16 Nisan’dan sonra gözler ister istemez Ak Parti içine çevrildi.
Çıkan sonuçtan memnun olmayan parti yönetimi, vatandaşın mesajını
aynen 7 Haziran seçimlerinde olduğu gibi doğru okuma noktasında iç
işleyişindeki mekanizmayı devreye soktu.
İlk olarak Başbakan Binali Yıldırım geçtiğimiz hafta il
başkanları ile toplantı yaptı. Bu toplantıda her ilden süreç ve
sonuçla ilgili detaylı rapor istendi. Raporlar en kısa sürede genel
merkeze iletilecek.
İkinci adımda YSK’nın kesin sonuçları açıklaması ile beraber
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a parti üyeliği için davet çıkarılacak. Bu
davetle beraber parti içinde yeni yapılanma başlayacak.
Referandumdan önce yapılması planda olan kongreler yeniden
sürece dahil edilecek. Buna göre ilk olarak ertelenen ilçe
kongreleri ile başlanacak. Takvimde Haziran aylarında il
kongrelerinin bitmesi var.
Büyük olağan kongrenin takvimi 2018 ama, bundan önce parti
olağanüstü bir kongre yaşayabilir.
Bunun mesajını da Başbakan Binali Yıldırım Bloomberg
International’a yaptığı mülakatta verdi.
Dedi ki:
“Normal şartlarda bizim ilçe, il kongrelerimiz var. O
kongre takvimine bakarsak 2018’de de olağan kongremiz var. Ancak
daha önce bu ilçe, il kongrelerini yapmadan genel kongreyi yapma
kararı elbette her zaman alınabilir. Geçmişte var, şimdi de bu
mümkün. Buna nasıl karar vereceğiz? Bizim MKYK, MYK’lerimizi
toplayacağız.”
***** ***** *****
Ak Parti’de bir olağanüstü kongre ile parti üst yönetiminin
değişmesi akabinde de kabine değişikliği kaçınılmaz görülüyor.Zaten
Başbakan da bunu seçimlerin yapıldığı akşam net olarak
açıkladı.
Teşkilat içi yapılanmada esas çalışan, çalışmayan teşkilatları,
ki raporların değerlendirilmesi sonucu ayıklama olarak görülse de
elbette ana amaçlardan biri vatandaşın merak ettiği ve
referandumdan da çıkan mesajlardan biri olan “Neden Ak
Parti kendi içinde FETÖ temizliği yapmadı?” sorusunu
yerine getirmek.
Bu kapsamda partinin en yetkili organlarında zaten daha önce
yapılan çalışmalardan dolayı isim listesinin olduğunu biliyoruz.
Bilinmeyen bu temizliğin kongrelerden önce istifa yoluyla mı, yoksa
kongrelerde yeni yönetimlerin iş başına gelmesi ile mi
yapılacağı?
İşte bu noktada kulağımıza bazı bilgiler gelse de doğruluk
payını çok yakın süreçte görmemiz kaçınılmaz olacak.
***** ***** *****
Ancak bildiğim kadarıyla AK Parti üst yönetiminin teşkilatlar
içindeki temizlik operasyonunda çok ciddi olduğu.
Zira; Vatandaş 15 Temmuz darbesinden sonra kamuda, iş
dünyasında, STK’larda yoğun yaşanan FETÖ operasyonunun nasıl oluyor
da siyasi ayağında gerçekleşmediğini merak ediyor. Bürokraside en
ince kanallara kadar girilirken, siyasi camiada birkaç kişi dışında
hiç kimseye dokunulmaması ve üstelik referandum sürecinde en
yetkili ağızlardan “AK Parti’de FETÖ ile bağlantılı kimse
yok, milletvekillerimiz de temiz” yönünde açıklamalar
yapılmasını gerçekçi bulmadığını sert şekilde referandumda
verdi.
Temizlik harekatında ikinci adım teşkilatlardan sonra yerel
yönetimler ile Meclis'in gelmesi. Bu da ancak yapılacak seçimlerle
mümkün.
Seçimlerde anayasa gereği 2019 yılında ikisi birleştirilerek
Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birlikte yapılacağı için şimdilik
herhangi bir dokunma söz konusu değil. Tabii bir erken seçimle
karşı karşıya kalmazsak.