"Akıllı ol" diyen vatandaş kim? Soylu'dan çok konuşulacak ifadeler
Abone olİçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Akıllı ol Soylu' diyen vatandaşla ilgili "Araştırma yaptık. Adamın da kim olduğu ortaya çıktı. Nasıl kirli ilişkilerin sahibi olduğunu, onu oraya onların nasıl gönderdiğini, nasıl bir tezgah içerisinde olduklarını Türkiye bir-iki gün içerisinde anlar" diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Küçükçekmece'deki Balkanlı
Rumelili ve Trakyalılar Yardımlaşma Dayanışma Kültür ve Eğitim
Derneğinin bayramlaşma programına katıldı.
"Boşanma avukatı çıktı"
Soylu, para kazandırmadığı için Türkiye'de seçim hukukunu bilen çok az kişi olduğunu, en fazla 30-35 kişinin bu işi bildiğini belirterek, şunları kaydetti: Ramazanda sahurdan sonra eve geldik, hanım dedi ki 'Biraz oturalım, konuşalım.' Sohbet ederken baktım televizyonda sarı saçlı bir hanımefendinin anlattıkları merakımı çekmeye başladı. Seçim konuşuyor. ya bir tanesi doğru olmaz mı? Hepsi karavana. Hanıma dedim ki 'Bu ne hukukçusuymuş acaba, hiç bilmiyor bu.' Hanım 'Bak bakalım.' dedi. Google hazretleri var ya, Google hazretlerine girdik, kızcağız boşanma avukatı çıktı. Allah'ını severseniz, işi istismar etmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
"Şimdi canım sıkılmadı değil"
Soylu, Ramazan Bayramı'nın birinci günü Trabzon'da
havalimanında yaşanan tartışmaya ilişkin şunları söyledi: Ben
oradan çıktım adım attığım gibi 'Her şey çok güzel olacak.' diye
bağırmaya başladılar. Şimdi canım sıkılmadı değil. Siyasetin
kendine ait bir edebi var. Bu edebin de yani sizin burada (VIP)
hakkınız olmamasına rağmen, sizi oraya almışlar. İmamoğlu'nun
oradan geçme hakkı olmamasına rağmen demek ki nezaket göstermişler.
Ben işin o tarafında değilim.
"Akıllı ol bizim orada tehdittir"
Sonra adamın birisi geçerken bana 'Akıllı ol Soylu.' dedi. 'Akıllı ol' bizim orada tehdittir. Mafyavari, tehditvari bir üsluptur yani. Onun bir cümle sonrası 'Akıllı ol Soylu yoksa aklını alırız.' demektir o. Ben mahallelerde büyüdüm. Sözün nereye geldiğini, nereye gittiğini bilmez miyim? Döndüm ben de ona bir kelime söyledim. Ama baktım burada bir tezgah var. Biz o tezgaha düşmeyelim. Sonra bu tezgahın bedelini Binali Ağabey'e ödettirmeyelim. Şimdi şunu söylemek isterim. Adamla ilgili araştırma yaptık, adamın da kim olduğu ortaya çıktı. Nasıl kirli ilişkilerin sahibi olduğunu, onu oraya onların nasıl gönderdiğini, nasıl bir tezgah içerisinde olduklarını Türkiye bir-iki gün içerisinde anlar. Öyle bir derin ilişkileri var."