Akasya Asiltürkmen uğradığı tecavüzü anlattı
Abone olÖzgecan Aslan cinayetine tepkiler sürüyor. Oyunca Akasya Asıltürkmen 2008 yılında uğradığı tecavüzü anlattı.
Özgecan Aslan 'ın vahşice öldürülmesinin ardından sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyümeye devam ediyor.
2008 yılında Büyükada'da bir faytoncunun tecavüzüne uğrayan Akasya Asıltürkmen de cinsel saldırı ve taciz olayları sonrasındaki yargı sürecinde düzeltilmesi gerekenlere dikkat çeken tweetler attı ve kendi yaşadığı olayı anlattı.
Aslıtürkmen Twitter hesabından "Zaten anlatmıştım. Madem yeri geldi yine anlatayım, sus diyenlere inat. Artık utanmıyorum çünkü" diyerek paylaştığı yazıda, başından geçenleri ve yaşadıklarını anlatıp, yargı sürecinde yapılması gerekenleri 6 maddeyle sıraladı.
İŞTE AKASYA ASILTÜRKMEN'İN O TWEET'LERİ:
1. Olay karakola intikal ettiğinde, saldırıya uğramış kadın için psikolog, çocuk için pedagog, ifade esnasında hazır bulunmalı.
2. Mağdurun ifadesi alınırken mutlaka kadın memur talebi karşılanmalı. İfade en önemli aşamalardan biri.
3. Hastane sevki ve muayene, mağdurun ruh hali göz önünde bulunarak yapılmalı.
4. Adli tıp kurulu... Komple değişmesi gerekiyor. Ne kadar yıpratıcı bir süreç, tahmin bile edemezsiniz. İnek gibi damgalıyorlar kolumuzu.
5. Mahkeme. Mağdurun açık adresi, suçlu ve yakınlarının da duyacağı sekilde okunuyor. Yanlış. Aynı salonda havayı solutmak bile yanlış.
6. Adliye muhabirleri. Alınan ifadeler kamuyu bilgilendirmek için haber yapılabiliyor. Sınırlamalar yetersiz. Tamamen gizlilik koyulmalı.
YÜZLEŞME
17 yaşındaki bir gencin saldırısına uğramamın üzerinden tam altı sene geçti. Seneleri saymak kolay, çünkü olaydan tam otuz gün sonra doğan yeğenimin yaşı o kadar. Şimdi yazacaklarımı paylaşabilecek gücü de dün akşam timeline’ımda gördüğüm/görmek zorunda kaldığım tweet sayesinde buldum. Senelerdir kafamda dönenleri paylaşmak için bir fırsat işte. Hayata karşı öfkeli, yabani yetişmiş, bu arada geri döndürülemez şekilde hastalanmış bir çocuk. Onu çoktan affettim. Her nerede ve ne yapıyorsa, umrumda değil. En ufak bir intikam alma isteği ya da öfke/korku duymuyorum.
"UĞUR DÜNDAR'A KIZGINIM"
Sırf haber değeri taşıdığım için, tüm yalvarışlarıma rağmen, üstünden aylar geçmiş olduğu halde ağzımdan zorla aldığı cümlelerle haber yapan Gülşen Yüksel, olayı ana haber bültenlerinde canlandırma çekmeye üşenmeden, yayınlanmış dizilerimden aldığı parçaları, bir takım saldırı görüntüleriyle kurgulayıp yayınlayan Uğur Dündar ve gibilerini nasıl affedeceğimi ise gerçekten bilmiyorum.
"KÖTÜ KALPLİ VE MERHAMETSİZLER"
Çünkü 17 yaşındaki çocuğun sadece hasta olduğunu düşünüyorum. Bu gazeteci/haberci tayfasının ise kötü kalpli, hırslı ve merhametsiz oldukları ortada. Kırsalda cinsel saldırıya uğramış kadın/kızların kendini öldürmesi beklenir. Sebebini hiç düşündünüz mü? Sadece namus meselesi değil, hayır. O utancın ağırlığıyla yaşamayı kaldıramadıkları için. Hayır hayır!!! Kızın yaşadığı utancı demiyorum. Bildiklerini kaldıramayan toplumun utancı. Kız, onların utancına kurban verilir. Yorgan gitti, dava bitti! Göz önünde dolaşmasından iyidir. Her gün ona bakarak rahatsız olmaktan kurtulurlar. Vahşilik gibi görünen bu tepkiyi büyük ve daha medeni olduğunu sandığınız toplumlar da verir. Sadece biraz daha soğukkanlılıkla yaparlar. Gerçekten tecrit ederek.