Ak Parti kendi kalesine gol attı!
Abone olAnayasa Mahkemesi'nin kararına ilişkin CHP'den ilk yorum geldi. Süha Okay AKP kendi kalesine gol attı dedi.
CHP Grup Başkanvekili Süha Okay, askere sivil yargı yolunu açan
düzenlemenin iptaliyle ilgili, "Anayasa Mahkemesi oy birliğiyle
Anayasa’ya uygun bir karar verdi, bunun tartışılacak bir tarafı
yok" dedi. Okay, "145. madde olduğu sürece ya eski haline
dönecekler ki o da tartışmalıydı. Hani ’hal dahilinde’yi ’halinde’
yapıverdiler ya gece yarısı. Sonra gol attık diye sevindiler.
Oysa golü kendi kalelerine attılar. Zaten geçerli bir gol
değildi" şeklinde konuştu.
Okay, "Uluslararası Enerji Verimliliği ve Atık Gazlardan Elektrik
Enerjisi" seminerine girişinde gazetecilerin sorularını
yanıtladı.
Askere sivil yargı yolunu açan düzenlemenin Anayasa Mahkemesince
iptal edildiğinin hatırlatılması ve değerlendirmesinin sorulması
üzerine Okay, "söz konusu işlemin, Anayasa’ya aykırı olduğu bile
bile yapıldığını" savundu.
"Bir kelime değiştirilerek, bir kelime oyunuyla, bir laf
cambazlığıyla hukukun temel kurallarının alt üst etmekti bu
işlem" görüşünü ifade eden Okay, şöyle konuştu:
"Anayasa’nın 145. maddesi orada duruyor. Bu madde şunu söylüyor:
Askeri mahalde, asker kişinin askeri görev ve hizmetiyle
ilgili yargılama askeri yargıda yapılır. Bu ortadayken
bunu bile bile bir laf cambazlığıyla askerin sivil yargıya
taşınması açıkça Anayasa hükmüne aykırıydı. Şimdi ne oldu, yapılmak
istenen neydi? Evvelce, asker kişiyle birlikte sivil kişi de varsa
o zaman yargılama sivil yargıda oluyordu 250. madde kapsamındaki
suçlar ne? Terör, darbe, çete türünde suçlar, yani anayasal düzene
yönelik suçlar. Bu tür suçları işleyenler arasında hiç sivil yoksa
bile asker kişilerin yargı yerini sivil yargı haline dönüştürdüler.
Anayasa’nın 145. maddesi orada durduğu sürece bunun olması
mümkün değil." Bunun, siyasal iktidarın ilk kez başına
gelen bir iş olmadığını kaydeden Okay, "Anayasa hükmü açık olduğu
halde sen Anayasa’ya aykırı düzenleme yaparsan o da Anayasa
Mahkemesinden geri döner" dedi.
İktidarın bu alışkanlıklarından vazgeçmesi gerektiğini ifade
ederek, "Eğer bir kural koyacaksan, bu kural üst kurala uygun mu
değil mi ona da bakacaksın. Eğer ona bakmıyorsan ve ona rağmen bir
kural çıkarıyorsan, ondan sonra kalkıp bunun tartışmasını yapmak,
mağdur edebiyatında bulunmak, haksızlığa uğramış görüntüsü
vermek işin en abesi" diye konuştu.
Okay, Anayasa Mahkemesinin oy birliğiyle Anayasa’ya uygun bir karar
verdiğini, bunun tartışılacak bir tarafı bulunmadığını ifade
etti.
"Bu durum, mevcut davaları etkiler mi?" sorusuna Okay, "Gayet tabii
etkileyecek" yanıtını verdi. "Şimdi neydi oradaki hüküm?" diye
soran Okay, "evvelce siville birlikte muvazzaf olan askerler sivil
mahkemede yargılanıyordu. Şimdi ona ilişkin cümle iptal oldu.
Kaş yapayım derken göz çıkardılar. Bundan sonraki
süreçte mevcut muvazzaf subaylara ilişkin yargılamaların hepsi
görev olarak etkilenecek" değerlendirmesinde bulundu.
Hukuk devletine, hukukun üstünlüğüne ve kuralların birbirleriyle
ilintisine bakılarak bir kuralın, bir kanun maddesinin Anayasa’ya
uygun çıkarılması zorunluluğunun içe sindirilmesi gerektiğini ifade
eden Okay, "Yanlış yapılan budur. İktidar bunu yanlış yapmıştır.
Şimdi de bu yanlıştan nasıl dönerler bilmiyorum ama Anayasa,
Anayasa’nın 145. maddesi olduğu sürece herkes 145. maddeye uygun
düzenleme yapmakla yükümlüdür" dedi.
KENDİ KALELERİNE GOL ATTILAR
"Yasanın, muhalefetin oyuyla geçtiği iddialarının"
hatırlatılması üzerine Okay, "145. madde olduğu sürece ya eski
haline dönecekler ki o da tartışmalıydı. Hani ’hal dahilinde’yi
’halinde’ yapıverdiler ya gece yarısı. Sonra gol attık diye
sevindiler. Oysa golü kendi kalelerine attılar. Zaten
geçerli bir gol değildi" şeklinde konuştu.
Medyanın da çok ciddi bir sorumluluğu bulunduğunu belirten Okay,
şunları kaydetti: "Bundan sonraki süreçte medya galiba dönecek,
siyasal iktidara diyecek ki ’niye bu işi elinize yüzünüze
bulaştırdınız’. Böylesine laf cambazlığı, kelime oyunu, ayak
oyunlarının bir faydası yok. Siz bu yanlışı yaptığınız için yargı
alt üst oluyor ve bunun hesabının siyasal iktidardan sorulması
lazım."