AKP Ok'un uyarısını ciddiye almadı
Abone olAK Parti, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un parti tüzüğündeki antidemokratik düzenlemelerin değiştirilmesi amacıyla gönderdiği uyarı yazısını dikkate almayacak.
Başsavcı Ok'un uyarısına karşı cevap yazısı hazırlamaya başlayan
AK Parti, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in yetkilerine atıfta
bulunacak ve tüzüğün "demokratik" olduğuna vurgu yapacak. AK Parti
Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Başsavcı kendi görüşünü
bize yazmıştır. Nesnel bir değerlendirme yapmamıştır. Daha önceki
başsavcı, tüzüğü incelemiştir. Her gelen savcının yeniden
incelemesi doğru değil" diye konuştu. Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı'nın 20 Haziran'da AK Parti Genel Merkezi'ne gönderdiği
uyarı yazısıyla, 8 ayrı konuda "anti-demokratik" düzenleme olduğu
gerekçesiyle, parti tüzüğünün değiştirilmesini istemesi AK Parti
tarafından kişisel görüş olarak değerlendirildi. Parti tüzüğünde
Başsavcı Ok'un isteği doğrultusunda herhangi bir değişikliğe
gitmeme kararı alan AK Parti, Yargıtay'a karşı cevap yazısı
hazırlığı içerisine girdi. AK Parti hazırlayacağı cevap yazısını
önümüzdeki günlerde Başsavcı Ok'a gönderecek. AK Parti'nin
Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı İHA'ya
yaptığı açıklamada, uyarısı yazısındaki konulara katılmadıklarını
bildirdi. Başsavcı'nın kişisel görüşlerini açıkladığını belirten
Yazıcı, "Tüzüğe 'anti-demokratik' demesi o kişinin kendi görüşüdür.
Bu nedenle, söylediklerinin mutlaka yapılması anlamına gelmez.
Kendisi, kişisel görüşünü yazıya dökmüş ve partimize göndermiştir"
dedi. AK Parti'nin kurulduğu tarihte parti tüzüğünü ve bildirgesini
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiğini ve o tarihte
dönemin Başsavcısı tarafından incelendiğini hatırlatan Yazıcı,
yıllar sonra gelen bu uyarı yazısının yanlış olduğunu vurguladı.
Dönemin Başsavcısının AK Parti'ye iki kez uyarı yaptığını, bu
uyarıların da dikkate alınarak tüzükte değişikliğe gidildiğini
belirten Hayati Yazıcı, buna karşın aynı durumda olan CHP ve
ANAP'ın tüzüğünde herhangi bir değişiklik yapmadığını kaydetti.
"Başsavcı Ok'un söyledikleri hukuki nesnellikten yoksun" diyen
Yazıcı, Genel Merkez olarak uyarı yazısına karşı bir cevap
hazırlığı içerisinde olduklarını bildirdi. Başsavcı Ok'un özellikle
tüzükte yer alan 'Milletvekili adaylarının önseçim usulüyle
belirlenmesi halinde Genel Merkez yüzde 5'i aşmamak üzere merkezden
kontenjan belirler. O kontenjanın nerede ve hangi sırada
kullanılacağı Genel Başkan'ın yetkisindedir' maddesinin
'anti-demokratik' olduğunu savunduğunu hatırlatan Yazıcı, bu
uygulamanın demokratik bir uygulama olduğunu söyledi. "Niye
antidemokratik olsun?" diye sözlerine devam eden Yazıcı,
parlamenter rejimde birçok yetkinin Cumhurbaşkanı'na verildiğini,
Cumhurbaşkanı'nın tek başına HSYK üyelerini ve YÖK Başkanı'nı seçme
gibi yetkileri bulunduğunu dile getirdi. Yazıcı, "O zaman
Cumhurbaşkanı'nın bu yetkileri de antidemokratik. Olur mu böyle bir
şey. Ayrıca siyasi partiler hakkında kapatma davası açma yetkisi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'ndadır. Bu da mı anti-demokratik bir
uygulama? Tamamen temelden yoksun konulardır. Demokratik ilkelerden
yoksundur. Nesnel değerlendirmeler değildir" şeklinde konuştu.
Başsavcı Ok'a gönderilecek yazıda, AK Parti Tüzüğü'nün demokratik
olduğuna vurgu yapılacağına dikkat çeken Yazıcı, 2 yıldır neden bu
uyarının yapılmadığını anlamadıklarını bildirdi. Yazıcı, "Daha
önceki başsavcı, tüzüğü incelemiştir. Görüşünü bildirmiştir. Her
gelen savcının yeniden incelemesi doğru değil. Bir işlemin tek kişi
tarafından yapılması neden antidemokratik olsun" dedi. Yazıcı,
tüzükte Başsavcı Ok'un uyarıları doğrultusunda bir değişiklik
yapılmayacağını da sözlerine ekledi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı
Ok, AK Parti'ye gönderdiği yazıda şu uyarılara yer vermişti: - İl
disiplin ve merkez disiplin kurullarına, il ve merkez teşkilatı
içerisinde yer verilmemiştir. - Merkez Yürütme Kurulu'na, ilçe, il
ve büyük kongre seçimlerini iptal etme, yeniden yapılmasına karar
verme yetkisi tanınmamıştır. Bu, yasanın parti içi demokrasi
başlıklı maddesine aykırıdır. - Tüzükte bir üst kademenin kararı
olmadan kademe başkan, yönetim kurulu ile üst kademe seçimlerinin
yapılamayacağı yer almıştır. Bu yönüyle parti içi demokrasi
ilkesine aykırıdır. - Merkez adaylarının belirlenmesinde, Genel
Başkan'ın yetkilendirilmesi, bu organın bir karar organı kimliğine
sokulması anlamını taşır. Bu da yasadaki 'parti içi demokrasi'
ilkesine aykırıdır.