AK Partili Ünal'dan HDP'ye sert sözler
Abone olAK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, 7 Haziran öncesi AK Parti'ye karşı birleşenlerin mevcut tabloda halka proje sunamadığını söyledi.
AK Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal, HDP Eş Başkanı
Selahattin Demirtaş'ın seçimlerden sonra 2 gün konuştuğunu daha
sonra vasileri tarafından uyarıldığını iddia etti. Bu konuşma
sonrası 5 gün boyunca Demirtaş'ı gören olmadığını ifade eden Ünal,
siyasetin irade işi olduğunu söyleyerek silahların gölgesinde
siyaset yapmanın mümkün olmadığını kaydetti.
Mahir Ünal partisinin Diyarbakır İl Başkanlığı koordinasyon toplantısında konuştu. Bir partinin tek başına demokratik sistem inşaa edemeyeceğini ifade eden Ünal, diğer siyasal partilerin de sistem inşasına destek vermeleri gerektiğini; ancak böyle bir durumun şu anda söz konusu olmadığını söyledi. Ünal konuşmasında şunları söyledi;
Mahir Ünal partisinin Diyarbakır İl Başkanlığı koordinasyon toplantısında konuştu. Bir partinin tek başına demokratik sistem inşaa edemeyeceğini ifade eden Ünal, diğer siyasal partilerin de sistem inşasına destek vermeleri gerektiğini; ancak böyle bir durumun şu anda söz konusu olmadığını söyledi. Ünal konuşmasında şunları söyledi;
"Bunların 13 yıldan beri tek hedefi var. AK Parti'yi iktidar
yapmamak, değil mi? Bir lobi oluşturdular, aynen kurdukları cümle
şu; Her ne pahasına olursa olsun, AKP'den
kurtulmalıyız. Yani Türkiye'nin ekonomisi çükmüş,
Türkiye'nin kazanımları kaybolmuş, onların umurunda değil. AKP'den
kurtulalım. 2015 seçimlerinde AKP'den kurtulamadınız ama,
hedeflediğiniz, yan yana gelerek, koalisyonlar, ittifaklar kurarak,
dışarda ve içerde işbirliği yaparak AK Parti'nin iktidar olmasını
engellediniz. Tamam, toplumun önüne koyacak bir planınız, projeniz,
vizyonunuz var mı? Yok. E biz bütün enerjimizi, bütün projemizi AK
Parti'yi iktidar olmaması için kurmuştuk. diyorlar. Böyle siyaset
olmaz. Bu tür siyasetçilerden de, demokratik sistem inşaa
etmelerini bekleyemeyiz. Ve bunun adı da siyaset değildir.
HDP'YE YÜKLENDİ
Peki birileri de bu sorunun çözümü için bir yöntem
bulmuşlardı, buldukları yöntem neydi? Silahlı mücadele, değil mi?
Buradan soruyorum ey HDP ve devamı olan partiler; siz bu sorunun
çözümüyle ilgili hangi değişikliğe gittiniz? Siz hala
silahın vesayetini kabul ediyormusunuz? Evet ediyorsunuz. Siz hala
demokratik siyasetin güçlü olması için bir irade ortaya
koyuyormusunuz? Hayır koymuyorsunuz. Ve sizle terörle,
şiddetle, ölümle aranıza kesin bir çizgi koyuyormusunuz?
Koymuyorsunuz. Biz bu ülkede bu milletin sandıkta teceli eden
iradesinin üzerindeki her türlü vesayeti tasfiye ettik.
"DEMİRTAŞ'I 5 GÜN GÖREN OLMADI"
"DEMİRTAŞ'I 5 GÜN GÖREN OLMADI"
Bakın 2015 seçimlerinde millet bize dedi ki; sana yüzde 41 oy
veriyorum ama tek başına iktidar olma yetkisi vermiyorum dedi. Biz
ne dedik? Başımız gözümüz üstüne dedik. Çünkü aslolan
milletin iradesidir, söz de karar da milletindir. Peki
seçimler bitti, Selahattin Demirtaş 2 gün konuştu. Emanet oylardan
filan bahsetti. 3'üncü gün vasileri devreye girdiler mi?
Nasıl konuşması gerektiği konusunda onu uyardılar mı?
Uyardılar. Hatta HDP'yi yumuşak siyaset gütmekle
suçladılar. Ve o uyarıdan sonra 5 gün Selahattin
Demirtaş'ı gören olmadı. Böyle siyaset yapılmaz. Bunun adı siyaset
değildir. Silahların gölgesinde siyaset olmaz. Siyaset irade
işidir. İradenize sahip çıkarsınız, iradenizi hiç kimseye
kiralamazsınız."