'Alevi köyüne inatla Kuran kursu!'
Abone olCHP Manisa Milletvekili Sakine Öz, Alevi yurttaşların yoğunluklu yaşadığı Manisa’nın Salihli ilçesinin Yeşilova Köyü’ndeki Kur’an Kursu açılış töreninde "Alevi inancı ve ibadet özgürlüğü" üzerine konuştu.
Milletvekili Öz, açılış töreninde, saygı duruşu öncesi
Atatürk'ün adının anılmamasını ve İstiklal Marşı'nın makamına uygun
okunmamasını konuşmasının başında sert sözlerle eleştirdi.
KİMSE ALEVİLERİN İNANCIYLA DALGA GEÇMESİN
Sakine Öz, Alevilerin inanç ve ibadetlerine gereken saygının
gösterilmediği bir Diyanet İşleri Başkanlığı anlayışının,
özgürlüklere ve demokrasiye engel olduğunu belirtti. Alevilerin
tektip bir İslam anlayışına, tektip bir ibadet biçimine
zorlanmasını asla kabul etmediklerini sözlerine ekledi.
Milletvekili Öz, “Kimse Alevilerin aklıyla, inancıyla doğrudan ya
da dolaylı dalga geçmeye kalkmasın. Geçmişten gelen acıları
unutmayan, siyasetin günübirlik hesaplarına girmeyen Aleviler,
Diyanet’in bu gibi uygulamalarına, hükümetin kendi Alevisini
yaratma operasyonlarına asla prim tanımayacaktır. Köylerimizin
birçok somut ihtiyacı ortadayken bu ihtiyaçları görmezden gelenler,
talep olmadığı halde Alevi köylerine Kur’an kursu ve cami açıyorsa,
‘Biz Alevileri seviyoruz, onlar kardeşimizdir’ gibi sözlerin hiçbir
anlamının olmadığı daha net ortaya çıkmaktadır” dedi.
ALEVİ BİR YURTTAŞ OLARAK SESLENİYORUM
Sakine Öz, “bugün bir milletvekilinden önce, Alevi yurttaş olarak
size sesleniyorum” diyerek başladığı konuşmasında, laiklik
ilkesinin değerine vurgu yaptı, devletin kendi Alevisini yaratmak
için giriştiği oyunların boşa çıkacağını belirtti. Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın dinin en doğru biçimiyle öğrenilmesi adına Gazi
Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurdurulduğuna dikkati çeken Öz,
ibadet yerlerinin yönetimi ve toplumun dini konularda
aydınlatılması noktasında Diyanet İşleri Başkanlığı’na yüklenen
sorumlulukların Anayasa ile güvence altına alındığını kaydetti.
Diyanet’in, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüşlerin
dışında, milletçe dayanışmayı ve bütünleşmeyi amaçlaması
gerektiğini kaydeden Sakine Öz, yine anayasa gereği, din ve vicdan
özgürlüğünün sınırlanamayacağının, inançların açıklanmaya
zorlanamayacağının ve kanaatlerinden dolayı kimsenin
kınanamayacağının altını çizdi.
ALEVİLER HORLANMIŞTIR
Manisa Milletvekili ÖZ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Laik cumhuriyet
sayesinde din ve vicdan özgürlüğü güvence altına alınmış, hiç
kimse, dini inancından dolayı horlanmamış, inançlarını serbestçe
yaşamıştır. Aleviler, Cumhuriyet sayesinde inançlarını daha özgür
yaşamaya başlamış, günlük hayatta, iş hayatında, kültür sanat
hayatında ve siyasal hayatta daha çok görünmeye başlamıştır. Ne var
ki, Aleviler, devletten hak ettikleri desteği ve ilgiyi hiçbir
zaman tam anlamıyla görememiştir.
Alevilerin Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta kıyımlara uğrarken,
iftiralarla ve önyargılarla karşılaşırken, hafızalarını hep taze
tuttuklarını, ancak Alevilere yaşatılanların bugün de sürdüğünü
belirten Milletvekili ÖZ şunları söyledi:
KİMSE ALEVİLERİN AKLIYLA DALGA GEÇMESİN
“ ‘Alevilerden kız alınmaz, alevinin kestiği yenmez’ diyen bir
bilim insanının, Başbakanlığın düzenlediği bir toplantının açış
konuşmasını yapmak için davet edilmesi, her Alevi gibi beni de,
köyümüzdeki Alevi yurttaşlarımızı da üzmüştür. Bu sözü söyleyen,
keşke densiz cahilin biri olsaydı, o zaman hepimiz güler geçerdik,
ama bu sözü söyleyen bilimadamı unvanlı bir üniversite hocasıdır.
Devlet, bugün, yaşadığımız bu kötü örneğin de ötesinde, Aleviler
içinde saygınlığını, itibarını kaybetmiş insanlara para, güç ve
makam vererek, farklı bağlantıları devreye sokarak kendi
Alevilerini yaratmaya çalışmaktadır. Bu kişiler, devletin üst
kademelerinde kabul görüp taltif edilmekte, AKP’nin şerrinden
korkan kimi zengin Alevilere ise, Alevi kültür ve geleneğinde
olmayan iftarlar düzenletilmekte, Aleviler içinde sözüm ona
taraftarları varmış gibi gösterilmeye çalışılmaktadır.
Kusura bakmayın ama hiç kimse Alevilerin aklıyla dalga geçmesin..!
Aleviler oynanan oyunların farkındalar. Alevilerin tarafı akıl
yolundadır, Alevilerin tarafı bilim yoludur, bu da böyle
biline..!”
İNANCA SAYGI LAFTA KALMASIN
Sakine Öz, ibadet yerleri konusunda temel birleştirici unsurun
“saygı ve hoşgörü” olduğunu belirtti. Alevilerin ısrarla “cami”de
ibadete zorlanmasına karşı olduğunu, camide ibadet eden her
yurttaşın hakkı kadar, Alevilerin cemevinde ibadetine de saygı
gösterilmesi gerektiğine vurguda bulundu.
Milletvekili Öz, “Aleviler, tüm inançlara saygı gösterir. Bunun
yanında, inancımıza gerçek anlamda saygı duyulmasını istemek,
ibadetimize karışılmamasını talep etmek de en doğal hakkımızdır.
Ben, bir Alevi yurttaş olarak inançlarımın tartışılmasını
istemiyor; aksine, inançlarıma saygı duyulmasını istiyorum. Benim
inancımı hiç kimse, hiçbir kurum tartışamaz...
Aleviler, camiye ve cemaatine saygı gösterirken, aynı saygıyı da
karşıdan görmek isterler. Cem, Alevilerin ibadetidir ve camide
değil, cemevinde yapılır. Bunu tartışmak ya da cemi camide yapmaya
zorlamak asla kabul edilemez. Bu açıdan, cemevleri Alevilerin yasal
ibadet yeri kabul edilmelidir.
Alevilerin inancını kendi istediği yöne çekmek isteyenlerin
duruşunu gördükçe, ‘Biz Alevileri seviyoruz, Aleviler bizim
kardeşimizdir’ gibi kuru sözlere Alevilerin karnının tok olduğu
daha net anlaşılmaktadır.”
DEVLETİN DERDİ BAŞKA
“Son aylarda özellikle Salihli’nin Alevi köylerinde kuran kursları
açılmaya başlandı. Bu kurslar bir talep sonucunda mı açıldı,
bilinmiyor. Ne var ki, bu taleplerden önce, temel ihtiyaçları vardı
köylerimizin. Ben, milletvekili seçildiğimden beri, Manisamızın
birçok köyünde sorunları yerinde tespit ederek talepleri ilgili
bakanlıklara, valiliğe, özel idareye iletiyorum, ancak köyün temel
altyapı sorunları bir türlü çözüme kavuşturulmuyor. Madem ki Alevi
yoğun nüfuslu köylerdeki cami ve Kur’an kursları, iddialara göre,
talep sonucunda açılıyormuş; o halde Yeşilova ve diğer Alevi
köylerinin temel ihtaçlarına neden yanıt verilmiyor?
Şunu rahatlıkla söyleyeyim ki, biz dinin doğru öğretilmesinden
yanayız ve Diyanet İşleri’nin Kur’an kurslarına karşı değiliz. Ne
var ki, Kur’an kursunun Alevi köylerinde açılmasını yanlış
buluyoruz. Ayrıca, bu açılışların insanların gözüne sokar gibi
törenlerle yapılmasının Alevileri incittiği de açıktır.”