AK Parti'li vekilden 'eksi 1 yaş' önerisi
Abone olürkiye'deki kürtaj tartışması, uluslararası hamle ile yeni bir boyut kazanıyor
Fetüs hakkı için ilk adım! TBMM Sağlık
Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, çocuk tanımının 0-18 yerine eksi 1
ila 18 şeklinde yeniden tarif edilmesi için UNICEF ve Dünya Sağlık
Örgütü'ne resmi başvuruda bulundu.
Fetus hakkını koruduğunu belirten Erdöl, 'Tecavüzdeki suçlu bebek mi acaba? Bunu neden öldürüyoruz?' diye konuştu
Türkiye'deki kürtaj tartışması, uluslararası
hamle ile yeni bir boyut kazanıyor. TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler Komisyonu Başkanı AK Parti Ankara Milletvekili Cevdet
Erdöl, çocuk tanımının 0-18 yerine eksi 1 ile 18 şeklinde yeniden
tarif edilmesi için UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü'ne resmi bir yazı
gönderdi. Erdöl, söz konusu yazıda şu görüşleri dile getirdi:
- 'Bilimsel metinlere göre çocuk, gelişimini 18
yaşında tamamladığından ulusal ve uluslararası mevzuatta çocuk
denilince 18 yaşın altındakiler anlaşılmaktadır. Bu nedenle, ilgili
mevzuatlardan kaynaklanan haklardan da ancak 0-18 yaş arasındaki
kişiler yararlanmaktadır. Oysa çocukların hayatlarını doğum
öncesinde yaşananlar da doğrudan doğruya etkilemektedir. Böylelikle
çocukların doğum öncesinde sahip olması gereken hakları olduğu
aşikardır. Çünkü bireylerin yaşam hakkı annenin hamileliğiyle
başlamaktadır. Bu ve ben benzer nedenlerle mevzuatınızdaki çocuk
tanımı kapsamının genişletilerek, 0-18 yerine eksi 1 ila 18 yaş
aralığını içine alacak şekilde yeniden tarif edilmesinin gerekli
olduğuna inanmaktayım. Konuyu bilgilerinize ve takdirlerinize saygı
ile sunarım:'
BEBEK, İŞLEMİ HİSSEDİYOR
Aynı talebi Türkiye'deki mevzuatın değişmesi için
Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na da
gönderen AKŞAM'a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
- Kürtajın yasaklanması, merdiven altı olaylara neden
olmayacak mı? Bu yüzden birçok kadın yaşamsal tehlikeye girmeyecek
mi?
Siz internette bir bebeğin kürtaj sırasında o
işlemden kaçınmak için nasıl refleksle saklanmak istediğini
gördünüz mü? Kaçıyor, canlı o. Hissetmez olur mu?
- Canı yanıyor yani?
Canı yanıyor mu bilemem, ama hissettiği doğrudur.
Kesindir. Bakın biri hamile kadına bağırsa, karnındaki bebek de
ondan etkilenir. O bebek, kendine dürtülen kürtaj aletini
hissediyor. Çünkü işlem sırasında refleks olarak kaçıyor. Bir de
onun gözüyle bakalım. Hiçbir suçunuz yok, size birisi gelmiş bıçak
dürtüyor.
KONUŞSA NE DİYECEĞİZ?
- Fetüs hakkı ne zaman başlıyor?
Doğum öncesi, embriyonun anne karnına düştüğü ilk
andan itibaren geçen 9 aylık süreyi kastediyor.
- Ensest ve tecavüz halinde kadının durumu ne
olacak?
Yani, biri suç işledi. Peki suçun şahsiliği prensibi
geçerli değil mi? 'Suçu işleyene verin cezayı, bana niye
ceza veriyorsunuz?' diye ağzı olsa konuşsa, biz ne yanıt
vereceğiz? Ben öyle bakıyorum olaya. Ama tabii ki bu konunun bir
sorun alanı olduğunu kabul ediyorum, onları da konuşmak lazım.
Birçok ülkede ensest ve tecavüz dediğimiz olayda kürtaja kısmi
olarak, belli aya kadar toleranslı bakılıyor. Bizde de bu konuda
herkesin görüşünü bildirmesi lazım. Tartışma zemininin mutlaka ve
mutlaka en masum olan yavruyu, bebeği öldürerek bu sorunu çözmek
gibi bir yola çıkmasını doğru bulmuyorum. Tecavüz sonucu da olsa
canlanmış bir bebeğin burada suçu var mı? Ben, fetüs haklarından
yanayım. İnsan haklarından yanayım. Yani bir bebek anne karnında
canlandığı zaman o bebek, sadece o annenin değildir.
DİN ADAMLARI TARTIŞMALI
- Peki kadının mağduriyeti ne olacak? O yükü sürekli neden taşımak
zorunda?
Ensest ve tecavüz meselesi için durum tartışılmalı.
Etik kurullar tarafından, sosyolog, psikolog, pedagog, kadın
doğumcu, din adamları yani burada fikir söyleyebilecek durumda kim
ise bunu tartışmalıyız. Çünkü elbette bunun psikolojik ve
sosyolojik etkileri çok fazla. Diyelim ki ensest ilişki neticesinde
tecavüzle veya isteyerek hamile kalan kişi ömür boyu kendi
akrabalarının önünde küçük düşürecektir, belki intihar
edecektir.
Tabii ki onun psikolojik durumunu da düşünmek lazım. Tecavüz de çok
ciddi bir travmadır kadın için. Ancak burada tecavüzdeki suçlu
bebek mi acaba? Bunu neden öldürüyoruz? Ben bunu anlayamıyorum.
Kendi mantığım diyor ki anne adayını o psikolojiden kurtarmak için
cezalandırılan çocuğun suçu ne? Bazı ailelerde, yıkımlara yol
açıyor, problemlere yol açıyor. Böyle bir olayın hiç olmaması arzu
edilen. Bu tartışmayı masum yavrular üzerinden yürütürsek, yanlış
çıkış yolu bulmuş oluruz. Katolikler çok farklı bakıyor. Katolik
ülkelerde doğum kontrolü bile yasak. Kürtaj da yasak. İspanya'da
belli aya kadar belli şartlarda serbest.
- Bebeği daha oluşmadan bu kadar yüceltirken yaşayan
anneyi hiçe saymak, bu ağır karara mahkum etmek doğru mu?
Hamilelik öncesi alınabilecek tüm tedbirleri
elbirliği içinde alalım, eksiklikler varsa giderelim, bunları
konuşalım.
'Her anomalide çocuk alınmaz'
- Embriyoda anomali varsa?
Her anomalide kürtaj olamaz. Mesela gözünün biri
gözükmüyor, o ayrı. Ama yaşamla bağdaşmayacak anomaliler
var.
- Peki down sendromu varsa?
O ayrı. Bu noktada kürtaj tartışmalı bir alan.
Yaşamla kabil olmayan çok ciddi anomaliler var. Ben bunları
kastediyorum. Türkiye'de 'sırf ben istiyorum' diye bebeğin
aldırılması doğru değildir.
- Bebeğin yaşam hakkı neleri kapsıyor?
Mesela anne hamile iken sigara içiyor, alkol alıyor.
Babası şiddet uyguluyor, tekme atıyor. Yaşama hakkı annenin
hamileliğiyle başlıyor. Embriyo iken de bireyin yaşama hakkı var.
Anneye sigara içirtmiyoruz, yolda bir annenin babanın çocuğuna
vurmasına karşı değil miyiz? Peki can bulmuş bir bebeği, anne
karnında nasıl kazıtırsınız? Böyle bir şey olmaz. Ben bunu hekim
olarak, çocuk hakları savunucusu olarak kabullenemem. TBMM'de Çocuk
Hakları Komitesi kurdum. UNICEF'e örnek ülke olarak
gösterildik.
ÖLDÜRME SAYILIRSA CEZASI ÇOK AĞIR
OLUR
Prof. Süheyl Donay: Daha önce kürtaj
yasakken cezası vardı ama öldürme sayılmazdı. Böyle olursa
fevkalede ağır bir ceza olacak. Cinayet dediğiniz zaman adam
öldürmeye girer. Ben böyle bir uygulama yapılacağını tahmin
etmiyorum. Öldürme sayıp daha hafif ceza vereceklerdir. Çocuğu
kürtaj yaptırmak, bunu bilinçli şekilde önceden tasarlamaktır. Buna
adam öldürme derlerse cezası müebbet olur. Siyasi parti kendi
görüşlerine uygun yasa hazırlayabilir. Ama böyle bir şey için
müebbet hapis kabul edilebilir bir yaptırım değildir.
Avukat Ergin Cinmen: Kabul edilebilir bir şey
değil. Kürtaj hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları
çerçevesinde bir karar var. Bu konuda cenin, anne karnındaki
varlık, canlı olarak telakki edilmiyor. Kürtaj da bir bebek öldürme
eylemi değil. Bebek öldürme eylemi de doğumdan sonra öldürülürse,
insan öldürmeye giriyor. Bunun da ayrı bir cezası var. Kürtajı adam
öldürme olarak saymak hukuken mümkün değil. Kadının vücudundan
dışarı çıkmadıkça cinayet sayılmaz. Hukukun genel ilkeleri
açısından dahi mümkün değil.