AK Parti'den bayrak açıklaması
Abone olAK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, son günlerde ülkenin gündemine damga vuran bayrak olayı ile ilgili açıklamalarda bulunarak bir mesaj yayınladı.
Cuma İçten’in mesajı şöyle:
BİRİLERİ KANDAN, ŞİDDETTEN,
UYUŞTURUCUDAN VE TERÖRDEN NEMALANMAK İSTİYOR
“Çözüm süreci pkk, kck, ve hdp’nin içersinde bazılarını son derece
rahatsız etmiş ve bu grupların içersinde ellerini sıvazlayarak
birileri ölse de cenazeleri gelse bu çözüm süreci bitse, bizler de
kandan, uyuşturucudan, terörden, şiddetten nemalanmaya devam etsek
diye düşünüyorlar. Çözüm sürecinde yine bu aynı grupların içersinde
destek olanlar da elbette var. Bu süreç tek başına birilerinin
yürüteceği süreç değildir. Toplumun tüm katmanlarına ihtiyacımız
vardır. 17 aydır pkk’nın içersinde ve çözüm sürecine karşı olanlar
bu işi provoke etmek istediler. Bugüne kadar başarılı olmadılar
lakin Diyarbakır ve Bingöl yolu ara ara kapatılmak istenmiş ve
bunda da hezimete uğramışlardır. Devlet ve hükümet bu süreci
oldukça olgun tahammül eden sabır gösteren kucaklayan bir
olgunlukta yürüttü ve hala yürütmeye devam etmektedir.
BAYRAĞIMIZA KARŞI TERÖR FAALİYETİNDE
BULUNULMUŞTUR
Lice yolu üzerinde yapılan hukuk dışı yol kesme sonucu öncesinde
askerlerimiz yaralanmış ve aynı yol güzergahında bu süreçte onlarca
insan kaçırılmış ve bazıları da serbest bırakılmıştır. Bu noktada
devlet müdahale etmiş ve iki vatandaşımızın ölümü ile
sonuçlanmıştır. Süreci provoke edenlerin 17 ay sonra bekledikleri
gerçekleşti ve bu cenazeler üzerinden süreç bitti. Şimdi savaş
zamanı diye bağırmaya başladılar. Her sorunda ülkemizi karıştırmak
isteyenler askeri bölgede bulunan asılı bayrağımıza karşı terör
faaliyetinde bulundular.
BAYRAK PROVOKASYONU ÇÖZÜM SÜRECİNİ VE
BÜTÜNLÜĞÜMÜZÜ HEDEF ALMIŞTIR
Provoke edenler bayrağımız indirildiğinde askerin o kişiyi
öldürmesini çok istediler. Kan dökülsün ve bu ölüm üzerinden çözüm
süreci tarihe gömülerek, tekrar kardeş kanı dökülmeye başlasın.
Provoke edenler istedi ki bayrak göklerden indirildiğinde indirene
müdahale edilmesin ve elini kolunu sallayarak gitsin. Nitekim
provoke etmek isteyenlerin dediği bir kez daha oldu ve bayrak 16
yaşındaki bir çocuk tarafından askeri alana girip direğe çıkılarak
indirildi. Oradaki tüm askerler bunu sadece seyretti ve tüm ülke
ayağa kalktı.
BU BAYRAK KÜRDÜYLE TÜRKÜYLE ARABIYLA
HEPİMİZİNDİR
Herkes, hepimiz galeyana geldik, ayağa kalktık. Evet, ayağa
kalkmalıydık zaten. Bayrak, Kürtlerin, Türklerin, Arapların
hepimizindir. Bayrağımız Kürtlerin de kanı ile yıkanmış ve uğruna
şehit verdiğimiz ortak değerimizdir. Bayrağımız Kürtlerin de
Türklerin de hepimizin namusu şerefi ve haysiyetidir. Dolayısı ile
bayrak indirme terörü, Diyarbakır da olduğu için bu durum öncelikle
kürtlere ve tüm Diyarbakır’lılara hakarettir, küfürdür.
BAYRAK BİR ARADA YAŞAMAMIZIN EN BÜYÜK
DEĞERLERİNDENDİR
Bunu bir Kürt olarak, bir Diyarbakır’lı olarak asla kabul edemeyiz.
Bayrağımız hepimizi bir araya getirip Edirne’den Hakkari’ye bir
arada yaşamamıza vesile olan değerimizdir. Bu saldırı alçakça
haince bir terör saldırısıdır ve bunun hesabı ilgili olan herkese
sorulacaktır.
DİYARBAKIR’DA BAYRAK BİR SEVDADIR VE
HEP ÖYLE OLACAKTIR
Diyarbakır’da bayrak bir sevdadır. Şehrimizin her yerinde bayrak
sevdası vardır. Okullarımızda, devlet dairelerinde ve balkonlarda
terörün en çok zirve yaptığı zamanlarda bile bayrak dalgalanmış ve
kimse bayrağa kast etmemiştir. Bayrağımıza evlerimizde
okullarımızda devlet dairelerinde, balkonlarda açık ve çok rahat
ulaşılabilirken; Koruma duvarı tel örgü ve askeri denetim
noktasından sonra direkte dalgalanan bayrağımıza kast edilen
saldırı düşündürücüdür. Tamamen provokatif bir durumdur ve maksat
bir yerlere mesajdır. Ayrıca şunu herkes de bilmelidir ki
Diyarbakır halkı kendi cebinden para toplayarak ordumuza uçak almış
bir halktır. Diyarbakır’lı Kürtlerin parası ile alınan bu uçakla
bayrağımız, yıllarca göklerde dalgalanmıştır.
BAYRAĞIMIZIN BEŞ PARA ETMEZ KUKLALAR
TARAFINDAN İNDİRİLMESİNE ASLA MÜSAADE EDİLMEMESİ
GEREKİRDİ
Bayrağımızın beş para etmez kuklalar tarafından indirilmesine asla
müsaade edilmemesi gerekirdi. Bu olayın Kürtlere ve
Diyarbakır’lılara asla mal edilmemesi gerekir. Terörün en zirve
yaptığı, insanlarımızı teröre bir bir kurban verdiğimiz en kritik
dönemlerde bile biz Kürtler, hep bayrağımızı en yüksek yerlerde
dalgalandırdık. Ak parti, Ay yıldızlı bayrağımızı ülkemizin her
metrekaresinde dalgalandırmakta ve birliğimize bütünlüğümüzü
sağlamaktadır. AK Parti, bayrağımızın Hakkari Şemdinli’de de
Bingöl’ün 2550 rakımında da göklerde dalgalanması mücadelesini
vermektedir.
BİZLER ÇAKALLARIN OYUNLARINA GELMEDEN
ÇÖZÜM SÜRECİNİ SÜRDÜRECEĞİZ
Elbette ki kardeş kanını durmasından rahatsız olanlar, uyuşturucu
ile mücadeleden rahatsız olanlar, terörden nemalananlar, derin
küresel güçler ile kirli ilişkiler içersinde olanlar tabii ki çözüm
sürecinden rahatsız olacaklar. Biz zaten bunu biliyoruz ve bu süreç
17 aydır hep provokasyonlarla bugüne kadar geldi ve inşallah devam
da edecek. Bizler 3 çakalın provokasyonuna gelmeyecek ve kararlıkla
çözüm sürecini devam ettireceğiz. Ama kimse bizden yolları kesmeye
çalışan, hala terör estirmek isteyenlere de müsamaha göstermemizi
beklemesin. Eğer birileri çözüm sürecini sekteye uğratmak için bu
provokatif eylemleri yapıyorsa bizler onları sevindirmeyeceğiz.
BU SÜREÇTE BAŞTA HDP OLMAK ÜZERE HERKES
SAMİMİ DAVRANMALIDIR
Nitekim, İmralı çözüm sürecini devam ettirmek gerektiğinden
bahsederek, kendi içlerinde kirli ilişkiler içinde olanlara gerekli
cevabı vermiştir. Keşke HDP’de siyaset yapanlar İmralı’dan daha
önde demokrasi ve çözümü isteselerdi ve bu işi provake edenlere
cevap verip engelleyebilselerdi. Devlet ve hükümetimiz bu kadar
samimi davranırken HDP’nin de samimi davranması ve kendi içersinde
çözüm karşıtı olanlara en az hükümetimize laf söyledikleri kadar
laf söyleyebilselerdi. Paralel yapı 17 aydır özellikle aleni bir
şekilde bu işi provoke edenler ile aynı safta yer alarak
çalışmaktadırlar. Biz devlet içersinde bu paralel yapı ile mücadele
ederken gerek pkk gerek kck ve hdp de kendi içlerinde paralel yapı
ve çözüm sürecine karşı olanlar ile mücadele etmelidirler.
KÜRTLERİN İÇİNDE DE DEHAKLAR VAR VE
ÇÖZÜM SÜRECİNDEN RAHATSIZLAR
Kürtlerin içersinde de dehaklar var ve bu dehaklar süreçten
rahatsız. İşte biz kürtler kendi içimizdeki bu dehakları
temizleyeceğiz. Hep dedik sayın başbakanımızın önderliğinde biz
özgürlük mücadelesi verdik ve bu özgürlük mücadelesinde bizi hep
engellemeye çalıştırlar. Türkiye, ekonomik sosyal ve kültürel
alanlarda bölgesel güç olurken, dünyanın her bölgesinde olan
olaylar ile ilgili söylemleri ve lafı varsa, dünyada sözü gecen 10
ülke arasında yer alırken, nükler santreller, 3.köprü, marmaray ve
dünyanın en büyük hava alanı, kanal projesi tüm dünyanın ezberini
bozması, imf’ye olan borcun bitmesi, milli gelirin artması, sosyal
devlet anlayışımız rahatsızlık verdi.
ÜLKEMİZ TÜM BU OYUNLARIN ÜSTESİNDEN
GELECEKTİR VE HEP OLDUĞU GİBİ BİRLİKTE
YAŞAYACAĞIZ
Özellikle ülkemin her noktasında gözlerini bölgemize çevirenlere
sesleniyorum. Rahat olun, biz varız. Biz Kürtler, 780.000 kilometre
kareyi vatan olarak görmekte ve her metrekaresinde dedemin de kanı
olan ay yıldızlı bayrağı dalgalandırmak ve bir arada yaşamak için
mücadele eden insanlarız. Ve çoğunluk biziz. Biz hak ve hukuk
içersinde kalan ve kimseye zarar vermek istemeyen milyonlarca
kürtten biriyiz ve biz, siziz. Biz var oldukça kimse bizi
ayıramayacak, bizi bölemeyecektir. Biz hep birlikte Türkiye’yiz ve
birlikte barış ve sevgi içersinde yaşayacağız. Bizi ayırmak
isteyenler dün de vardı şimdi de var ve yarın da olacaktır ama
ülkemiz bunlara galip gelecek kadar güçlüdür rahat olun.
ARTIK HERKES SEVGİ, BARIŞ VE KARDEŞLİK
İSTİYOR
Biz, yeni bir medeniyet inşa ediyoruz dedik ve 77 milyonu
kucakladık. Bu sevgi iklimi elbette ki birilerini rahatsız etti.
Şimdi Kürtler de Türkler de artık silahların susmasını,
bırakılmasını; Sevgiyi, kardeşliği ve barışı istiyorlar. İşte bu
istek, millettin kendisinden geldiği için bu çözüm süreci devam
edecek ve inşallah silahların bırakıldığı bir noktada son
bulacaktır.