Alevi Açılımı'nda çok önemli gelişme!
Abone olDevlet Bakanı Faruk Çelik, din ve ahlak bilgisi kitabının Alevi yurttaşları da kapsayacak şekilde değiştirildiğini açıkladı.
AK Parti'nin Alevi Açılımı konusundaki çalışmalarında
bir viraj daha dönüldü. Ortaöğretim kurumlarında okutulan Din ve
Ahlak Bilgisi kitabı, Alevi öğrencilerin inançlarını da kapsayacak
şekilde yenilendi. Kitap taslağı Milli Eğitim Bakanlığı'na
sunuldu.
Bu önemli Haberi, Devlet Bakanı Faruk Çelik açıkladı. Çelik, bugün Habertürk Televizyonu Ankara Temsilcisi Ünsal Ünlü’nün sorularını yanıtladı. Çelik, Cumartesi günü Ankara’da zorunlu din dersini protesto etmek için oturma eylemi yapmaya hazırlanan Alevi yurttaşlara sükunet tavsiye etti ve "Hazırlıklarımız tamam" mesajı verdi.
BİRARAYA GELİP KONUŞACAĞIZ
"Ortada müfredatla ilgili bir çalışma talebi var. Milli Eğitim Bakanlığı bu çalışmayı yapmış. Komisyonu görevlendirdik. Din kültürü ahlak bilgisi ile ilgili çalışan komisyon çalışmasını tamamladı ve Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edildi. Şimdi Kasım ayına kadar buradan bir taslak kitap çıkacak ve biz Alevi vatandaşlarımızla yeniden oturup diyeceğiz ki (kitap taslağı budur, önerilerinizi eleştirilerinizi getirin) diyeceğiz. Bir şeyi alıp kaçma, saklama anlayışında değiliz. Hiç kimsenin endişesi olmasın bu konu kitaba yerleştirince alevi kesimle oturup konuşacağız ve 2011-12 öğretim yılına yeni kitaplarla gireceğiz. Alevi yurttaşlarımız oturacaklarsa otursunlar yürüyeceklerse yürüsünler, bu demokratik haklarıdır. Ama lütfen kimse (biz yürüdük, oturduk bunlar onun sayesinde yapıldı) demesin, bu büyük haksızlık olur”
MADIMAK KARARI HAFTAYA
Madımak Oteli’nin kamulaştırılması ile ilgili çalışmaları da
hatırlatan Çelik bu konuda son kararın 12 Ekim’de görülecek bir
duruşma sonrasında çıkacağını söyledi.
“Madımak'ı kamulaştırdık ama bu boyacı küpüne batırılıp
çıkartılınca halledilebilecek bir konu değil. Bu konuda hak
etmediğimiz çok ithamlar yapıldı ama sessiz kaldık. Madımak
konusunda mal sahibi ücreti yeterli bulmadığı için dava açtı. 12
Ekim’de davası var. Umarım son oturumu olur. Haziran ayında biz
bunu kamulaştırırken ücreti yeterli bulunsaydı, Madımak
tasarladığımız yeni şekline çoktan kavuşmuş olacaktı”
Alevi yurttaşların Çalıştay boyunca en büyük sıkıntı olarak
gösterdiği diğer konunun da Cemevleri’nin statüsü olduğunu söyleyen
Faruk Çelik, bu konuda da çalışmaların tamamlandığını açıkladı.
“Aslında bu konuyu incelemek üzere oluşturulan komisyon raporunu
bize Referandum öncesi verdi ama süreci Referanduma kurban etmemek
için sesimizi çıkartmadık. Cemevleri’nin statüsü ile ilgili
komisyon 3 alternatifli çalışma yaptı. Şimdi oturup bunlardan
hangisinin uygun olacağını değerlendirme aşamasındayız. Burada
ortaya mevzuata ilişkin sıkıntılar çıkıyor. Benim kişisel
görüşlerimi buraya koyduğumuz zaman bu işin içinden çıkılmaz.
Muhataplarıyla görüşmeden bu konuyu kamuoyuyla paylaşmak sorunlu
olur. Elbette Cemevleri’ne bir satatü verilmelidir ama ne
verilmelidir nasıl verilmelidir konusu tartışılmalı”
Devlet Bakanı Faruk Çelik türban konusunda yaşanan sıkıntıların ise
siyasi çekişmeden kaynaklandığını savundu.
Yüksek Öğrenim Kanunu’nun ek 17 maddesiyle ilgili olarak o dönemin
Anayasa Mahkemesi üyesi, sonradan başkanı sonradan da Cumhurbaşkanı
olan Ahmet Necdet Sezer beyin bir muhalefet konusu var.Orada Sezer
(ek 17 devreye girerse kılık kıyafet serbest kalır) diyor. Şimdi ek
17 yürürlükte yani hukuki açıdan kural ortada var. Sayın Başbakan
(diyanet ile görüşün) diyor. Konu inanç meselesi diyorsanız bu konu
Diyanet İşleri Başkanlığı’ndadır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir kurumdur Diyanet İşleri
Başkanlığı. Bu konu sorulmuş hatta belki (acaba farklı bir yorum
alabilir miyiz) hesabı da yapılmış. Diyanet bunun bir inanç boyutu
olduğunu, dini bir gereklilik olarak Müslümanlar tarafından
kapanıldığını ortaya koymuş. Yani özetle, hukuki boyutuyla ele
alırsanız ek 17 ortada, dini boyutuyla ele alırsanız Diyanet’in
görüşü ortada”
“Yani bir sorun yaşanmıyor ne toplumsal ne aileler arasında.
Okullarda da sorun yok… Peki sorun nerde? Sorun Ankara'da, siyasi
merkezli kurumlar merkezli bir sorun yaşanıyor. Siyasilerin bu
konudaki kamplaşmadan sağladığı nemalar sorunu bu hale getirdi.
Halkta bir sorun yok. Bizim Türkiye’de konuştuğumuz boyutu
üniversitelerle ilgili boyuttur, bunun netliğe kavuşması gerekiyor.
Eğitim özgürlüğü, inanç özgürlüğü açısından hiçbir yere
sığdıramayacağınız bir tablodur. Üniversite kapısına gelen
öğrencilere (ya eğitim özgürlüğü ya inanç özgürlüğü) seçimiyle
karşı karşıya getirilmesi doğru değil. Kendimizi ayıplayacağımız
yaklaşımlardan sakınılmalı, konu inanç özgürlüğü bağlamında, insan
hakları bağlamında ele alınmalıdır.
“Son dönemde CHP’de yaşanan gelişmeler son derece sağlıklı” diye
konuşan Faruk Çelik YÖK’ün yapısına ilişkin soruya da “YÖK'ün
mevcut yapısına dün de karşıydım bugün de karşıyım” yanıtını
verdi.