Alerjik hastalıklar yaygınlaşıyor

Görülme sıklığı giderek artan alerjinin her 4 kişiden birinde ortaya çıktığı bildirildi. Bağışıklık sistemini güçlendirici ilaç takviyeleri ile önüne geçilebilen hastalığın erken teşhisi önem taşıyor. Sürekli hapşırma, kaşıntı, deride kabarma, ses hırıltısı ve solunum yetersizliği yaşayan kişilerin, bir hastaneye giderek test yaptırmaları öneriliyor. Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Baysal, alerjinin, normalde zararlı olmayan bir maddeye karşı vücudun aşırı reaksiyon göstermesi anlamına geldiğini söyledi. Baysal, son yıllarda görülme sıklığı giderek artan bu hastalığın ölümlere bile yol açtığını, bu nedenle gereken hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini bildirdi. ALERJİ HER MEVSİM OLABİLİR Alerjik hastalıkların, dünyanın her yerinde, her yaş grubunda ortaya çıkabildiğini vurgulayan Baysal, şunları kaydetti: “Alerjide yaz, kış ya da sonbahar gibi bir dönem olmaz. Bugün bal ya da eşek arısının sokması nedeniyle, ceviz ya da başka birşey yediği için hayatını kaybedenlere rastlıyoruz. Bazı etkenlerin yol açtığı alerjik durumlarda ise solunum yetersizliği çeken çok sayıda kişi güçlükle hayata döndürüldü. Bu konuda yapılan araştırmalara göre, her 4 kişiden birinin mutlaka bir şeye alerjisi var. Alerji, tüm dünyada yaygın bir problem haline geldi. ABD’de kronik hastalıklar arasında erişkinlerde üçüncü, çocuklarda da birinci sırayı almaktadır. Alerjik hastalıkların çoğu bebeklik veya çocukluk döneminde başlamaktadır.” Baysal, bugün bir kişinin domates, muz, çilek, yumurta ve süt gibi gıdalara, kedi, köpek ve muhabbet kuşu gibi hayvanlara, söğüt, kavak ve kızıl gibi ağaç türlerine, çimene, arıya, hamam böceği ve sivrisineğe alerjisinin olabileceğini belirterek, bunların dışında daha ilginç etkenlerin bile alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini anlattı. ALERJİ TESTİ YAPTIRIN Alerjik hastalıkların sık görülmesinde beslenme, giyim ve ilaç kullanımındaki değişiklikler ile bağışıklık sisteminin yeterince gelişmemesinin etkili olabileceğini vurgulayan Baysal, son yıllarda daha sık rastlanılan bu hastalığa karşı erken teşhisin büyük önem taşıdığını bildirdi. Baysal, Konya’da ilk kez SÜ Meram Tıp Fakültesi Hastanesi’nde kullanılmaya başlanan bir test cihazı ile kişinin neye alerjisinin olduğunun tespit edilebildiğini vurgulayarak, bunun için kişinin sadece az miktarda kan vermesinin yeterli olacağını söyledi. Cihaza verilen kan örneğinde gerekli incelemelerin yapıldığını belirten Baysal, “Bilgisayara da bağlanabilen bu cihaz, çok pratik. Kısa süre içinde kişinin küften, ev tozuna, güvercinden, buğdaya ve kakaoya kadar nelere alerjisinin olduğu hemen öğrenilebiliyor. Daha sonra bağışıklık sistemini güçlendirici ilaç takviyeleri ile bu hastalığın önüne geçiliyor” dedi. Baysal, bu yüzden kendisinde anormal reaksiyonlar fark eden kişilerin bir hastaneye giderek test yaptırmasını önererek, “Hastalık, sürekli hapşırma, kaşıntı, deride kabarma, ses hırıltısı ve solunum yetersizliği gibi durumlarla kendini belli eder. Örneğin kişinin evinden dışarı çıktığında soğuk alması mümkün olmayan yaz sıcağında sürekli hapşırması bir alerji belirtisidir. Bunlar hafife alınmamalı” diye konuştu.