’’Alın ödülünüzü başınıza çalın’’
Abone olCumhurbaşkanı adayı Erdoğan, Amerika Musevi Kongresi’nin kendisine verdiği ödülü geri istemesine, ’’Alın ödülünüzü başınıza çalın’’ diyerek ...
Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan, Amerika Musevi Kongresi’nin
kendisine verdiği ödülü geri istemesine, ’’Alın ödülünüzü başınıza
çalın’’ diyerek tepki gösterdi.
Seçim mitingleri kapsamında Van’a gelen Cumhurbaşkanı adayı ve
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Van münite dedi, gönlümüzü
fethetti. Davos fatihi evimize hoş geldin” ve “Vanlıyam, şanlıyam
Erdoğan” yazılı pankartların da asıldığı ve bugün hayatını kaybeden
Murat Göğebakan’ın ‘uzun adam’ şarkısının sürekli çalındığı miting
alanı olan Hastane Caddesi’ne geldi. ‘Kahrolsun İsrail’
sloganlarının atıldığı ve Filistin bayrağının da açıldığı miting
alanında halkı selamlayan Erdoğan, daha sonra konuşmasına başladı.
Ramazan ayını ve Ramazan Bayramı’nı buruk bir şekilde idrak
ettiklerini ifade eden Erdoğan, “Ramazan şerefi, özellikle Ramazan
Bayramı’nı son derece buruk idrak ettik. İslam ülkelerindeki
kardeşlerimizin yaşadığı ülkeler olmak üzere Gazze’de yaşanan
soykırım, Ramazan Bayramı’nı kana buladı. Yüreklerimizi yaktı.
Kardeşlerim, İsrail’in Gazze’deki soykırımı Ramazan’da şiddetli
devam etti. İsrail; sivil, çocuk, kadın demedi, Gazze’ye ölüm
yağdırmaya devam etti. Şimdiye kadar bin 300 Gazzeli kardeşimiz
şehit edildi. Gazze’deki çocuklar bayramı göremedi, Gazze’deki
çocuklar Ramazanda parklara gidip oyun oynayamadı. Sahillerde,
parklarda, camilerde, okullarda öldürüldüler. Yaralı, eli ayağı
kopmuş şekilde hastaneye gidenler ise maalesef orada hava
saldırısıyla alçakça öldürüldü. İsrail devletinin bu alçakça
saldırılarını soykırım olarak dile getirdiğimizde birileri rahatsız
oluyor. İsrail devletinin yaptığını Hitlere benzetirken, birileri
rahatsız oluyor. Allah aşkına İsrail milletinin yaptığının
Hitlerden ne farkı var. Soykırım değil de nedir. Bu ırkçılıktır,
Hitlerin ruhunu yaşatmaktır. Hitler ne diyorlardı, ‘İnsafsız
olabiliriz, ama Almanya’yı kurtardığımız zaman dünya insaflı bir
yer olabilir. Ahlaksız olabiliriz, ama halkımızı kurtardığımızda
ahlaklı bir dünyanın yolu açılır.’ Hitlerin söylediğini şimdi
İsrail söylüyor. Hitlerin yaptığının aynısını İsrail yapıyor.
İnsafsızlığı, ahlaksızlığı, meşru müdafaa diyerek dünyaya
yutturuyor. Biz konuşurken de hemen bizi antisemitizmle
karalıyorlar. Batılılar bunu söylemiyor, onlara göre Müslüman’ı
öldürmek meşrudur ama Yahudi’ye gelince hayır. Museviler kovulduğu
dönemde, onlara ecdadımız sahip çıktı. Utanmıyor musunuz? Siz ne
ahlaksızsınız. Bir Osmanlının evladı olarak size sesleniyorum.
Musevileri koruyan kollayan biziz. İçeride ve dışarıda da her türlü
ayrıkçılığı reddeden biziz. Biz algı operasyonlarında korkup da
zalimlere karşı susan bir devlet değiliz” dedi.
Amerika Musevi Kongresi’nin verdiği ödüle de değinen Erdoğan,
“Amerika Musevi Kongresi bana verdiği ödülü geri istiyor. Eğer bu
soykırıma, faşizme destek veriyorsanız alın ödülünüzü başınıza
çalın. O feryatlar inşallah karşılıksız kalmayacaktır. Bu zalimlere
destek veren zalimlerde inşallah o gözyaşlarının altında
ezilecektir. Biz hem dua edeceğiz hem de tüm imkanlarımızla
Gazze’nin yanında olacağız. Hakkı savunma, mazlumun elinden tutmaya
devam edeceğiz” diye konuştu.
“GAZZE’YE NASIL ULAŞIYORSAK, SURİYE’YE IRAK’IN TÜRKMENLERİNE DE
ULAŞIYORUZ”
Çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu de eleştiren Erdoğan, “Bu CHP ve
MHP, onların ortak adayları ne diyor biliyor musunuz? Gazze’yi
bırak, Suriye’yi bırak Türkmenlere bak. Kardeşlerim bunların
dünyadan haberleri yok. Kendi ülkelerinden haberleri yok. Gazze’ye
nasıl ulaşıyorsak, Suriye’ye Irak’ın Türkmenlerine de ulaşıyoruz.
Çünkü biz büyük devletiyiz, biz AK Parti iktidarıyız. Her yere
yardım elimizi uzatıyoruz. MHP Türkmenlere nasıl ulaştığımızı iyi
biliyor. HDP Suriye’deki ve Irak’taki Kürt kardeşlerimize nasıl
ulaştığımızı çok iyi biliyor” ifadesini kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanı olarak 12 yıl boyunca millete ve
ülkeye hizmet ettiğini ifade eden Erdoğan, “Allah’a hamdolsun ki
ülkemize büyük eserler kazandırdık. Kanı durdurmak için, gözyaşını
dindirmek için çalıştık. Karşılaştığımız engelleri tek tek aştık.
Siz de görüyorsunuz, biz gençler ölmesin dedikçe doğuda ve batıda
gençler ölsün diye ellerinden geleni yapanlar oldu. Tuzaklarla,
saldırılarla karşılaştık. Çetelerle bizi tehdit ettiler, boyun
eğmedik. Terör örgütüyle tehdit ettiler. Pensilvanya’yı üzerimize
saldılar. Kürt olduğu için Saidi Nursi’nin yanına gitmeyen
Pensilvanya, çözüm sürecini sabote etmek için çok çaba sarf etti.
İnlerine gireceğiz dedik, siz destek verdiniz, şimdi inlerine kadar
giriliyor. Şimdi diyorlar ‘Başbakanım sen Çankaya’ya çıkarsan
Pensilvanya ile nasıl mücadele edeceksin.’ Bu can bu tende oldukça
bu mücadele devam edecek. Ulusal güvenliğimizi tehdit edenler
karşılarında bizi bulacaktır” dedi.
“KUR’AN-I KERİM’İN KÜRTÇE MEALİ BASILDI”
Çözün sürecine de değinen Erdoğan, “Çözüm sürecinin önündeki
engelleri de aşıyoruz. Çıkardığımız son yasa ile çözüm zeminini
daha da hızlandırdık. Eğer bizi seçerseniz çözüm süreci daha hızlı
ilerler. Şu an da özellikle Türkiye’nin nereden nereye geldiğini
sizlere göstermek istiyorum. 10 yıllar boyunca bu ülkede kitaplar,
şarkılar yasaklandı. Hatta anadilde konuşmak yasaklandı.
Cezaevlerinde anne evladıyla Kürtçe konuşamıyordu. Peki şimdi ne
oldu. 24 saat yayın yapan devlet televizyonu var. Üniversitelerde
bölümler açtık. Bilgisayarın klavyelerine özgürlük getirdik. Kürtçe
kaynak eserleri bizzat biz basıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığımız
Ahmed-i Hani’nin eserini basmıştı. Şimdi Fakiye Teyran’ın eseri de
basıldı. Bunun da müjdesini veriyorum. 2 cilt halinde Fakiye
Teyran’ın eseri bastırıldı. Bir başka müjdeyi vereyim. Kutsal
kitabımız Kur’an-ı Kerim’inin Kürtçe mealini hazırladık ve bastık.
12 yıl önce bu kitapların devlet eliyle basılacağını söylese kim
inanırdı. İşte biz hayalleri gerçeğe dönüştürüyoruz. Her adımı
cesaretle atıyoruz, bundan sonra da bu adımlar hız kesmeden
inşallah devam edecek” diye konuştu.
ÇATI ADAYA İSTİKLAL MARŞI TEPKİSİ
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Mehmet Akif Ersoy’un mezarını ziyaret
etmesine de değinen Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı seçimi için 3 aday
var. Bunlardan bir tanesi CHP ve MHP’nin ortak adayı. Bunların
yanına birkaç parti geldi, toplasan hepsinin oyu yüzde 1’i
bulmuyor. Son günlerde daha da enteresan şeyler oldu. Bu ortak aday
neyle övünüyor. ‘Benim babam Mehmet Akif’in arkadaşıydı’ diyor.
Önceki gün merhum Mehmet Akif’in kabrini ziyaret etmiş. Babasını da
merhum Mehmet Akif’i de şahsi hırsına alet edecek. Babası muhterem
bir insandı, doğru. CHP’nin zulmü yüzünden Kahire’ye gitti. Bir
defa sen babana ihanet ettin. Bu MHP’nin, CHP’nin adayı ne yaptı
biliyor musunuz? Edirnekapı ziyaretinde ortaya komik bir manzara
çıktı. Akif’in mezarındaki dörtlüğü okuyor. Sonra diyor ki, ey
Türkiye, ey CHP, ey MHP, HDP’yi hiç katmıyorum. Diyor ki ‘bu
dörtlük Çanakkale şiirleri kitabından herhalde’ diyor. Sana
yazıklar olsun, senin Prof’luğuna yazıklar olsun. Ona ne diyorlarsa
onu yapıyor. Sonra CHP, MHP tabanına ne diyor? Gidip ona oy
vereceksiniz diyorlar. Şimdi İstiklal Marşı’nı bilmeyen birine sen
oy mu vereceksin?” şeklinde konuştu.
Van’da yerel seçimlerde büyükşehir belediyesinin HDP’ye teslim
ettiğini dile getiren Erdoğan, “Bir adaya Kürt olduğu için mi oy
vereceksiniz? Millet olarak, insan olarak, benim menfaatlerimi
koruyacak diye mi oy vereceksiniz? Her halde ikincisidir. HDP’nin
Kürt kardeşlerime yönelik yaptığı ne var. Van, maalesef yerel
seçimlerde büyükşehiri HDP’ye teslim etti. Bunlar hizmetle
gelmiyorlar, tehditle geliyorlar. Bu tehdidi yapanlara en büyük
dersi siz sandıklarda oylarınızla cevap verin. 1980’lerde Kürt
kökenli kardeşimiz Nurettin Yılmaz cumhurbaşkanlığı için
başvurunca, ‘bir Kürt cumhurbaşkanı mı olacak?’ diye ırkçılar ayağa
kalktı. Nurettin Yılmaz’ı alıp Diyarbakır Cezaevi’nde işkence
ettiler. İşte o günlerden bugünlere geldik. Şimdi HDP istediği gibi
aday gösteriyor. HDP adayını dün televizyonda izledim, hanımlarla
toplantı yapıyor. Sizde zerre kadar kadına saygı olsa,
Diyarbakır’da anaların evlatlarını alıp zorla dağa çıkartmazdınız”
dedi.
Murat Göğebakan için platformda dua da okuyan Erdoğan, “Bu sabah
"Uzun Adam" şarkısını söyleyen Murat Göğebakan kardeşimiz ebedi
hayata yürüdü. Rabbim mekanını cennet eylesin. İstanbul iftarında
hastaneden çıktı yanımıza geldi, iftarı yaptık tekrar hastaneye
döndü. Bu davaya aşıktı, yarın inşallah cuma namazından sonra Fatih
Camii’nde cenaze namazı kılıp, Adana’ya uğurlayacağız. Ruhuna
Fatiha” diyerek konuşmasını tamamladı.
Başbakan Erdoğan, beraberindeki Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay,
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AK
Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Denizcilik Haberleşme
ve Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım ile Mardin’e gitmek üzere
Van’dan ayrıldı.
(İHA)