AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’dan Anayasa açıklaması
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, başörtüsü için anayasa teklifiyle ilgili, ”Bugün yarın bir planlama yaparak Meclisin gündemine taşıyacağız, bakalım kim orada samimi. Türkiye’nin özgürleşmesi alanında kim laf üretiyor kim icraat ortaya koyuyor." dedi.
AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan
Yardımcısı Hayati Yazıcı, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları
tarafından düzenlenen İlçe Kadın Kolları Başkanları buluşmasında
konuştu.
Taksim İstiklal Caddesi’nde meydana gelen terör olayında hayatlarını kaybeden vatandaşlara rahmet dileğinde bulunan Yazıcı, “Terörist unsularını yetiştiren, planlayan, yönlendiren gerçek tüzel kişi kim varsa arkalarında hepsini birlikte bir kez daha lanetliyorum. Silahlı kuvvetlerimizin Pençe- Kılıç ismini verdiği harekatla Irak ve Suriye’nin kuzeyinde yuvalanmış bütün terör unsurlarına yönelik; kararlı, içtenlikli, güçlü operasyonları dolayısıyla silahlı kuvvetlerimizin her bir mensubuna dualarımızı, minnetlerimizi iletiyor, şükranla selamlıyoruz” dedi.
“Biz proje yapan bir partiyiz, siyasetimiz kapsayıcı"
AK Parti’nin Türk siyasi hayatının en özgün siyasi partisi olduğunu söyleyen Yazıcı, “Bir özet cümle olarak AK Parti’nin icraatının merkezinde insan var. Hükümet kurarken, planlama yaparken, siyasi faaliyetlerinizi şekillendirirken AK Parti Siyasetinin merkezinde millet vardır, egemenlik millete aittir. Siyaset değerler üzerinden değil siyasi partiler arası rekabet ve projeler üzerinden yapılır, yapılmalıdır. Bu değerler hepimizindir. Tek vatan diyoruz, tek devlet, tek bayrak bizim değerlerimiz bunlar Bunlar üzerinde tartışma olmaması lazım. Biz proje yapan bir partiyiz, siyasetimiz kapsayıcı." dedi.
Muhalefeti eleştiren Yazıcı, “ 6’lı masa olarak kümelenen muhalefet yanlış hatırlamıyorsam İlk toplantısını 12 şubatta yaptı. Bugüne kadar 8 toplantı yaptı. Güçlendirilmiş parlamenter sistem dışında bir perspektif bir vizyon var mı? Siyaset yemek yemek, birbirini karşılamak ve uğurlamaktan ibaret değildir. O siyaset değil adab-ı muaşeret.. Bizim örf adetlerimizle ilgili davranış biçimi. Siyaset başka bir şey. Siyaseti üretebilmek için, proje üretebilmek için genel başkanımızın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi dertli olacaksın, bu toprakların aşığı olacaksan. Bakışın böyle değilse, bunu içselleştiremediysen proje üretemezsin. Türkiye’nin ebetteki sorunları var her şey çözülmüş iddiasında değiliz” açıklamasında bulundu.
“Bunu sürdürebilecek kadrolar tekrar güven tazelemeli, yetki almalı”
2023 seçimlerinin hem tarihi yönden hem de Türkiye için önemli
bir seçim olduğunun altını çizen Hayati Yazıcı, “2023 seçimlerine
doğru hızlı bir şekilde gidiyoruz. Her seçim önemli ama bu seçim
çok daha önemli. Tarihi bakımdan önemli, 2023 seçimleri Kurtuluş
Savaşı sonrası en büyük kazanımı olan Cumhuriyetin kuruluşunun
100’üncü yılının son seçimi . 2023 seçimleri Cumhuriyetin
kuruluşunun 2’nci Yüzyılının ilk seçimi. Tarihi anlamda önemli olan
bu seçim siyasi anlamda çok daha önemli bir seçim. Kimilerinin
hayallerini aşarak, akıllarını durdurarak mil beklenmedik yerlerde
milletimizin yüreğine su serpecek icraatlar gerçekleştiriyoruz
Ansızın gelebiliriz şeklinde Cumhurbaşkanımız ifade ederken
kimileri tiye alıyordu. Bu ivmeyi bu perspektifi Türkiye
kaybetmemeli. Bunu sürdürebilecek kadrolar tekrar güven tazelemeli,
yetki almalı. Doğru olanı, iş üreteni, vizyoner olanı milletin
çıkarına ter dökenleri iyi tanıyor, tanıyacak, takdir hakkını da bu
doğruda da kullanacak” dedi.
"Ne anayasamızda ne yasalarımızda bu alanda müdahaleyi haklı kılacak norm yoktu"
Salondakilere hitap eden Yazıcı, “ Başı açık kapalı istediğiniz giyim tarzında burada buluşmuşsunuz. 20 yıl önce Türkiye böyle değildi. Bizim devraldığımız Türkiye’de bu alan muazzam bir sorun alanıydı. Bu alanda binlerce hane, binlerce kişi siyaset mühendislerin , kimi kurumların travmasına maruz kaldı. Yasa mı vardı gerekli kılan. Ne anayasamızda ne yasalarımızda bu alanda müdahaleyi haklı kılacak norm yoktu. Tam tersine Hiç kimse eğitim hakkından mahrum bırakılmaz diye bir kural vardı. Buna rağmen bir çok gencimiz, insanımız eğitim öğretim hakkından mahrum bırakıldı. Cumhurbaşkanımızın birçok vesile ile ifade ettiği gibi dikleşmeden dik durarak kararlı tutumla metanetle, sabırla bu sorunu Türkiye gündeminden çıkardık. Kadınlarımız neye inanıyorsa, nasıl giyinmek istiyorsa, nasıl görünmek istiyorsa, o tercihi doğrultusunda kamusal alanda ve özel hayatta istediği şekilde tercihini yaşama hakkına sahip olduğu ortama dönüştü” değerlendirmesinde bulundu.
"Mecliste kabul göreceği beklentisi içinde olduğumuzu paylaşmak istiyorum"
Başörtüsünün anayasa ile güvence altına alınması teklifini bir
kez daha anımsatan Yazıcı,” Yasayla yapalım diyen bir teklif
getirdik. Madem böyle bir kuşku var. Yasa olmamasına rağmen böyle
uygulama oldu. Bu alanı düzenlemenin yeri yasa değil anayasa dedik.
Bireyleri, kadınları inancı gereği başını açması ve ya kapaması bir
haktır. Hak ve özgürlükler demokrasinin pratiğinde be kurasında bu
hususların düzenleneceği yer anayasadır. Hodri meydan dedik ve bu
düzenlemeyi anayasa ile yapalım dedik. Bir madde düzenleme
teklifini hazırladık. Bugün yarın bir planlama yaparak Meclisin
gündemine taşıyacağız bakalım kim orada samimi. Türkiye’nin
özgürleşmesi alanında kim laf üretiyor kim icraat ortaya koyuyor.
Bu düzenlemenin ete kemiğe bürünmüş içeriği itibari ile Mecliste
kabul göreceği beklentisi içinde olduğumuzu paylaşmak istiyorum”
dedi.
Muhalefet partilerinin düzenlemeye evet oyu kullanacağını
düşündüğünü ifade eden Yazıcı,” “Muhalefet partileri ne derlerse
desinler gündem konusu olduğunda o iki maddenin yasalaşmasından
yana tercihlerini kullanacaktır. Aile birliği erkek ve kadının
evlenmesi ile oluşur. Buna karşı çıkacak bir birey siyasi tercihi
ne olursa olsun olamaz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Bu ülkenin kadınları eşit fırsatlar verildiğinde demek ki dört nala koşuyor”
AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, açılış konuşmasında AK Parti’nin kadınların önünü açacak bir çok çalışmaya imza attığını belirterek ,”Anayasa’da kadın erkek eşitliğine vücut bulduran AK Parti’dir. Akabinde Türk Ceza Kanunu’nda yaptığımız köklü değişikliklerle töre - namus saikiyle işlenen cinayetleri ağırlaştıran AK Parti’dir, eşit işe eşit ücreti kanunlaştıran AK Parti’dir, sosyal devlet ilkesini anayasanın ete kemiğe büründüren AK Parti’dir. Özellikle söylüyorum bu ülkenin kız çocukları çok uzun yıllar en önemli fırsat eşitliği aracı olan eğitimden uzun yıllar uzak kaldılar. Yasaklarla mahrum kaldılar. Katsayı kısıtlamasıyla mağdur kaldılar, Üniversite eğitimi 81 ilde olmadığı için mahrum kaldılar. Üniversiteler bazı büyükşehirlerle kümelendiği için mahrum kaldılar. AK Parti yasaklarla mücadele ederek ve ortadan kaldırarak, katsayı uygulamasını ortadan kaldırarak, 81 ilde açtığı üniversitelerle eğitimde devrim niteliğinde düzenlemeler yaptı kadınlar için. 2001 yılında üniversite çağındaki kız çocukların üniversiteleşme oranı yüzde 13 buçuktu. Bu oran bugün yüzde 49 oldu. Bu ülkenin kadınları eşit fırsatlar verildiğinde demek ki dört nala koşuyor” açıklamasında bulundu.