AK Partinin yüzde 47 sırrı
Abone olO, bir dönem Erbakan'ın Ege'yi teslim ettiği, yenilikçi hareketin ise köşe taşlarından! AK Parti'nin 47'sini anlattı!
O isim TBMM eski Başkanı ve AK Parti
Manisa Milletvekili Bülent Arınç! Milli Görüş Hareketi'ni
tanıyanlar, Arınç'ın yaklaşık 15 yıllık siyasi mücadelesini de
yakından bilirler. İşte o isim AK Parti'nin yüzde 47'si için
tarihe önemli bir not düştü.
Bülent Arınç, Rize'nin Ardeşen AK Parti İlçe Kongresinde ki konuşmasında yine şaşırttı. Konuşmasında sık sık geçmiş dönemlere ait siyasi değerlendirmelerde bulunan Arınç'ın hedefinde ise Demirel vardı.
Bülent Arınç, bir zamanlar 'höt' denildiği zaman bazılarının
kaçtığını, kaçarken de şapkasını alıp gittiklerini belirterek,
''Sordular ona şapkanı niye bırakmadın? Demiş ki 'e kendim kaçtım
şapkamı da onlara mı bırakacaktım' Hötle zökle iktidarlar
kaçar, yıkılırdı. Biz onun hötü, zökü ile hiçbir
tarafa gitmedik. Dimdik durduk. Bu iktidar yüzde 47 oyla
6.5 yıldır iktidarına devam ediyorsa bunun tek sebebi var. Hep
başımız dik, alnımız açık oldu. Millete verdiğimiz sözden sapmadık.
Milletimizi sevdik, onu kucakladık'' diye konuştu.
Onlar askerden tir tir titrerlerdi!
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde birinci turun akşamında CHP'nin
Anayasa Mahkemesi'ne koştuğunu ve dilekçesini verdiğini anlatan
Arınç, şöyle devam etti:
''Gece saat 11.30-12.00'lerde de bildiriler, muhtıralar
yayınlanmaya başladı. Eskiden böyle bildiriler, muhtıralar
olduğunda zangır zangır titrerlerdi, ödleri kopardı. Ben bu
siyasetçileri çok yakından biliyorum. Arkasına bakmadan kaçanları
biliyorum. 'Aman bildiri, eyvah saklanalım, ne derlerse yapalım.' O
bildiri, muhtıralar ertesi gün hükümetin ağzından cevabını buldu.
Hükümet dedi ki 'biz milletin hükümetiyiz, bu işler benim işim, sen
benim işime karışamazsın, sen kendi işine bak, haddini bil.' Bu
yüzden yüzde 47 oyun içinde ne var derseniz, 15 puanı bundandır.
Siz başınızı dik tutarsanız, millet sizi sever. Milleti bırakıp
kaçan sözünden dönenlerden hoşlanmıyor.''
Arınç, ordunun işinin yurt savunması, yurdun bağımsızlığının
korunması olduğunu belirterek, sivil iradenin, hükümetlerin de
ülkeyi yönettiklerini, parlamentonun siyasetçinin varlık yeri
olduğunu söyledi.