AK Parti’deki arkadaşlarım da...
Abone olCumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, "AK Parti’deki arkadaşlarım da adaylığımı istedi" dedi.<br/>Trabzon’da sivil toplum kuruluşları ...
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, "AK Parti’deki
arkadaşlarım da adaylığımı istedi" dedi.
Trabzon’da sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle Zorlu Otel’de
bir araya gelen İhsanoğlu, konuşmasına “Rahman ve rahim olan
Allah’ın adıyla, Cenab-ı Allah’ın bereketi ve selamı hepinizin
üzerine olsun” diyerek başladı. İhsanoğlu, “Buraya çok önemli ve
kutlu bir görev için geldik. Ülkemiz ilk kez cumhurbaşkanını halkın
oylarıyla seçiyor. Bu ilkin elbette çok demokratik, çok şeffaf,
dürüst ve adil biçimde icra edilmesi gerekir. Halkın aydınlanarak
oylarını kullanması lazım gelir. Bu görevin ifası için ben ve
kıymetli arkadaşlarım, büyük uzlaşmanın mimarları ve temsilcileri
hep beraberiz” diye konuştu.
Trabzon’a geldiği andan itibaren halktan gördüğü ilgiden duyduğu
memnuniyeti dile getiren İhsanoğlu “Türkiye niye büyük değişim
içinde? Türkiye artık tam demokratik bir ülke olmak istiyor. Bir
taassubun, bir tahakkümün altında hiçbir zaman kalmak istememiştir,
bundan sonra da kalmak istemiyor. Türkiye’nin şerefli dünya camiası
içinde muteber yerini yeniden alması lazım. Türkiye 2023’te G-20
ülkeleri arasında ilk 10 arasında olmalıdır. Bu hedef ancak
demokrasiyle, şeffaf bir şekilde adil zenginlik dağılımıyla
olabilir. Türkiye’nin sarsılmaz bütünlüğünün perçinlendiği anda
olur, sarsıldığı anda olmaz. Çok zor günlerden geçiyoruz.
Etrafımızı ateş çemberleri sarmıştır. Etrafımızdaki ülkeler
parçalanmak üzeredir. İçerideyse biz rejim tartışması yaşıyoruz.
Halbuki Türkiye’de rejimin artık yerleşmiş olması lazım. Rejimi
değiştirmek bazı siyasi kadroların inisiyatifinde olmamalıdır.
Rejim değişikliği olacaksa bütün milletin onayıyla, mutabakatla
olmalıdır. Meclisteki bütün partilerin mutabakatıyla olmalıdır. Bu
sıkıntılı günlerde cumhurbaşkanlığı seçimiyle devletin başına bir
emniyet sübabının getirilmesi gerekmektedir. Şu partinin veya bu
partinin adayı değilim, halkın adayıyım” şeklinde konuştu.
“CHP’li, MHP’li kardeşlerimize seslenirken aynı ölçüde AK Partili
kardeşlerime de sesleniyorum" diyen İhsanoğlu "Bu partiye gönül
vermiş insanların çok yakınındayım. Siyasetin içinde olmadım ama
siyasete her zaman çok yakın noktadaydım. Bu parti kurulurken çok
arkadaşım kurucu oldu, benim de katılmam istendi. Ama ben başka bir
kariyeri akademik kariyeri tercih ettim. Türkiye’ye başta türlü
yollardan hizmet etmeyi tercih ettim. Ama oraya giden arkadaşlar
çok uzun yıllar hizmet ettiler. Onlar da benim bu adaylığımı
istediler ve desteklediler” ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE BU SEÇİMDE ÇOK KRİTİK BİR KARAR VERECEK"
Çankaya’ya çıkacak insanın bir partinin temsilcisi veya bir
partinin gündemini savunan, özel bir siyasi programı olan,
ideolojisi olan, tercihleri olan birisi olmaması gerektiğini
vurgulayan İhsanoğlu "Oraya çıkacak insanın 76 milyonu temsil
etmesi, kucaklaması gerekir. Bütün siyasi partilere eşit mesafede
olması gerekir. Siyasi partiler arasında taraf tutan birisi
olmaması gerekir. Seçimin yapılacağı kıstasların başında bunun
olması gerekir. Çankaya’ya gidecek insan 76 milyonun yarısını değil
hepsini temsil edecek birisi olmalı. Bir kısmını kabul eden, öbür
kısmını reddeden, ötekileştiren zıtlaştıran cepheleştiren birisi
değil, hepsini kucaklayan, hepsine adil yaklaşan ve Türkiye’nin
tepesinde kavgaya gerginliğe mahal vermeyecek birisi olması lazım.
Anayasa’nın 104. maddesindeki görevleri ifa edecek bir
cumhurbaşkanı olması lazımdır. Türkiye’nin bütünlüğünü,
egemenliğini, itibarını koruyacak yüceltecek bir cumhurbaşkanına
ihtiyaç vardır. Uluslar arası arenada tecrübesi olan bir insana
ihtiyaç vardır. Uluslar arası ilişkilerde çekişme, itilaf, zorlama
şeklinde değil, iyi münasebetler kuran, milli menfaatleri her şeyin
üstünde tutan, şahsi öfkesini yutan, öfkesine sahip olan bir insan
olması lazım.Biliyorsunuz bir anayasa fırlatılmasıyla Türk
ekonomisi çöktü. O yer kavga, öfke, tartışma yeri değildir. Huzur,
vakar yeridir. Sükunet, denge, dinginlik yeridir. Orası devletin
itibarıdır. Devlet kurumları arasında denge sağlamalıdır. Türkiye
bu seçimlerde çok kritik bir karar verecek” dedi.
"BÖLGEDE İTİLAFLARI ÇÖZEN TARAFTA OLMALIYIZ"
Türkiye’nin etrafında bir ateş çemberi bulunduğunu ifade eden
İhsanoğlu "Komşuda ateş varsa o ateş sizin evinize, pencerenize,
çatınıza gelir, temelinize sirayet eder. Allah korusun kendi
evimizi de yıkar. Bu ateşleri söndüren tarafta olmalıyız. Bölgedeki
itilafları çözen taraf olmalıyız. Bölgedeki itilaflarda taraf tutan
ülke olmamalıyız. Hedefimiz AB’ye katılmaktır. Türk ekonomisini
daha büyütmektir. İnsan hak ve hürriyetlerinin daha iyi şekilde
uygulanmasıdır. Hedefimiz milli birlik ve beraberliğimizi daha
güçlü hale getirmektir. Ayrılıkçı temayüllere ve ırkçılığa hayır
dememiz lazım. Türk milleti olarak Anayasada tarifini bulan millet
kavramı etrafında sarılmamız gerekir. Bu tanım etrafında her türlü
bölücülük ve ayrımcılık karşısında bunu savunmamız lazım.
Trabzon’un bu konularda ne kadar hassas olduğunu bildiğim için
bunun altını çizmek istedim” diye konuştu.
Türkiye’de rejimin adının belli olduğunu yeni arayışlar içerisinde
bulunulmamasını isteyen İhsanoğlu şunları söyledi:
"Bizde bütün yetkiler tek elde toplanırken bir de bunun üstüne
devlet reisi yetkileriyle birleştirdiğiniz zaman bunun adı
demokrasi olmaz, başka bir şey olur herhalde. Türkiye de bunu
istemez. Mevcut sisteme göre seçilecek cumhurbaşkanı bu anayasal
sisteme sadık kalmalı. Mevcut anayasaya göre seçileceksiniz, sonra
‘ben bunu beğenmiyorum’ deyip başka türlü hareket edeceksiniz. Bu
kabul edilemez. Ama meclisteki partiler mutabakat halinde mevcut
Anayasası’nın tamamını veya rejimle ilgili maddeleri değiştirirse,
yeni şekil alırsa, cumhurbaşkanı ettiği yenini gereği olarak ona
sadık kalmalıdır. Ülke olarak İslam dünyasının en gelişmiş ülkesi
olarak demokrasimizle, büyüyen orta sınıfımızla, sanayimizle, çok
daha güzel örneklere imza atabiliriz. Hedefimiz AB’ye girmektir.
Fasıllar açılıyor, kapanmıyor. Onların kapanması lazım. Dış
politikamızın daha uyumlu temeller üzerine kurulması lazım.”
Ekmeleddin İhsanoğlu, Cumhurbaşkanının devletin başı olmakla
beraber, milletin de babası olması gerektiğini vurgulayarak "Bu
anlayış içinde bakmak lazım. Cumhurbaşkanlığı fildişi kulesi
değildir. Mükemmel hayal içinde olan bir köşk değildir. Orası
hizmet yeridir. Bu kapı hizmet kapısıdır. Millete her türlü hizmeti
yapmak lazım” dedi.
İhsanoğlu, sözlerini “Trabzon’a vatan Türkiye, yiğitliğe vatan
Trabzon, bize her yer Trabzon” diyerek tamamlarken, toplantı daha
sonra basına kapalı olarak devam etti.