Ali Babacan temkinli konuştu

Ali Babacan, ekonomide zamanında tedbir almanın önemli olduğuna işaret ederken, "Fiyat ayarlamaları ile ilgili şu an hoşnutsuzluk olabilir ama ülkenin istikrarı için, güven ortamını korumak için gerçekçi olmalıyız. Ekonomiyi dengeli, dikkatli yürütmek durumundayız." dedi.

Başbakan Yardımcısı Babacan, TUSKON 10. Başkanlar Kurulu Toplantısı'na konuk oldu. Toplantıda ekonomiyi değerlendiren Babacan, ABD ve Avrupa'nın mali olarak güç günlerden geçtiğini vurguladı.

2008 bunalımının bitmediğini, yeni safhalarla devam ettiğini anlatan Babacan, "İlk safhalarda sorunlar finans kurumlarında iken, şu an devletlere sirayet etti. Çünkü finans kurumlarına devletler omuz veriyordu. Şu an o devletlerin kendi kredibilitileri sorgulanıyor. Malum finansal yapının dayanağı hazineye duyulan güvendir. Temelde 'devlet burada, bu kurumun ardında' diye güvence vardır. Maalesef 2008 bunalımının ardından bu güvence zayıfladı." ifadelerini kullandı.

2008 sonrası Avrupa ülkelerini vergilerini indirdiğini, kamu giderlerini artırdığını aktaran Babacan, şunları kaydetti:

"Şu an bu ülkelerin mali yapıları, borcunu ödeyip ödeyemeyeceği tartışılır hale geldi. Yakın dönemde mutabakata varıldı. Ama uygulamalarda sorunlar var. 17 ülkenin tek para birimi kullanırken ayrı mali anlayışlar, ayrı bütçeler ortaya koyması devam ettirilebilir değil. Artık Avrupa Birliği (AB) mutlaka ve mutlaka bütçede ortak çerçeve oluşturmalı. 27 ülkeden 25'i anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya taraf her bir ülke anayasa değişikliğine gitmeli. Göreceğiz bakalım; bu değişikliği yapabilecekler mi, onaylatabilecekler mi? Malum, Hollanda uygularken sorunlarla karşı karşıya kaldı; iktidar koltuğundan oldu."

Şu an ABD'de bütçe açıkları ve kamu açıklarının arttığını belirten Babacan, şöyle devam etti:

"Bu açıklar FED'in karşılığı olmayan likiditeleri ile finanse ediliyor. Dolar halen itibarlı, ama ileride ne olacağının teminatı yok. Ülkeler dolara itibar ettikçe, çarkı döndürürler. Para biriminin değeri sorgulandığı halde zemin kayabilir, dünya ekonomileri riske girebilir. ABD seçimlerinden sonra iktidar, önemli kararlar almalı. Ekonomide ne yapacağını daha açık ortaya koymalı.

Hem Avrupa hem ABD'de para basarak bunalımlara çare üretme gayreti var? Avrupa Merkez Bankası yeni para basma operasyonunu açıkladı. 3-5 gün,1 hafta piyasaları rahatlattı. Ama sorunlar yine büyüdü. Burada önemli olan her ülkenin ev ödevini yapmasıdır. Artık 'borcum artsın, onu para basarak finanse edeyim' anlayışı ile olmuyor. Bu anlamda kanaatim o gelecek dönemde mali disiplin pek çok ülke için önemli hale gelecek."

Şu an Yunanistan ve İspanya'nın yangın yerine döndüğüne temas eden Babacan, "Buralarda hemen hergün olaylar vukubuluyor. Onun için gidişat iyi iken güç kararlar almak önemlidir. Bakın bu hafta kongre yapacağız. 2013, 2014 ve 2015 ise seçim senelerimiz. Buna rağmen bu dönemde biz, vergi ve fiyat ayarlamalarını yaptık. Bizlere soruldu, Başbakan Tayyip Erdoğan'a soruldu, kendilerinin 'Hemen yanımızda bulunan ülkeler gibi battıktan sonra mı tedbirleri alsaydık' cevabı manidardır. Yani zamanında tedbir çok çok önemli. Kararları vermek, uygulamak hakikaten kolay değil. Kısa dönemde hoşnutsuzluk olabilir ama ülkenin istikrarı için güven ortamını güçlü zemine oturtmak için gerçekçi olmalıyız. Ekonomiyi dengeli, mutlaka dikkatli yürütmek durumundayız." dedi.

Başbakan Yardımcısı, 2008 bunalımından evvel yani ekonomide her şey iyi iken kamu maliyesi, finans ve sosyal güvenlik alanlarda reform yaptıklarını açıkladı. Mali disipline önem verdikleri gibi, fiyatlarda dalgalanmanın önüne geçtiklerini bildirdi.

Ali Babacan, bunalım döneminde de Avrupa ülkelerinin harcamalarını artırdığını, buna mukabil Türkiye'nin kamu borçlarını ve bütçe açıklarını indirmeye odaklandığını ifade etti.

"OECD VERİLERiNE GÖRE TÜRKİYE, 2012-2017 DÖNEMİNDE YÜZDE 5,2 BÜYÜYECEK"

Alınan tedbirler ile Türkiye'nin 2010 ve 2011'de güçlü büyüdüğünü hatırlatan Babacan, " 2012-2013 döneminde daha cüzi büyüme oranları göreceğiz. Ama dışarıya karşı kendini korumaya almış bir ekonomiye tanık olacağız. 2012-2017 döneminde OECD, yüzde 5,2 ortalama ile Türkiye'nin en fazla büyüyecek ülke olduğunu ifade ediyor. Yine 2012-2013 büyümeleri Avrupa'nın en güçlü büyümeleri olacak." öngörülerinde bulundu.

Babacan, ABD ve Avrupa'da kara bulutların dolandığı dönemde Türkiye'nin yeni bölgelere kayması gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin mali yapısı ve girişimcilerine petrol zengini ülkeler tarafından da gıpta ile bakıldığına işaret eden Babacan, bu zenginliğin iyi önemli bir artı olarak görülmesini, iyi değerlendirilmesini önerdi.

Toplantıda TUSKON'un faaliyetlerinden övgü ile söz eden Ali Babacan, sivil toplum örgütünün yeni bölgelere ve ülkelere açılmaya imkan tanıdığını ekledi.