul edilmesiyle sorun bitmeyecekti.
Uygulamada sorunlar çıkacaktı" derken, Marios Matsakis "Kıbrıslı
Türklerin liderlerinden Rauf Denktaş da Annan Planı'nın adil
olmadığını ve işlemeyeceğini söyleyenlerden birisi" diye
konuştu.
Komisyon üyesi, CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ da Kıbrıs
konusuyla ilgili olarak, "Türkiye'nin AB'nin baskısıyla Rum
kesimini, Kıbrıs'ın tümü olarak göreceğini düşünenlerin
yanıldığını" belirterek, Kıbrıs konusunun Türkiye'nin ulusal
meselesi olduğuna işaret etti.
Oturumun ilk bölümünde ele alınan konular arasında terör örgütü PKK
da vardı.
Konuyu ayrıntılı olarak ele alan Şükrü Elekdağ, PKK'nın 3 aşamalı
amacını, kanlı faaliyetleriyle kaybettiği desteği yeniden kazanmak,
örgütün elebaşı Abdullah Öcalan'ın serbest kalması için kampanyalar
düzenlemek ve Türkiye'nin AB yolunu tıkamak olarak sıraladı.
Elekdağ, kendisini "eleştiri kaldıramamakla" itham eden KPK
Eşbaşkan Yardımcısı, Yunan Parlamenter Panagiotis Beglitis'e yanıt
olarak da bu tür toplantılarda farklı görüşlerin ortaya atılmasının
normal olduğunu belirtti ve "Eleştirilerinize yanıt olarak, iki
seçeneğimiz var: ya 'evet' ya da 'evet efendim' dememizi
bekliyorsunuz. Bu demokratik değil. Bazı şeylere 'hayır'
diyebilmeliyiz" diye konuştu.
Elekdağ, toplantıda gündeme getirilen konuları ve sergilenen üslubu
da eleştirerek, bugüne kadar katıldığı KPK toplantılarında "tamamen
Türkiye'yi köşeye sıkıştıran konuların gündeme getirildiğini"
savundu.
Komisyon üyesi Alman Parlamenter Renate Sommer de Türkiye'deki
türban tartışmalarına eleştiri getirdi.
Türbanı kimin neden taktığını ayırt etmenin mümkün olmadığına
işaret eden Sommer, Türkiye'de devlet okullarında ve kamu
kurumlarında türban takılmasına izin verilmesinin, bir "grup
baskısı" yaratacağına inandığını söyledi.
Konunun Türkiye'de çok fazla gündeme getirilmesini doğru
bulmadığını söyleyen Sommer, "Türban konusunu bu kadar ön plana
çıkarmayın. Ülkenizi gerici bir ülkeymiş gibi gösteriyorsunuz.
Lütfen bu konudaki tavrınızı değiştirin. Biliyorsunuz, Avrupa
kamuoyunun Türkiye hakkındaki fikri belirleyici bir unsur" diye
konuştu.
Nükleer silah
Toplantının öğleden sonraki oturumunun asıl gündem maddesi olan
"Enerji Alanında Türkiye-AB İlişkileri" konusu tartışılırken de
farklı görüşler dile getirildi.
Matsakis, bu bölümde de söz alarak, nükleer enerji konusunda çok
dikkatli olunması gerektiğini söyledi.
Çernobil faciasını hatırlatan Matsakis, Türkiye'nin hem bir deprem
bölgesi hem de terör sorunuyla karşı karşıya olan bir ülke olduğuna
işaret ederek, Türkiye'nin, önce yenilenebilir enerji kaynaklarını
ele alması gerektiğini savundu.
Matsakis, "Nükleer silah üretmek istediğinizi kesinlikle
düşünmüyoruz. Ben de bunu söylemiyorum ama İran da nükleer silah
üretmediğini söylüyor ve biz onlara inanmıyoruz" diye konuştu.
Mersin Milletvekili Ömer İnan ise sıra kendisine geldiğinde Rum
milletvekiline yanıt verdi. İnan, "Türkiye nükleer enerji sahibi
olursa Kıbrıs'a saldırır korkusu var. Türkiye'nin nükleer silah
üretmek gibi bir amacı yok" dedi.
Sommer de nükleer enerjiyi desteklediklerini ancak Türkiye'nin
deprem bölgesi olmasıyla ilgili endişelerinin de mazur görülmesi
gerektiğini söyledi.
Su meselesi
Renate Sommer, Türkiye'nin izlemesi gereken enerji politikasıyla
ilgili olarak, geleceğin savaş nedenlerinden birinin "su" olacağını
savundu ve Türkiye'nin Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde yapmayı
planladığı barajın, daha az suyla yetinmek zorunda kalacak komşu
ülkeler için sorun yaratabileceğini iddia etti.
Sommer'in bu konudaki değerlendirmesini "şoke edici" bulduğunu dile
getiren Elekdağ ise geçmişte Suriye ile su konusunda sorun yaşayan
Türkiye'nin artık hiçbir ülkeyle bu tür bir sorunu bulunmadığına
işaret etti.
Elekdağ, "Komisyon üyelerinin olmayan sorunları gündeme getirmesi
söz konusu olmamalı" diye konuştu.