Ali Şen de o kampanyanın içinde

İnternetten yayılan "Evim evindir" kampanyasıyla; bin 515 depremzede, evlere misafir alındı. Kimsesiz 103 çocuk ise Kefken'deki Yaz Kampı'na yerleştirildi. Toplam 644 kişinin can verdiği Van depremlerinin ardından Türkiye tek yürek oldu.

Van'daki depremlerin ardından vuran ağır kış şartları kenti yaşanmaz hale getirdi. Devletin yanı sıra, halk evini, sofrasını, gönlünü kardeşlerine açtı. Sabah gazetesi evlerini açanlara ve oraya yerleşenlerin hikayelerine yer verdi.

ALİ ŞEN'İN YAZLIĞINA...

İşadamı ve Fenerbahçe'nin eski başkanı Ali Şen, İstanbul Silivri'deki 1.5 milyon liralık villasının kapısını depremzedeler için açtı. Ali Şen'in kızı Suzan Şen'in İstanbul Valiliği'yle kurduğu irtibat sonunda 12 kişilik bir aile belirlendi. Yazlık, 8'i erkek 10 çocuğu bulunan çift için hazırlandı.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) da bu yardım çabalarını daha koordineli bir yapıya kavuşturmak için harekete geçti. Şehirlerdeki boş konutlara, depremzedelerin yerleştirilmesi için 81 valilikte bürolar oluşturuldu. Boş konutlarını, depremzedelerin kullanımına açmak isteyen vatandaşların, bürolara başvurması istendi.

"ALLAH RAZI OLSUN"

Malatyalı esnaf Tahsin Doğan, deprem sonrasında yaşananları televizyon ekranlarından izledikten sonra eşi Fadime Doğan'la birlikte yardım götürmek için gitti Van'a. Durumun görünenden çok daha vahim olduğunu anlayınca, en azından bir aileyi yanına almaya karar verdi. Kriz Masası'ndan yönlendirildiği Berkli ailesiyle, barınmaya çalıştıkları derme çatma naylon çadırda tanıştı. Malatya'ya götürdüğü 6 kişilik aileyi, evinin alt katına yerleştirdi. Ailenin 4 çocuğunu da okula yazdırdı. Yaşadıklarını 'mucize gibi' olarak nitelendiren Meliha Berkli, "Eşimle çocukları alıp kiracı olarak oturduğumuz evden kaçtık. Bahçeye naylon çadır kurduk ama soğuktan öleceğimizi düşünüyorduk. Çocuklarımıza bir şey olmasın diye eşimle hiç uyumadık. Hasan bey bizi Malatya'ya davet ettiğinde sevinçten ağladım, 'çocuklarım soğuktan ölmeyecek' diye. Allah kimseye böyle acı çektirmesin. Burada hayatımız değişti. Yaşadıklarımız mucize gibi" diyor.

DÖNÜŞÜMLÜ OLARAK YEMEK YİYORLAR

Depremzede aileye evini açan Tahsin Doğan ise, "Bir ülkenin başına her şey gelebilir ama burada önemli olan birliktelik. Gücüm yettiğince yardım ediyorum. Eşim, çocuklarım sürekli ailenin yanında. Ailece pikniğe bile gidiyoruz" diye konuşuyor.

Van'a yolcu taşıyan bir otobüs firmasının Güney Marmara Bölge Müdürü olan İsa Tacar da, Bursa'da 3 oda bir salon olan evinin kapılarını Vanlılar'a açtı. İlk depremden sonra 8, ikincinin ardından 22 tanıdığı yanına geldi. Kendisinin de 8 çocuğu bulunan Tacar'ın evinde adım atacak yer kalmadı. Tacar, 2 odayı kadınlara, salon ve diğer odayı erkek ve çocuklara ayırdı. Nüfus 40'a çıkınca ailenin gıda ihtiyacı da katlandı. Normalde eve günde 4 ekmek girerken bu sayı 30'a yükseldi. İlk gün misafirlerini doyurmak için yemek hazırlayan İsa Tacar, 8 kilo tavuk aldı. Masaya sığmadıkları için salonda dönüşümlü olarak yemek yemeye başladılar.

TUVALET VE BANYODA KUYRUK OLUYOR

Komşularından yatak isteyen, 25 de yeni battaniye satın alan Tacar, misafir sayısını "Şimdilik 40" diye açıklıyor. Tacar, "Onlar bizim kanımızdan canımızdan. Evleri yıkıldı. Sokakta kaldılar. Orada kar yağıyor. Ben de sıcak evimi onlarla paylaşıyorum. Gücüm yettiği sürece onları burada ağırlayacağım. Tek sıkıntımız tuvalet ve banyoda oluşun kuyruk ile yatacak yer. Artık idare edeceğiz" diye konuşuyor.

VİLLASINI TAHSİS ETTİ

Batmanlı işadamı Burhan İzgi ise, Merkez Kıra Dağı mevkisinde bulunan lüks villasını, Van'ın Topağtaş köyündeki evleri yıkılan Karaca ailesine açtı. Ailenin bütün ihtiyaçlarını da karşılamaya başladı. İşadamı, "Acılarını bir nebze olsun hafiflettiysem, bu beni çok memnun eder. Diğer varlıklı insanlardan da bu kardeşlerimize sahip çıkmasını bekliyorum" diyor. Ailesiyle sıcak bir yuvaya kavuşan Alaattin Karaca (56) ise "Bize kucak açan, deprem sonrası yardıma koşan herkesten Allah razı olsun" diye konuşuyor.

YOZGAT'TA SEVİNÇ GÖZYAŞLARI

Çadırda yaşamak zorunda kalan 14 kişilik Macit ve Sarıgül aileleri de Yozgat'taki Umut Derneği sahip çıktı. Yozgat'ta üniversite öğrencisi olan Yeter Macit, depremden sonra hemen ailesinin yanına koştu. Ancak durum korkunçtu; kendileri ve yakınlarına ait tüm evler ağır hasarlıydı. Macit'in durumunu öğrenen arkadaşları Umut Derneği ile irtibata geçti. Aileler için bir ev kiralandı, dayandı döşendi. Günler sonra müjdeyi alan Macit ve 14 yakını Yozgat'a davet edildi. Kaloriferli daireye kavuşan herkes gözyaşlarına boğuldu. Eğitim çağındaki çocuklar okullara yerleştirildi, aile reislerine de iş bulundu.

Osmaniye'nin Toprakkale ilçesi Sazlık köyüne 22 yıl önce yerleşen Vanlı Cemal Tanyıldız da (73), üç katlı evinin odalarını hemşehrilerine tahsis etti. Toplam 35 kişilik 5 aileye kapılarını açan Tanyıldız, "Başlarına deprem felaketi gelen hemşehrilerimi sokakta bırakamazdım" diyor. Yaklaşık 2 bin depremzede ise, Antalya Valiliği'nin eşgüdümünde kentteki kamu kurum ve kuruluşlarının misafirhane ve kamplarına yerleştirildi.

DEPREMZEDE ÇOCUKLAR DENİZ KENARINDA

Bazı vatandaşlar da gönüllü olarak depremzedelere evlerini açtı. Depremzede çocukların okula gidebilmeleri için de kayıt çalışmaları başladı. Aileleriyle birlikte Ulaştırma Bakanlığı'nın Konyaaltı Plajı'ndaki misafirhanesine yerleşen depremzede çocuklar, deniz kenarında oynayarak acılarını unutmaya çalışıyor. Van merkezdeki 5.6'lık ikinci depremde evleri kullanılamaz hale gelen Taha-Şengül Toker çiftinin 5 yaşındaki kızı Meryem Toker, Antalya'yı çok sevdiğini söyleyerek, "Antalya'da mutluyuz. Van çok soğuk ve orada çok üşüyordum" diyor.

KİMSESİZ ÇOCUKLAR SAHİPSİZ KALMADI

Van İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne bağlı Sevgi Evleri'nde kalan ve yaşları 7-18 yaş arasında 83 çocuk ve 20 bebek, ikinci yıkıcı depremin ardından, Beyoğlu Belediyesi'nin davetlisi olarak Kocaeli'deki Kefken Çevre Yaz Kampı'na götürüldü.