Alex'in eşi gönülleri fethetti

Afetin ardından kızları Maria ve Antonia'ya "En sevdiğiniz kıyafet ve oyuncakları çıkartın, çocukların bunlara ihtiyaçları var" diyen F.Bahçeli kaptanın eşi büyük takdir topladı.

Futbolculuğu kadar, düzenli aile yaşantısıyla 'Örnek insan' sıfatını hak eden Alex de Souza'nın 'En büyük şansım eşim' dediği Daianne, insanlık dersi verdi. Daha önce birçok hayır organizasyonuna gönüllü katılan Sambacı'nın eşinin, Van depreminin yaralarını sarmak için müthiş bir işe imza attığı ortaya çıktı. İşte o yardımının detayları..

Daianne afetin boyutlarını gördükten sonra kızları Maria ile Antonia'yı yanına çağırır.. Miniklere "En sevdiğiniz eşyalarınız başta olmak üzere ne varsa dolabınızdan çıkartın. Dolapları düzenleyeceğiz" der.. Amacı, onları üzmeden yardım bekleyen vatandaşlarımızı sevindirmektir. Annelerinin bu isteği üzerine Alex'in kızları, eşyalarını dolaptan çıkartırlar.

Daianne "Van'da deprem olmuş. Şimdi oradaki insanlara yardım elini uzatmamız gerekiyor. O yüzden kendi ellerinizle en sevdiğiniz eşyalarınızı kolilere doldurun. Bunları Van'a yollayacağız" sözlerine "Ama onlar bizim en sevdiğimiz eşyalarımız" karşılığını veren çocuklar annelerinden, "Ama o insanların şu an bunlara ihtiyaçları var. Şimdi onların çoğu evsiz kaldı. Dışarıda, soğuk havada yaşam mücadelesi veriyorlar" cevabını alınca depremzedelere yardım elinin en anlamlısını uzatırlar.

HER ZAMAN BURANIN PARÇASI OLDUM

Alex de Souza.. Türkiye'ye gelmiş geçmiş en iyi oyuncular arasında gösterilen 10 numara, sadece F.Bahçe'yi değil ülkemizi de adeta gönüllü bir elçi gibi temsil etmeye devam ediyor. Ülkesi Brezilya'nın Cruzeiro kulübü haber sitesi Portal Celeste'nin sorularını yanıtlayan sarı-lacivertli efsane ülkemiz ve F.Bahçe hakkındaki görüşlerini şöyle dile getirdi:

"F.Bahçe camiası beni her zaman kulübün bir parçasıymışım gibi hissettirdi. Kariyerimin en zor dönemini ilk Avrupa'ya transfer olduğumda yaşamıştım. Parma dönemi benim için çok zor geçti. Türkiye'ye ise çok çabuk ailecek alıştık. Gelenekleri ve adetleriyle benim hayat biçimime uyan bir ülke. İnsanlar futbola heyecanla bakıyor ama yabancıları da saygıyla karşılıyor. Sadece dillerini öğrenmek çok zor oldu. Şu anda bile kendimi tam olarak ifade edemediğimi düşünüyorum."