AK Partili Bağış'tan CHP'ye çağrı

Yargı reformuna ilişkin muhalefetten de destek beklediklerini ifade eden Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Ümit ediyorum ki muhalefet partileri çetelerin avukatlığını yapma konusundaki kararlılıktan vazgeçerler" dedi.

Katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başmüzakereci Egemen Bağış, AB sürecinin Türkiye için yeni bir süreç olmadığını Adnan Menderes döneminde başlamasına rağmen kesintilere uğradığı belirtti. Bağış, AK Parti'nin iktidara gelmesinin ardından CHP'nin de desteğiyle mecliste gerekli yasal değişikleri yaparak 45 yıldır yapılamayanı yaptığını söyledi.

Bağış, "Tesadüf değildir, demokrasiyi istemeyenlerin, devletin çeteler tarafından yönetilmesini isteyenlerin AB sürecine de karşı çıkıyor olması. Bugün Türkiye'de artık tamamen AB standartlarında bir demokrasiye, yargıya kavuşmamız için toplumun herkesimi iyi kötü uzlaşmış durumdadır. AB sürecindeki bir ülkenin ne darbe korkusu yaşamasına gerek kalıyor ne din rejiminden, ne liberalleşmeden, ne tekelleşmeden çekinmesi gerek kalıyor" diye konuştu.

BAĞIŞ'TAN AKDAMAR HATIRLATMASI

Türkiye'de yaşayan kaçak Ermenilere ilişkin Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bağış, iktidara geldiklerinde Ermenistan ile Türkiye'nin hiçbir ilişkisi olmadığını, Akdamar Kilisesi'nin yenilemesini kendi bütçelerinden yaptıklarını anımsattı.

Başbakan Erdoğan'ın Ermenistan Cumhurbaşkanı'na 'Arşivlerimizi açalım, hatta elinde belge olan diğer ülkeler de açsın. Bu arşivleri sadece Türk ve Ermeni değil ilgili bütün tarihçiler incelesin' şeklindeki çağrısını anımsatan Bağış, 3 yıl boyunca Ermenistan'dan cevap dahi alamadıklarını söyledi.
Bir dönem Ermenistan'da Türk bayrakları üzerinde dans edildiğini hatırlatan Bağış, "Oradaki bir takım derin mekanizmalar Türkiye ile arayı bozmak için bunları bizim kanallarımıza servis ettiler. Bütün bu süreç içerisinde 4 milyon olan Ermenistan nüfusu işsizlik, sefalet gibi nedenlerle 2 milyona düştü ve bu insanların 100 bini bizim ülkemize geldi. Başbakanın ortaya koyduğu orada Türkiye'nin nasıl hoşgörülü bir ülke olduğuydu" dedi.

"DİASPORA, NEFRET TÜCCARI"

Ermeni diasporasını "nefret tüccarı" olarak niteleyen Egemen Bağış, Türkiye'nin hoşgörüsünü göz ardı edip parlamentolardan bir takım kararlar geçirmeye çalışanların Ermenistan'ın diasporanın ipoteğinden kurtarılması gerekliliğini gündeme getirmediğini kaydetti.

Türk-Ermeni ayrılığının arkasında toplum liderlerinin olduğunu belirten Bağış, "Bir Hıristiyan grubu olan Ermeniler'in kaybolmaması için Türklere nefreti taze tutmaya çalışıyorlar. Bu işten kazançla var" diye konuştu.
Egemen Bağış, bugün Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınırlar açılsa bundan Ermenilerin kazançlı çıkacağını ifade etti.

Minsk Grubu'na başkanlık eden ABD, Fransa ve Rusya'nın Ermenistan, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki sıkıntıları aşmak isteyip istemedikleri yönünde şüpheleri olduğunu söyleyen Bağış, "Bunlar isteseydi bu sorunlar aşılırdı. Azerbaycan'ın da yapması gerekenler var Aliyev ve Sarkisyan bir araya gelmeli. Orada burada tasarılar geçireceklerine bu konuda adımlar atsalar Kafkaslar'da sorun çözülürdü. Kendi üzerine düşeni yapmayalar başkasına hesap soruyor" dedi.

Açılımda sürecinde AK Parti'nin hatalı olduğu noktalar olup olmadığının sorulması üzerine ise Bağış, "İş yapmazsanız hatanız da olmaz. Belki Habur'daki görüntüler daha iyi yönetilebilirdi ama hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir. Ben bir 40 bin kişinin daha ölmesine seyirci kalamam. Eli kana bulaşmamış insanlarla oturup konuşmaktan sakınca görmüyoruz" diye konuştu.

Açılım süreciyle birlikte artık empati kuran bir Türkiye dönemine girdiklerini ifade eden Bağış, "Bütün sorunları çözdük demiyorum ama teşhis tedavinin yarısıdır" dedi.

Şu anda Türkiye'de kavramların değiştiğini, insanların birbirini daha iyi anlayabildiği bir döneme girildiğini kaydeden Bağış, bireysel özgürlükleri arttırdıkça "yüce" olarak bireyi benimsedikçe daha müreffeh olunacağını belirtti.  AB ile gıda güvenliği faslını açmak için uğraştıklarını ifade eden Bağış, "İşkembe, kokoreç yiyeceğiz ama daha hijyenik yiyeceğiz bunun güvencesini ben veriyorum" dedi.