AK Parti'de endişe ya yüzde 42'de kalırsak
Abone olAK Parti milletvekilleri başkanlık sistemine dair endişelerini Başbakan Binali Yıldırım'a anlattı
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, dün sabah partisinin
milletvekillerini toplayarak, ‘başkanlık sistemine” ilişkin anayasa
paketi oturumu yaptı.
Toplantıda söz alan 20 milletvekilinden 15’e yakını metnin içeriğini eleştirdi. Meclis’in etkisizleştirildiği, denge ve denetim yapılmadığı, bu düzenlemenin AK Parti için de riskler taşıdığı dile getirildi.
Başbakan Yıldırım ile vekillerin buluşmasından yansıyanları Hürriyet gazetesi okurlarıyla paylaştı. Milletvekillerinin eleştirileri özetle şöyle:
"YÜZDE 42 OYLA NE CUMHURBAŞKANINA SAHİP OLABİLECEĞİZ NE DE İKTİDARI DENETLEYEBİLECEĞİZ"
“Örneğin cumhurbaşkanını seçtik ama partimiz yüzde 42 oy aldı;
başka bir parti birinci çıktı. Biz güçlü bir parti olarak Meclis’te
denetim görevini bile yapamayacağız. Yüzde 42 oyla ne
cumhurbaşkanına sahip çıkabileceğiz ne de iktidarı
denetleyebileceğiz. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci tura kalırsa
da diğer partiler işbirliği yapınca, en yüksek oy oranımızla
cumhurbaşkanını seçtiremeyeceğiz ve asıl koalisyon o zaman olacak.
Küçük partiler, belirleyici olacak.
SEZER VE İHSANOĞLU ÖRNEĞİ
Bu sistemde Ahmet Necdet Sezer, Ekmeleddin İhsanoğlu gibi birinin
cumhurbaşkanı seçildiğini düşünün. Hiç kimse ile ilişki kurmayan
böyle kişiliklerle ülke nasıl yönetilecek? Sanki mevcut yaşadığımız
travmalar ve komploların etkisiyle kurgulanmış bir metin bu. Tek
kişilik bir düzenleme gibi. Tayyip Erdoğan’ın sonsuza kadar görevde
kalacağı algısıyla hareket ediyoruz ama tam tersi örneklerle
karşılaşabiliriz. 12 Eylül Anayasası da Kenan Evren için
hazırlanmıştı ama ilk seçimlerde istediği olmadı.
MİLLİ İRADE NEREDE
Milli iradenin asıl kaynağının Meclis olduğunu söyleyerek geldik.
Bu kaynağı etkisiz hale getirmiş olmuyor muyuz? Egemenliğin
Meclis’e ait olduğu tezimizden vaz mı geçiyoruz? Tüm denetim
yetkisini Meclis’ten aldıktan sonra bunun sıkıntısını biz
yaşayacağız.
Burada 5 yıl boyunca hiçbir bakanı görmeyeceğiz. Yazılı soru sorma hakkımızdan başka hiçbir hakkımız yok. Biz seçimlerde sahada çalışıyoruz. Halk yasama yetkisinden anlamaz. Hizmet isteyecek, bizim hizmetle hiçbir bağımız olmayacak. İnsanlara ne anlatacağız? Bir gün bile yürütmenin elemanlarını göremeyeceğiz.
YARGIYA GÖLGE DÜŞÜRÜR
HSYK seçimlerine ilişkin düzenleme yargının bağımsızlığıyla ilgili
çok büyük sıkıntı doğurur. 6’sını Cumhurbaşkanı belirliyor, kalanı
da onun partisi belirleyecek. Bu yargının bağımsızlığına gölge
düşürür. Cumhurbaşkanına verilen kararname yetkisinin, kanunların
bile üzerinde olması ilerde sıkıntı doğurmaz mı?
Cumhurbaşkanı bütçeyi Meclis’e sunduktan sonra reddedilirse, bir dönem boyunca eski bütçenin yeniden değerleme oranına göre devam etmesi planlanıyor. Bir dönem boyunca bütçe nasıl böyle sürdürülür?”
VEKİL ADAYLARI BİRBİRİNİ ÖLDÜRÜR
“Yedek milletvekilliği her bölgede sorun olmaz ancak Doğu ve
Güneydoğu bölgesinde çok sıkıntı yaratacak. Feodal yapının
ağırlıklı olduğu bölgelerde, yedek milletvekilliği için birbirini
öldürecekler bile olabilir. Doğuştan Türk vatandaşı ifadesi büyük
bir hata. Kendi bakanımız Mehmet Müezzinoğlu bile aday olamayacak.
Biz yıllarca bu ölçülere karşı çıktık. Kafatası çapını ölçenler
gibi bir anlayışımız olamaz.”
VİRGÜL DEĞİŞİKLİĞİNİ BİLE SORDUK
BAŞBAKAN Binali Yıldırım milletvekillerinin eleştirilerine şu
yanıtları verdi: “MHP ile anlaşmamız elimizi kolumuzu bağladı. Bir
virgül değişikliğini bile sorduk. Onların oyuna ihtiyacımız var.
Bazı değişiklikler onlara sorularak revize edilebilir. Uzlaşma
olmadan bir şey yapamayız. Sizin talepleriniz ancak yeni anayasa
ile mümkün olabilir. Bunu da ileride yaparız inşallah.
Hassasiyetiniz olan konularda adım atarız. (Yedek milletvekilliği
eleştirisi) Kimse sizin yerinize gelmiyor. Boşalma olması durumunda
yerler doldurulacak. Adı değiştirilebilir ama bunu MHP ile
konuşmamız gerekir. (Eleştiriler sürünce) Merak etmeyin kimse sizi
öldürmez. (18 yaş eleştirisi) Kimse itiraz etmesin, 18 yaş 2002’den
beri vaadimiz.”