AK Parti, MHP'nin 3 hilal'ine göz dikti
Abone ol3 Kasım 2002 seçimlerinde Milliyetçi Hareket Partisi tabanından bir hayli oy olan AK Parti, bu oyları korumak ve artırmak için yeni strateji geliştiriyor. İşte o stateji...
Yapılan araştırmalarda, yükselen milliyetçi akımın Milliyetçi
Hareket Partisi’ni (MHP) seçim barajını geçirecek noktaya getirmesi
üzerine AKP, milliyetçi oyları bünyesinde toplayabilmek için bir
dizi çalışma başlattı. 3 Kasım 2002 seçimlerinde MHP tabanından bir
hayli oy olan AKP, bu oyları korumak ve artırmak için yeni strateji
geliştiriyor. AKP Araştırma ve Geliştirme Başkanlığı tarafından,
yükselen milliyetçi trende yönelik yapılan araştırmada, hem bir
durum değerlendirmesi yapıldı hem de bundan sonra partinin hangi
strateji ile milliyetçi kesime seslenmesi gerektiğine ilişkin ana
başlıklar belirlendi. MHP’Yİ ABD VE AB BÜYÜTÜYOR AKP’nin Araştırma
ve Geliştirme Başkanlığı’nın yaptığı araştırmaya göre, milliyetçi
duyarlılığın yükselmesinde ABD’nin Irak’ı işgalinin önemli bir rol
oynadığı, PKK’ya karşı ABD’nin gerekli mücadeleyi vermemesinin
ABD’ye yönelik tepkileri artırdığı saptaması yapıldı. Araştırma,
son dönemde PKK’nın siyasallaşma çabalarının AB üyesi bazı ülkeler
tarafından desteklenmesi de akımın güçlendiğini ortaya koydu.
Gelişmeler nedeniyle MHP’nin oylarını artırdığını kabul eden AKP
kurmayları, buna rağmen MHP’nin oylarının yüzde 10’lar civarında
dolaştığını belirttiler. Kıbrıs başta olmak üzere, AB yolunda
atılan adımların Türkiye’deki milliyetçi kesimin tepkisine neden
olduğunu tespit eden AKP kurmayları, hükümetin AB stratejisinin de
halka doğru anlatılması gerektiğini ifade ettiler. ‘Kapıyı kapadım’
demekle olmaz BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu, AKP’nin kendilerine
yapmış olduğu bir teklif olmadığını söyleyerek, “BBP kuruluşundan
bu yana hiçbir yolsuzluğa, hırsızlığa, entrikaya adı karışmamış
Türkiye’nin en temiz kalmış, denenmemiş milliyetçi, muhafazakâr ve
demokrat tek partisidir” dedi. BBP’nin ilke ve gururla yoluna devam
ettiğini kaydeden Yazıcıoğlu, “Biz farklıyız, farkımız da
birilerine cazip gelebilir. Ama biz milletle birlikte olmanın
gereği olarak yolumuza kurumsal kimliğimizle devam ediyoruz. Bize
gelmiş bir teklif yok. Bu nedenle böyle bir teklif karşısında
kapıyı açık veya kapalı tutma söz konusu olamaz” diye konuştu.
BBP’nin eylül ayında büyük kongresini toplayarak, iktidara ne kadar
hazır olduğunu göstereceğini söyleyen Yazıcıoğlu, “Bu nedenle benim
dışımdaki bir düşünceye karşı kapımı açtım, kapadım demek olmaz.
Biz kurumsal kimliğimizle yolumuza devam ediyoruz. Hedefimiz de
BBP’yi iktidar yapmak” dedi. İşte planın aşamaları 1- AKP
kurmayları tarafından hazırlanan “MHP’yi büyütmeme” planı üç
aşamalı bir stratejiye dayanıyor. Stratejinin ilk aşaması ülkücü
kesimin MHP ile tam olarak özdeşleşmemiş bazı isimlerinin partiye
kazandırılması olacak. Bu çerçevede 57. Hükümet döneminde Devlet
Bahçeli ile görüş ayrılığına düşerek MHP ile yollarını ayırmış bazı
ünlü isimlerle de temasa geçilecek. Bu isimlerin başında Devlet
eski bakanı Sadi Somuncuoğlu ve Ulaştırma eski Bakanı Enis Öksüz
geliyor. 2- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır gezisi
öncesi sarf ettiği ‘Kürt sorunu’ tanımlaması sebebiyle milliyetçi
kesimden yükselen tepkilerin kırılması için, karşı söylem
geliştirilecek. Erdoğan’ın sözlerine açıklık getirmesinin ardından
bundan sonra milliyetçi duyarlılığı yüksek bölge ve illerdeki
toplantılarda milliyetçi bir söylem kullanması düşünülüyor. Bu
adımın, parti içindeki milliyetçi kesimi de rahatlatacağı
hesaplanıyor. 3- Planın son aşamasını ise Büyük Birlik Partisi
(BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları ile seçim
işbirliği yapmak oluşturuyor. BBP’ye 1995 yılında ANAP’la yaptığı
kontenjan ittifakının benzeri teklif edilecek. AKP, 10 kişilik bir
kontenjan tanınması durumunda Yazıcıoğlu’nun teklifi kabul
edebileceğini düşünüyor. Yazıcıoğlu’nun kayınbiraderi Nevzat
Pakdil’in AKP’de olması da ittifakı kolaylaştıracak. Kaynak:
Akşam