Akdoğan'dan Bahçeli'ye 'Mr No' yakıştırması
Abone olBaşbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli için "Her şeye yok diyen bir anlayış. Bu nasıl bir siyaset tarzıdır. 'Mr. No, Bay Hayır'. Her şeye hayır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Necmettin Erbakan
Kültür Merkezinde düzenlenen İl Danışma Meclisi Toplantısındaki
konuşmasında gündeme ilişkin kritik değerlendirmelerde bulundu.
Akdoğan'ın, özellikle Bahçeli'ye yaptığı eleştiriler dikkat
çekti.
Akdoğan, Bahçeli için "Her şeye yok diyen bir anlayış. Koalisyon
zaten dört şart üzerine konuştuk, 'bu olmayacağı için bunun zemini
yok koalisyonun kurulamayacağı anlaşılıyor' dedi, Sayın Bahçeli. O
kapıyı kapattı. Seçim hükümeti olsun, birlikte seçime gidelim,
azınlık hükümeti kurulsun, seçim kararı alınsın. Her şeye yok, yok,
yok. Peki, bu nasıl bir siyaset tarzıdır. 'Mr. No, Bay Hayır'. Her
şeye hayır" dedi.
GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ
Akdoğan, konuşmasında, kritik bir süreçten geçildiğini ve bu
dönemde üç adım atarak seçime gidildiğini, bunlardan ilkinin, yeni
kabinenin oluşma süreci olduğunu belirtti.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, ikinci adımın Ak Parti Kongresi ve
üçüncü adımın da milletvekili listelerinin hazırlanması olduğunu
vurgulayarak, listelerin 18 Eylül'e kadar hazırlanacağını, bu üç
adımla seçim kampanyasını başlatacaklarını bildirdi.
Toplantıya AK Parti Ankara Milletvekilleri, İlçe Belediye
Başkanları ile çok sayıda parti teşkilatı üyesi de
katıldı.
"MİLLET İZLİYOR"
Haziran ayında yapılan seçimden sonra yaşananlara değinen Akdoğan,
"Koalisyon görüşmeleri, o dönemde yapılan çalışmalar... Bunlar da
kamuoyu algısını etkileyecek şeylerdir. Seçimden önce yaşanan ne
varsa o süreçtekiler, seçmen kanaatini şekillendirdi ama seçimden
sonraki tavırlar, davranışlar, tutumlar... Bunlar da seçmen
kanaatini etkileyecek. Millet izliyor, inşallah 1 Kasım
seçimlerinde bunu en iyi şekilde takdir edecek" diye konuştu.
Akdoğan, AK Parti olarak 45 günlük koalisyon görüşmelerinin
yapıldığı süreçte kendilerine yakışan bir tavır sergilediklerini
belirterek, "ülke hükümetsiz kalmasın" diye bütün partilerle
görüştüklerini aktardı.
CHP ile çok derinlemesine bir çalışma yapıldığını fakat bunun
gerçekleşmediğini ifade eden Akdoğan, şöyle devam etti:
"SEN GİT ÜLKÜCÜ HAREKETİ BLOKE ET, OYALA"
"Arkasından MHP ile görüşme yapıldı. Başbakanımız, MHP'ye giderken
önünde üç, dört seçenek vardı, bunların hepsini biz zorladık. Ama
ne oldu, önüne bir duvar örüldü. Her şeye 'yok' diyen bir anlayış.
Koalisyon zaten dört şart öne koştuk, 'bu olmayacağı için bunun
zemini yok koalisyonun kurulamayacağı anlaşılıyor' dedi Sayın
Bahçeli. O kapıyı kapattı. Süreli hükümet olsun, seçim hükümeti
olsun, birlikte seçime gidelim, azınlık hükümeti kurulsun, seçim
kararı alınsın. Her şeye yok, yok, yok. Peki, bu nasıl bir siyaset
tarzıdır? 'Mr. No, Bay Hayır'. Her şeye hayır. Böyle bir siyaset
olabilir mi? Yani siyasetin bir amacı vardır. Şimdi araziye
inecekler, ne diyecekler seçmene? Sanki birileri bunlara demiş ki,
Sen git, ülkücü hareketi burada bloke et, oyala, öyle dursun onlar,
hiçbir yere kıpırdamasınlar."
TÜRKEŞ OLAYI
Yalçın Akdoğan, şu anda kurulu Geçici Bakanlar Kurulu'nun AK Parti Hükümeti olmadığını, anayasal bir zorunluluk ve siyasi sorumluluk gereği kendilerinin de bu hükümette görev aldıklarını kaydetti.
Türkiye'nin bu kadar sıkıntılı bir süreçten geçerken, bunun
vatani bir görev olduğuna dikkati çeken Akdoğan, şunları
söyledi:
"Siz bunu kabul etmediğinizde, Anayasa'yı reddetmiş oluyorsunuz,
siyasi sorumluluktan kaçmış oluyorsunuz. Eğer bugün işte birtakım
partinin milletvekilleri, hükümete girdiyse bunun siyasi vebali de
MHP'ye aittir. Onların uzlaşmaz tavırları, her şeye 'yok' diyen
tavırları sebebiyle bu noktaya gelinmiştir. Yani 'seçim önerisiyle
gelirseniz biz hayır deriz.' Peki ne olacak? Bunun sonucu belli,
hükümet de kurulamıyor, Cumhurbaşkanı ülkeyi seçime götürecek ve
seçim hükümeti kurulacak. Bunu siz biliyordunuz, bile bile
Türkiye'yi bu noktaya getirdiniz. Allah'tan MHP'nin içinden
sağduyulu, devlet adamı tavrını sergileyen bir milletvekili çıktı
ve bu oyunu bozdu. Kendisine teşekkür ediyoruz. Şimdi ona birtakım
yakıştırmalar yapıyor bazıları. Ya sizin ona o söylediğiniz sözler
onda tutmaz, o size bir şey derse bir anlamı olur. Yani bir ülkücü
hareket, bir dava varsa herhalde onun söylediği söz bir anlam ifade
eder."
BÜYÜK KONGRENİN ÖNEMİNİ VURGULADI
Akdoğan, ilerleyen günlerde yapılacak AK Parti Kongresine de
değinerek, yeni Türkiye'ye dair söyleyeceklerinin, ortaya
koyacakları vizyonun ve kadrolardaki yenilenmenin seçim sürecinde
büyük önem taşıdığını ifade etti.
Türkiye için en önce, AK Parti'nin sorumlu davranacağına vurgu
yapan Akdoğan, "AK Parti varsa Çözüm Süreci'nin devam edebileceğini
gördük, diğerleri bunu yapamıyor" dedi.
"Bu çatışma süreci, hükümete yarayacakmış, bunlar safsata"
Terörle mücadele konusunda çeşitli spekülasyonlar yapıldığını, son dönemde birtakım terör olaylarının yaşandığını anımsatan Başbakan Yardımcısı Akdoğan, "Sınırda askerimiz şehit edildi, uyuyan polislerimiz şehit edildi. Eş zamanlı olarak bütün terör örgütleri Türkiye'ye karşı saldırıya geçtiler. Bu bir kaos planının parçasıydı. Hükümet bu oyunu bozdu, kapsamlı bir operasyonla bütün bu terör odaklarının üzerine eş zamanlı olarak gitti. Bunun ötesinde 'işte bu çatışma süreci, hükümete yarayacakmış', bunlar safsata. Onuncu seçime girdik biz, bu olaylar kime yaradı? Diyarbakır'da HDP mitinginde bomba patladı, hemen yaygara yaptılar, AK Parti'yi, hükümeti suçladılar. Kimler bundan menfaat devşirdi? Eğer terör eylemleri varsa, saldırılar varsa terörle mücadele ve operasyonlar da olacak ve devam edecek" değerlendirmesinde bulundu.
Süreci çok hassas bir şekilde yürüttüklerini anlatan Akdoğan, Kuzey Irak'taki PKK'nın bütün bilinen ve Türkiye'deki birtakım hedeflerinin vurulduğunu, sivillere dönük en ufak bir kaybın yaşanmadığının altını çizdi.
İlerleyen günlerde yeni seçim kampanyası süreciyle ilgili toplantılar yapacakları bilgisini paylaşan Başbakan Yardımcısı Akdoğan, "Bu seçimde doğrudan sonuç odaklı bir çalışma yapacağız. Gördük ki genel siyasetin, ciddi bir etkisi var, yerel birçok faktör sayılabilir ama Türkiye'nin genelinde bir durum siyasi değişim yaşandı" diye konuştu.