Al fotoğraf makinanı koş Beşiktaş'a
Abone olİstanbul'da oturuyorsanız akşam ezanına doğru fotoğraf makinanızı alıp Beşiktaş'a gitmenin zamanı...
"Eğer İstanbul'da iseniz, akşam ezanına doğru Beşiktaş'a
yol uğratın, anlayacaksınız. Çünkü her akşam vakti, ezana yarım
saat kala, Beşiktaş meydanının üzerinde binlerce sığırcık kuşu
beliriyor."
Yukarıdaki satırlar Divan Edebiyatı profesörü ve Zaman yazarı
İskender Pala'ya ait. Pala, bugünkü her akşam ezan vakti
Beşiktaş'ta yaşanan bu benzersiz olayı şairane bir edayla kaleme
aldı:
- Kumruların kuşluk zikirlerine nispet bunların da akşam zikirleri
olmalı. Burada her akşam bu zikri bir resitale çeviriyor,
seyredenlere ibretlik bir görsel şölen sunuyor, göklerde her akşam
başka bir ebruyu desenliyor, her saniye bir başka cilve
gösteriyorlar. Siyah tüylü, beyaz benekli, yeşil parıltılı ve
erguvanî hareketli bu kuşlar, içlerine karışan bir martı veya
kargayı hemen aralarından çıkarıyorlar. Nitekim bilim adamları da
bilhassa kışın onların sürüler halinde uçmalarını güvenlik
içgüdüsüyle izah ediyorlar. Ama ben gün batımında onları
seyrederken bunca ihtişamlı bir görselliğe yalnızca güvenlik
içgüdüsünün yetmeyeceğini, çünkü hareketlerinin ve seslerinin bir
toplu ibadet hazzıyla senkron oluşturduğunu düşünüyorum. Öyle ki
bazen küme, bazen saf halinde, bazen açılan, bazen kapanan bir
nilüfer misali birbirleriyle bütünleşiyorlar. Akşam ezanından
birkaç dakika sonra hepsi yere daha yakın geliyor ve tıpkı kumrular
gibi selvilere konuyorlar. Barbaros Hayreddin Dede'nin türbesindeki
kara selvilere. Dikkat ediyorum, selvi dallarının arasına en son
sığınanlar, yavrular. Hani gözü açılmamış minikler. Anneleri ve
babaları onlara sesleriyle yol gösteriyor, onları kanatları altına
alıyorlar. Ve ertesi sabah, güneş doğarken, bütün selvi dalları
kuşlarını uçuruyor, aynı heyecan yeniden başlıyor. Selvi ve
sığırcık, gün doğarken ve gün batarken, bir vuslat ve bir hicran,
bir içgüdü veya bir tespih...
Bence fotoğraf makinelerinizi omzunuza asıp gün batımında Beşiktaş yollarına düşme zamanı...