AK Parti tabanını kaybediyor
Abone olHabertürk yazarı Serdar Turgut, yaşanan yeni gelişmeler ışığında AK Parti'nin taban kaybettiğini iddia etti.
Habertürk yazarı Serdar Turgut, yaşanan yeni gelişmeler ışığında
AK Parti'nin hızla taban kapattığını yazdı. Turgut'un gerekçeleri
şöyle:
AKP tabanını kaybediyor İKTİDARI elden kaçırmak korkusuyla CHP'ye
konsantre olan AKP, kendi doğal seçmenini kaybetmekte olduğunun
farkında değil gibi davranıyor.
Bu riskin olduğunu ben 10 Haziran'da "Gülen, AKP'ye Neden One
Minute Dedi" başlıklı yazımda irdelemiştim. Ve Fethullah Gülen'in
AKP politikasıyla ters düşen açıklamasının, cemaat ile AKP arasında
uçurumların oluşmaya başladığının bir yeni göstergesi olduğunu
söylemiştim.
Bunun olacağının ilk işaretini Deniz Baykal, istifa konuşmasında
verdi; olan bitenden sorumluluğu olamayacağını söyleyerek Fethullah
Gülen'e sıcak mesaj iletti. Ve böylece AKP'den uzaklaşmaya başlamış
olan cemaatin, CHP ile daha sıcak bağlantılar kurabileceğinin
işaretini vermişti.
Türk siyasetinde tam bir eksen kayması anlamına gelebilecek bu
gelişmenin bir başka önemli yönü de var. O yazımdan sonra SP Genel
Başkanı Numan Kurtulmuş ile uzunca sohbet etme imkânımız oldu.
Başbakan Erdoğan ile aynı geçmişe sahip ve onunla eski arkadaş olan
Numan Kurtulmuş başkanlığındaki SP'nin son zamanlarda hayli büyük
ivme kazandığı da kesin.
SP, Kılıçdaroğlu başkanlığındaki CHP'nin de sahip çıktığı "birden
zenginleşen sözde dindarlar" söylemiyle AKP'nin doğal tabanını
hayli kurcalamaya başladı. Yukarıda belirttiğim yazımın "One
Minute'un Teolojisi" başlıklı bölümünde, Gülen cemaatinin Milli
Görüşçülerden farkını, Said-i Nursi kökenlerine giderek
açıklamıştım.
Şimdi bu tarihsel farka ve tavırlardaki farklılıklara rağmen hem
cemaatin hem de Milli Görüşçülerin aynı anda, AKP'nin "doğal oy
verenlerim" sandığı tabanını zayıflatmaya başlamış olmaları çok
ilginçtir.
CHP BU GERÇEĞİ GÖRDÜ
Cumhuriyet ile inancın arasındaki sorunları kesin çözmeye niyetli
olduğu işaretini veren Kemal Kılıçdaroğlu, inançlı kesimle diyalogu
iyi beceren Gürsel Tekin'i de yanına alarak inançlı insanların
politikadaki yeni arayışlarına cevap vermeye aday olduğunu
gösterdi.
Gördüğünüz gibi, Türk siyasetinin sadece ekseni değil merkezi de
kayıyor.