Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'ndan ortak basın toplantısı: Türkiye her an seçime gidebilir
Abone olGelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bir araya geldi. Davutoğlu açıklamasında iklimin oluştuğunu söyleyerek "Türkiye her an seçime gidebilir" dedi.
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi lideri
Ali Babacan ortak basın açıklaması yaptı. Gelecek Partisi
lideri Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi lideri Ali Babacan
gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak basın açıklaması
yaptı. Basın açıklamasında Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle;
"İktidarın hatalarını ortaya koymak dışında yönetilememek dışında ekonomik cehalet dışında ne yapacağımızı topluma nasıl güven vereceğimi konuşmamız gerekiyor. Bu görüşmelerimiz topluma güven oluşturmak bizim siyasi bir sorumluluğumuz. Son dönemde yaptığımız görüşmeler önem taşıyor bu açıdan. Parlamenter sistemde yaptığımız ortak çalışmalar meyvesini ortaya koydu. Bunun yanında oturacağı siyasal bağlamın topluma güven vermesi büyük önem taşıyor. Akşener'le, Uysal'la ve Kılıçdaroğlu ile görüştük. Sayın Babacan'a ve ekibine de teşekkür ediyorum"
Türkiye her an seçime gidebilir
Açıklamaların ardından Davutoğlu ve Babacan gazetecilerin
sorularını cevapladı.
Davutoğlu: "Türkiye her an seçime gidebilir. Oluşturulan iklim belli. Bu iktidar gittiğinde ülkeye kaos gelmeyecek. Toplumun bütününde güven hissi oluşacak. Son derece verimli ve güzel görüşmeler oluyor."
Babacan: "Böyle bir ülkede sorunların çözülmesi mümkün değil.
Biz bunları 3 yıl önce gördük. Hükümetin hiçbir problemi
çözemeyeceği için böyle bir yola çıktık. Siyasi partiler arasındaki
iş birliğine önem veriyoruz. DEVA Partisi olarak biz bu ülkenin
menfaatine çare olacak her türlü gayrete katkı vermek isteriz."
Davutoğlu ve Babacan, gazetecinin "İmamoğlu'nun kar yağışı sırasındaki yemek yemesiyle ilgili sorunun üzerine bundan sonraki başka parti liderlerine ziyaret var mı? Yakın zamanda 6 lideri bir yemek masasında görecek miyiz?" sorusuna şöyle cevap verdi:
Davutoğlu: "Bunun olağanüstü bir durummuş gibi yansıtılması doğru değil. Bundan sonra da istişarelerimiz devam edecek. Sayın Karamollaoğlu ile de görüşeceğiz. Gönül isterdi ki ülkenin cumhurbaşkanı da diğer parti liderleriyle bir araya gelebilsin. Ama kutuplaştırma isteyen iktidara karşı biz bir araya gelebiliyoruz ve güven verebiliyoruz mesajını verecek şekilde toplumda var olan karamsarlığı giderecektir. "
Babacan: Kar yağışının İstanbul'a getirdiği sorunları hepimiz gördük. Bizim geçen sonbaharda açıkladığımız afet planımızda yerel yönetimlere hatta muhtarlara bile görev vermeyi söylüyoruz. Yerelde sağlam bir koordinasyon. Merkezi yönetimle yerel yönetim arasında çok ciddi bir bir problem var. Burada Ankaralılar ve İstanbullular sorun yaşıyor. Particilik bırakılacak. Yemek vs. hükümetin propagandası olarak görüyorum. Bizim Londra büyükelçimizde gider Londra'da görüşürüz. Bundan daha doğal bir şey yok. Propaganda makinesinin büyütmesi olarak görüyorum. Parlamenter sistem çalışmaları tamamlanmış durumda. 6 siyasi partinin bunu nasıl açıklayacağı belirlendikten sonra komisyonda oluşacak görüş birliği neyse bizde ona uyarız."
Güçlendirilmiş parlamenter sistemde muhalefetin bir çalışması olacak mı? sorusuna şöyle cevap verildi:
Davutoğlu: Kış şartlarında ülkenin güvenliği olmayan bir ülkeden bahsediyoruz. 7-8 saat yolda kalanlar oldu. Bu yönetim beceriksizliği ve merkezi yönetimle yerel yönetim arasındaki gereksiz gerilimler halkın hayatını zorlaştırıyor. Kış şartlarında seyahat güvenliğini sağlamaktan yoksun bir yönetim seçim güvenliğini nasıl sağlayacak? Kışın ortasında enerji sorunu yaşıyoruz. Rusya ile anlaşma yapmamanın sıkıntısını yaşıyoruz. Temel hak ve özgürlüklerin gereğinin yerine getirilmemesi konusunda bile sıkıntı var. Seçimle ilgili kaygı duyulmasını anlıyoruz. Hiç merak etmeyin. Türkiye'de seçim yapıldığında bu güvenliği size sağlamayı taahhüt ediyoruz.
Babacan: "Sandıklara sahip çıkılacak. En önemlisi seçimi büyük bir farkla kazanmak olacaktır. Böyle olursa farklı girişimlerle kapatamazlar. Bunu en son İstanbul seçimlerinde gördük. 10 bin oyla İstanbul verilir mi dediler ama açık farkla kaybettiklerinde anahtarı verdiler"
Gazetecinin, "geçtiğimiz hafta Bahçeli, MHP Diyarbakır il başkanının projesiyle ilgili bir açıklamada bulundu. 210 dönüm orman yapmak istiyorlar ve Bahçeli'nin ismini verecekler. Ne düşünüyorsunuz? Bir de Ömer Çelik'in açıklamalarına göre 2010'da yağan kar miktarı bu geçtiğimiz günlerde yağan kardan daha fazlaydı. Ancak ulaşım bu kadar zorda kalmadı ne düşünüyorsunuz? sorusuna şöyle cevap verildi:
Davutoğlu: Kamu kaynaklarıyla yapılan hiçbir yere kişinin isimleri verilmemesi gerekir. İstanbul'da ciddi bir sıkıntı yaşandı. Benzer sorunlarda bir daha böyle problemlerin yaşanmaması için ne yapılmalı buna bakılmalı. Herkes karşı tarafa sorumluluğu atarken İstanbul'da hayat günlerdir durdu. Mesele bir afetle karşılaşıldığında hangi partiden olduğuna bakılmadan halkın hayatını kolaylaştırmaktır. Tablo değişmez halkın çilesi devam eder. Türkiye'nin demokratik bir yönetime kavuştuğu gün yerel yönetimde kimin olduğuna bakılmaksızın hareket edilecektir.
Babacan: Hayatta olan siyasilerin isimlerinin bir yerlere verilmesini doğru bulmuyorum.
Enerji kesintileriyle ilgili sorulan soruya şöyle cevap verildi:
Babacan: Önemli bir enerji kaynağının tedariğiyle ilgili depolama yapılmalıydı. Biz BOTAŞ'ın önünü zamanında açtık. Merkez Bankası'nın rezervi nasıl önemliyse enerji rezervi de önemli. Ak akçe kara günde belli olur. En pahalı enerji olmayan enerji. Enerji sorunu yaşayan bir ülkeye büyük yatırımlar gelirken tereddüt yaşar. Bu işin maliyeti 3-5 günlük olmaz. Türkiye ekonomisi son yıllarda beklenenden az büyüyor. Taraflı bir cumhurbaşkanı var. Ben bu kesintiyle ilgili kendisinden bir açıklama duymadım. İnadına Kanal İstanbul yapacağım diyorsun. Böylesine önemli bir konuda hazırlıksız yakalanıyorsun"