Akdoğan'dan muhalefete Yüce Divan tepkisi!

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, dört eski bakan için Meclis'te açılan Soruşturma Komisyonu'nun hukuki bir işlem yaptığını adli/hukuki bir fonksiyon gördüğünü söyledi. Daha önce verilen takipsizlik kararı ile Komisyonu'nun verdiği kararın aynı olmasına dikkat çeken Akdoğan, Komisyon'un kararına rağmen Yüce Divan isteyenlerin adalet aramadığını söyledi.

Yalçın Akdoğan, Meclis'te dört eski bakan hakkındaki yolsuzluk iddialarını soruşturmak için oluşturulan komisyonun kararını değerlendirdi. Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "AK Parti'nin yargılamadan kaçtı iddialarına" cevap veren Akdoğan, Soruşturma Komisyonu'nu kuran ve iddiaların araştırılmasını isteyenin yine AK Parti olduğunu söyledi.

Akdoğan'ın twitter üzerinden yaptığı açıklama şöyle;

1. AK Parti, yargılamadan kaçtı diyenler şunları bilmeli: 1.Soruşturma Komisyonunu kuran ve iddiaların araştırılmasını isteyen AK Parti'dir.

 

2. Ceza Muhakemeleri usulüne göre hukuki işlem yapan Komisyon adli/hukuki bir fonksiyon görmüştür.

 

3. Adli yargının takipsizlik kararı neyse Komisyonun verdiği Yüce Divana göndermeme kararı da odur.

 

4. Komisyon, savcı vasfıyla delilleri ve iddiaları incelemiş, hukuki bir karar vermiştir.

 

 

5. Bu karar, Ak Parti'nin değil, Komisyon üyelerinin hür ve bağımsız kararıdır. Komisyona hiçbir müdahale mevzubahis olmamıştır.

 

6. Bazı muhalefet sözcüleri soruşturma sürecini adalet arayışı için değil, AK Parti'yi itibarsızlaştırma için kullanmaya çalışmıştır.

 

7. Muhalefetin bu süreçte peşin hükümle suçlayıcı ifadelerde bulunması, Komisyon'un iradesine açık saygısızlık olmuştur.

 

8. Komisyon kararına saygı duymayanların Anayasa Mahkemesi Kararlarına saygı duyması da beklenmez.

  

9. 'Git aklan' demek, masumiyetini ispat et demektir, bu hukukun en temel ilkesine aykırıdır. Komisyon yargı sürecinin zaten bir parçasıdır

 

10. Gerekçeli kararı görmeden hüküm verenlerin ve suçlayıcı ifadelerde bulunanların samimiyetsizliği çok açıktır.

 

Hukuki değerlendirme yapan Komisyonun kararına rağmen siyasi sebeplerle Yüce Divana gidişi savunanlar adalet arıyor olabilirler mi?