AK Parti teşkilatları 81 ilde İlker Başbuğ, Fikri Sağlar ve Can Ataklı hakkında suç duyurusu yapıyor

AK Parti, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, CHP'li Fikri Sağlar ve gazeteci Can Ataklı hakkında 81 ilde saat 15:00 itibariyle suç duyurusunda bulunmaya başladı. İllerdeki toplam 979 ilçe teşkilatının ayrı ayrı suç duyurusunda bulunacağı öğrenildi. Fikri Sağlar, başörtülü hakimleri hedef alırken, İlker Başbuğ 27 Mayıs darbesi üzerinden yeni darbe imasında bulunmuştu. Can Ataklı ise, skandal videosunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kurtulmak için büyük depremler ve yangınlar yaşanmasını ya da büyük bir savaş kaybetmek gerektiğini, darbe yapacak güç olmadığını savunmuştu. 

3 isim hakkındaki suçlamalar neler? 

AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan ve beraberindeki partililer, suç duyurusunda bulunmak üzere geldikleri Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Sağlar, Başbuğ ve Ataklı hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan işlem yapılmasını talep ettiklerini bildiren Özcan, "Milli irade düşmanlığı, kimi zaman darbeci, kimi zaman vesayetçi, kimi zaman marjinal akımların temsilcisi olarak karşımıza çıkmıştır. Hepsi de faşizmin en ilkel, en karanlık, en nobran söylemleri ve eylemleriyle millete, milletin değerlerine, tarihine, kültürüne saldıran köhne zihniyetin mensuplarıyla mücadele etmek, kendini bu ülkenin demokrat, yerli ve milli bireyi olarak gören herkesin en başta gelen sorumluluğudur." dedi. 

Bu tür söylemler kesinlikle iyi niyetli değil

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı da üç isim hakkında suç duyurusunda bulundu. AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, "Bugün seçilmişlerin en kritik demokratik mücadele süreci devam ederken, bu tür söylemlerin ve yaklaşımların, kesinlikle iyi niyetli olmadığı, arkasında farklı ajandaların ve gayelerin bulunduğu tartışmaya mahal vermeyecek şekilde açıktır. Unutulmamalıdır ki terörle ve her türlü vesayet odağı ile mücadele demokrasiyi koruma mücadelesidir" dedi.

Şenocak şöyle devam etti: "Yapılan bu saldırıları, demokrasinin kalbi milli iradeye, onun taşıyıcısı siyaset kurumuna ve nihayetinde bizatihi demokrasimize, partimize ve seçilmiş Cumhurbaşkanımıza yönelik bir saldırı olarak görüyor ve hukukun bize verdiği hakları kullanarak, suç duyurusunda bulunmak suretiyle, milletimize ve tarihe karşı görevimizi yerine getirdiğimize inanıyoruz."

Diğer siyasi partilere çağrı

AK Parti olarak, söz konusu kişiler hakkında 81 vilayette suç duyurusunda bulunmayı millete ve tarihe karşı görev olarak niteleyen Özcan, "Tüm diğer siyasi partileri de demokrasi karşıtı bu açıklamalara tepki vermeye davet ediyoruz. Benzer her türlü girişime karşı da aynı kararlılıkla mücadele edeceğimizi de özellikle belirtmek istiyoruz." dedi.

81 ildeki AK Parti teşkilatları da adliyelere giderek İlker Başbuğ, Fikri Sağlar ve Can Ataklı hakkında suç duyurusunda bulunup basıp açıklaması yaptı. 

Fikri Sağlar ne demişti? 

CHP'li Fikri Sağlar , Halk TV canlı yayınında "Kendimden söylemek istiyorum. Ben yargılandığım zaman, türbanlı bir hakimin karşısına gittiğimde benimle ilgili haklarımı koruyacağı ve adaleti yerine getirebileceği konusunda kuşkum var. Nitekim de başıma da geldi" dedi. Fikri Sağlar'ın büyük tepki çeken sözleri sonrası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.

Can Ataklı ne demişti? 

Can Ataklı, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kurtulabilmek için nelere umut bağladığını ortaya sermişti. Erdoğan’ın görevi bırakması için büyük afetlerin yaşanması gerektiğini savunan Ataklı olması gerekenleri şöyle sıraladı:

- Doğal felaketler lazım, deprem, büyük yangınlar, sel felaketleri gibi...

- Yada çok büyük bir askerî yenilgi şart!..

- Tayyip Erdoğan’ın gitmesi için çok büyük bir halk öfkesinin olması lazım...

Ataklı "Darbe ihtimalini en az görenlerdenim. Darbe, hem de bugünün koşullarında darbe yapabilecek kabiliyet yok" diye konuştu.

İlker Başbuğ ne demişti?

Daha önce AK Parti'ye FETÖ'nün siyasi ayağı iması yapan Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ, AK Partililerle davalık olmuştu. Başbuğ Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda ise "Eğer Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir’de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi büyük bir olasılıkla önlenebilirdi" diyerek darbe imasında bulunmuştu.