AK Parti Grup Başkanvekili Çakır'dan Baluken'e Zaman çıkışı!
Abone olAK Parti Grup Başkanvekili Coşkun Çakır, HDP'li İdris Baluken'in kayyım eleştirilerine sert bir cevap verdi. Çakır, Baluken'in Zaman Gazetesi'nin avukatlığına teveccüh ettiğini söyledi.
AK Parti Grup Başkanvekili Coşkun Çakır, hekim olan
İdris Baluken'in son birkaç gündür, avukatlık mesleğine olan
ilgisini gözlemlediğini, özellikle Zaman Gazetesi'nin avukatlığına
dönük bir teveccühü olduğunu gördüğünü söyledi.
2016 Yılı Bütçe Kanun Tasarısı görüşmelerinin 8. turunda, HDP Grup
Başkanvekili idris Baluken’in Zaman Gazetesi’ne kayyum atanmasına
yönelik eleştirisine cevap veren Coşkun Çakır, “Sayın
Baluken hekimdir, iyi de bir hekimdir fakat son birkaç gündür,
özellikle iki gündür avukatlık mesleğine olan bir ilgisini
gözlemliyorum, özellikle Zaman Gazetesinin avukatlığına dönük bir
teveccühü olduğunu görüyorum. Şimdi eşyanın tabiatına uygun olan
şey değişmedir. Sayın Baluken'in şu anda savunmuş olduğu Zaman ile
bir yıl önceki, on yıl önceki Zaman elbette ki ne durduğu yer
itibarıyla ne de savunduğu tezler itibarıyla aynı Zaman
değildir" dedi.
Baluken'in, ‘AKP'nin Anadolu'yu bir operasyon haline getirdi" sözlerini de eleştiren Çakır, "Bu elbette ki doğru değildir, elbette ki tashihi gerekir. Bölgede özel bir durum vardır, bölgede çatışma vardır ve bölgede partinin, daha doğrusu partinin de değil, doğru ifade etmek gerekir, hükümetin ve devletin ilgili güçlerinin terörle mücadelesi vardır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Baluken dün burada bize bir fotoğraf gösterdi, o fotoğrafın arka fonuna da şu cümleleri yerleştirdi, dedi ki: ‘PKK'nın topu mu var, tankı mı var, tüfeği mi var?’ Yaklaşık olarak bunları söyledi. Değerli arkadaşlar, size iki tane fotoğraf hatırlatmak isterim: Bunlardan birisi Diyarbakır Çınar, diğeri de Mardin Nusaybin. Oradaki patlamayı ne bir top ne bir tank gerçekleştiremez. Ancak tonla ilgili, kilolarca, yüzlerce, binlerce kiloya tekabül eden patlayıcılarla gerçekleştirebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
“AKIL SAĞLIĞININ YERİNDE OLAN İNSANLARIN BİR ÇOCUK KATLİAMI YAPABİLECEĞİNE İNANMIYORUM”
HDP’lilerin çatışmaların yaşandığı bölgede çocukların katledildiği
yönündeki eleştirilerine cevap veren Çakır, şunları ifade etti:
“Hatip konuşmasında, müteaddit defalar çocukların katledilmesinden
bahsetmiştir. Bu, samimi bir ifade değildir kanaatimce. Çocuklar
bilinçli bir şekilde, sistemli bir şekilde birileri tarafından
katlediliyorsa, bu işi yapan insanların akıl sağlığının yerinde
olmaması gerekir. Ben, akıl sağlığının yerinde olan insanların bir
çocuk katliamı yapabileceğine inanmıyorum, çünkü çocuklar, esas
itibarıyla, masum varlıklardır. Türk çocuğu, Arap çocuğu, Kürt
çocuğu, Fransız çocuğu, başındaki sıfatından daha önce, çocuktur.
Esasen semavi, gayri semavi dinlerde de çocuklar masumdurlar. Bizim
dinimize göre ise, fıtrat üzere doğdukları için suçsuzdurlar,
suçları daha sonra, ergenlikten sonra ortaya çıkmaktadır, yahut
günahları. O bakımdan, bunu kullanırken ben daha özenli bir dil
kullanılmasını dilerim ve Fransız düşünür Paul Valery'nin bir sözü
vardır, onu da, bilenler için tekrar olacak ama bilmeyenler için
bir hatırlatma kabilinden: ‘Ben bir çocuğun bir damla gözyaşına
bütün dünyayı feda ederim.’ Diğer taraftan, konuşmacı, konuşması
boyunca, en az bir düzine "savaş" ifadesini, kelimesini kullandı.
‘Savaş’ kelimesi, esas itibarıyla, hem kavram olarak herhangi bir
lügate bakıldığında hem de hukuk bakımından ya da diyelim,
uluslararası hukuk bakımından içinin nasıl doldurulduğu ortada olan
bir gerçekliktir. Dolayısıyla, bu kavramı kullandığımızda biz başka
bir şeyi söylemiş olamayız. ‘Savaş’ kelimesi savaş için kullanılır.
Konuşmacı ise bölgede var olan diyelim ki çatışma harici, diyelim
ki bölgede var olan çatışma halini ifade etmek için konuşmacı
kullanıyor ama bu kavramsallaştırma doğru bir kavramsallaşma
değildir. Hal böyleyken, bu kasıtlı yapılıyorsa bunun üzerinde de
durmak gerekir. Bunun da bile isteye kullanıldığını ve
doğrusunu söylemek gerekirse, hukukta yeri olmadığını
ifade etmek, açıklamak istedim.”