AK Partili vekil de Kaplan'ı suçladı
Abone olAK Parti Şırnak Milletvekili Mehmet Emin Dindar, Uludere kaymakamına yapılan saldırıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu
AK Parti Şırnak Milletvekili Mehmet Emin Dindar, Uludere
Kaymakamı Naif Yavuz'a yapılan saldırıyı anlattı.
AK Partili Dindar, BDP'li Hasip Kaplan'ın olayları provoke ettiğinin altını çizerken "Çadırda bizi kilitleyip kaymakama saldırdılar" dedi.
Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'a saldırının gerçekleştiği gün taziye çadırında olan AK Parti'li Mehmet Emin Dindar Bugün gazetesine çarpıcı açıklamalarda bulundu.
TAZİYEYE GELEN KİŞİYE EL KALDIRILMAZ
AK Partili Dindar, Kürtlerin geleneklerine aykırı hareket
edildiğini belirterek "Bizim kültürümüzde böyle bir şey
yoktur. Taziye çadırına gelen kimolursa olsun ona saldırılmaz ve el
kaldırılmaz. Çok büyük ayıp işlenmiştir" dedi.
KAPLAN PROVOKE ETTİ
BDP'li Hasip Kaplan'ın olaydan önce mikrofondan konuşma yaparak halkı provoke ettiğinin altını çizen Dindar "Olay sırasında bazıları 'dövün dövün' diye bağırıyordu" şeklinde konuştu. Kaymakamın çadırdan misafirleri karşılamak için çıktığı sırada dövüldüğünün altını çizen Dindar, "Kaymakamın arkasından Hasip Kaplan da çıktı. Biz çadırda kaldık. Çadırın kapısını kilitledikleri için içerde kaldık. Dışardan gürültüler geliyordu" ifadelerini kullandı. Ölenlerin ailelerinin de yaşanan olaylardan rahatsız olduğunu belirten Dindar şöyle devam etti: "Taziye çadırını siyasi parti çadırına dönüştürdüler. Aileler bundan rahatsız oldu. Aileler taziye çadırını boşalttı. Taziye çadırında duranlar BDP'liler. Aileler taziyeleri evlerinde kabul ediyor. Bakanlar bile ailelerin evlerine gitti."
Dindar, 35 kişinin öldürülmesi olayının aydınlatılması ve sorumlulara hesap sorulması gerektiğini altını çizdi. Dindar, şöyle konuştu: "Orada öldürülenlerin yakınları sınır üzerinde bekletildiklerini söylediler. Bu olayın aydınlatılması gerekir.Bu olay bir gece önce olsaydı 100 kişi ölürdü diyorlar. Köylüler vergisiz sınır ticareti yaparak yaşamlarını sürdürüyorlar. Kaçakçılık yaptıkları için öldürülmeleri hiçbir hukuka sığmaz."