AK Parti içinde aykırı ses!
Abone olAk Partili bakan Erdoğan'ın tersine Ergenekon'un aleyhine sözler etti. 12. dalga için yanlış dedi. Saylan'a yönelik operasyonu eleştirdi.
Ergenekon operasyonunun 12. dalgasıyla ilgili
gelişmeleri “tatsız” olarak nitelendiren Kültür ve Turizm Bakanı
Günay, “12 Mart geldi, darbecilik işine bulaşmışları aldı. Sonra
bir demokrasi düşmanı harekete dönüştü” dedi
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ergenekon operasyonunun 12.
dalgasıyla ilgili gelişmeleri “tatsız” olarak nitelendirerek “Bazen
korkuyorum, işi saptırmak için içeride özel gayretler mi var diye”
dedi. Günay, Ergenekon’da sürecin AKP aleyhine işlediğini
de savundu.
SON GELİŞMELER TATSIZ
Bakan Günay, bakanlık personelinin semineri için geldiği Antalya’da
sorularını yanıtladı. Günay, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği
(ÇYDD) Başkanı Türkan Saylan ve üyeleriyle, Başkent Üniversitesi
Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın da aralarında bulunduğu bazı
akademisyenlerin gözaltına alınmasını değerlendirirken “Bu
son gelişmeler tatsız” ifadesini kullandı. Günay, Saylan
ve ÇYDD’ye yönelik operasyon için de “Özellikle o iş çok
saptırıcı bir şey oldu. Bazen korkuyorum işi saptırmak için,
içeride özel gayretler de var mı diye” dedi.
AKP ALEYHİNE İŞLİYOR
Günay, Ergenekon operasyonları nedeniyle iktidara yönelik
eleştirilerin arttığı ve Ergenekon’da sürecin AKP aleyhine işleyip
işlemediği sorusunu da şöyle yanıtladı:
“Kesin öyle oldu. Aleyhine işliyor. 12 Mart geldi,
darbecilik işine bulaşmışları aldı. Sonra döndü, Tarık Zafer
Tunaya’yı, Bülent Nuri Esen’i almaya başladılar ve iş
sulandı. 12 Mart bir demokrasi düşmanı harekete dönüştü.
Burada da, bu kadıncağız (Türkan Saylan) velev ki bu işin içinde
olsun. Onu görme ya, görme ya! Daha neler var, onu görme
ya!”
12 MART’TA NE OLMUŞTU?
DÖRT İMZALI MUHTIRA
Adalet Partisi (AP), 1969 genel seçimlerinden tek başına iktidar
olarak çıktı. Ancak, Demokrat Partililerin siyasal haklarının
iadesi konusunda çıkan görüş ayrılığı, AP’den büyük bir grubun
kopmasına neden oldu ve DP kuruldu. Bu da hükümetin Meclis’teki oy
oranının düşmesine neden oldu. İşçi eylemleri arttı, bazı öğrenci
grupları silahlı eylemlere başladı.
Artan huzursuzluk ortamında silahlı kuvvetlerin reform taleplerine
rağmen Başbakan Süleyman Demirel istifa etmedi. Bunun üzerine
dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç, Kara
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler, Hava Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Muhsin Batur ve Deniz Kuvvetleri Komutanı
Oramiral Celal Eyiceoğlu, “süregelen anarşi ortamı”nı
gerekçe göstererek 12 Mart 1971’de hükümete muhtıra verdi.
DEMİREL İSTİFA ETTİ
Saat 13.00’te radyodan okunan muhtıranın Anayasa ve hukuk
devleti anlayışıyla bağdaşmadığını söyleyen Demirel, istifa
etti. Başlangıçta değişik çevrelerce de desteklenen
muhtırayla sağ bir parti iktidardan indirilirken, sola yönelik
operasyonlar başlatıldı. Evler arandı, öğrenci yurtları basıldı,
yüzlerce insan işkenceden geçirildi.
12 Martçılar’ın ilk önemli icraatlarından biri de, ordu içinde
geniş bir tasfiye yapmak ve “sol darbe” hazırlıkları içinde
olduğu iddia edilen subayları ordudan çıkartmak oldu.
Ardından 1961 Anayasası’nın öngördüğü temel hak ve özgürlüklere
önemli kısıtlamalar getirilen ara rejim dönemine girildi.