Cumhurbaşkanı Erdoğan yaklaşık 23 yıldır aktif siyaset yapıyor.
O günden bu yana iyisiyle, kötüsüyle altına imza attığı pek çok
karar var!
Şöyle bir geriye dönüp bakın.
Bugün hayır diyen kesimin, son 23 yılda Erdoğan'ın hizmet amaçlı
tüm icraatlarına "hayır" dediğini göreceksiniz.
Bazı istisnalar hariç!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden itibaren bu
kesimin neye evet, neye "hayır" dediğini sayıp gelelim.
Belediye Başkanlığı'na adaylığını koysun mu?
Hayır!
Belediye Başkanı olsun mu?
Hayır!
Şiir okuyabilir mi?
Hayır!
Peki hapse girsin mi?
Evet, evet!
Siyasi yasaklı olsun mu?
Evet!
Parti kursun mu?
Hayır!
Parti gerel başkanı olsun mu?
Hayır!
Siyasi yasağı devam etsin mi?
Evet, evet!
Başbakan olsun mu?
Hayır!
Partisine kapatılma davası açılsın mı?
Evet!
Bırakıp gitmezse asker darbe muhtırası yayınlasın mı?
Evet!
30 yıldır süren terörü sonlandırmak ve PKK terörünü bitirmek için
çözüm süreci başlatsın mı?
Hayır!
Peki çözüm sürecine ihanet eden HDP ve PKK'ya karşı silahlı
mücalede başlatsın mı?
Ona da hayır!
Duble yollar, otobanlar, köprüler, havaalanları, nükleer
santraller yapsın mı?
Hayır?
Peki denizin altından tren geçirse... Bununla yetinmeyip bir de
araba geçirse aynı denizin altından nasıl olur?
Olmaz, hayır!
Peki partisinden birini Cumhurbaşkanı adayı olarak göstersin
mi?
Hayır!
Kendisi halkın oyuyla seçilip Cumhurbaşkanı olabilir mi?
Dünyalar dolusu hayır!
Peki bunu halka sorsak, neyin ne olacağına halk sandıkta karar
verse olmaz mı?
Hayır!
Ama demokrasilerde bu tür kararları halkın vermesi gerekmez mi?
Halk cahil ve bidon kafalı! Hayır kesinlikle olmaz, hayır!
Sanatçılar Erdoğan'ı destekleyen açıklamalar yapabilir
mi?
Hayır, bunu yapan yandaşv e yalakadır!
Peki aynı sanatçılar sizi desteklerse?
Onlar sadece sanatçı değil. Onlar aydın, onlar ilerici ve onlar
aynı zamanda Mustafa Kemal'in askerleri! Tabi ki fikirlerini
özgürce söyleyecekler!
*****
Listeyi uzatsam sayfalar yetmez. Bizim muhalefetin durumu maalesef
bundan ibaret...
Dikkat ederseniz sadece son 14 yılı yazdım. Geriye gittikçe
örnekleri çoğaltmak mümkün...
Zaten çok geriye gitmemize de izin vermiyor muhteremler. "Yahu
geçmişi bırak, sen şimdiye bak" deyip meseleyi apar topar
kapatmaya çalışıyorlar.
Ne kadar da kolay söylüyorlar "Geçmiş" diye...
Oysa o geçmişin içinde ölümlere, ölümlere olmasa dahi zulümlere
maruz bırakılmış nice insan var.
O geçmişin içinde asılan Menderes ve bakan arkadaşları var. O
geçmişin içinde zehirleyerek ortadan kaldırdikları Özal var. O
geçmişte postmodern darbe ile indirilen Erbakan var.
Kanlı darbeler var.
Başörtülü oldukları için eğitim hayatları ellerinden gaddarca
alınan kızlar var. Vebalı muamelesi yapıp kamuya almadıkları
inançlı kesimler var. Bin yıl sürecek dedikleri 28 Şubat'lar
var! Kapatılan İmam Hatip'ler, Kur-an kursları var.
Ve tüm bu mezalimin altında hepsinin evet mührü var. Bunun
için geçmişin irdelenmesine şiddetle hayır diyorlar!
Şimdi karşımıza geçip bize "Neden evet diyorsunuz?" diye
soruyorlar. Aslında hayır dediğimizin farkında bile değiller...
Evet evet, doğru okudunuz.
Biz de hayır diyoruz! Ama sizin hayırınızla bizim hayırımız
arasında bir fark var.
Biz; kumar masalarında yumruk yiyen başbakanlara hayır diyoruz!
Medya patronlarının pijamayla karşıladığı başbakanlara hayır
diyoruz!
Askerlerle bir olup postmodern darbe marifetiyle başbakan indiren
cumhurbaşkanlarına hayır diyoruz.
Bir anayasa kitapçığı fırlatarak ülkeyi dibe vurduran,
cezaevlerindeki teröristleri affederek tekrar dağa çıkmalarına
vesile olan cumhurbaşkanlarına hayır diyoruz.
Bankalar hortumlanırken ve ülke 350 milyar dolarlık bir soyguna
maruz kalırken kılı kıpırdamayan liderlere hayır diyoruz.
"Bizim eğitim hakkımız ne olacak" diye sorulduğunda,
"Yallah Arabistan'a" diyen liderlere hayır diyoruz.
Lüksemburg gibi bir ülkenin verdiği 750 milyon dolarlık hibe
parayla memur maaşlarını ödemeye çalışan liderlere hayır
diyoruz.
Halktan topladıkları deprem paralarını yiyen siyasilere, emir
vericilerin karşısında dizleri bükülmeye alışık liderlere, asker
postalı yalamaya alışkın şahsiyetsizlere hayır diyoruz!
Sizinle bizim hayırımızın arasındaki fark bu...
Alevler saçan bir ejderhanın ağzının içinde yürüyormuşcasına
yürüyerek bugünlere geldik.
Bütün hayatımız boyunca hayalz ettiğimiz, şimdi ise
gerçekleşeceğine inandığımız güzel bir gelecek için...
TABİ Kİ EVET diyoruz!