AK Parti, Eylül'de sahaya iniyor
Abone olTayyip Erdoğan'ın siyasetteki, karakutusu Mehmet Müezzinoğlu Halk'a ve Olaylara Tercüman'dan Erhan Öztürk'e konuştu.
DOKTOR Mehmet Müezzinoğlu AKP’ nin İstanbul İl Başkanı. Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’ın, liderliğini ve yeteneğini 33 yıl önce,
İmam Hatip Lisesi’nde münazara kolu başkanı iken görmüş. Randevu
taleplerini Başbakan’ın hiç geri çevirmediğini söylüyor ve
Türkiye’nin problemlerini, işsizlik ve yoksulluk olarak özetliyor.
Müezzinoğlu, “Büyükşehir dahil, 32 ilçenin 25’i garanti. Hedefimiz
Şişli, Adalar, Beşiktaş ve Kadıköy” diyor. Mehmet Müezzinoğlu’yla,
İstanbul’daki başkan adaylarının hangi yöntemle belirleneceği,
siyasetteki hedefleri ve AKP’yi konuştuk. Mehmet Müezzinoğlu
sohbetimizde AKP için özel olarak yaptırılan yerel seçim anketini
de Tercüman için açıklıyor. Anketin sonuçları şöyle: AKP’ye oy
vereceklerin oranı yüzde 38.1. Oy verebileceklerini söyleyenlerin
oranı yüzde 72.3. Kararsızlar yüzde 13. l Siyasete ne zaman ve
kimin aracılığıyla girdiniz? 1992 yılında Avcılar ilçe olunca ara
yerel seçimlerde ANAP adaylık teklif etti. Refah Partisi’nin İl
Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teklifiyle RP’den aday oldum. Bu
aynı zamanda benim aktif siyasete atılmamın da ilk adımı oldu. Daha
sonra Küçükçekmece RP İlçe Başkanı oldum. Bu parti kapatılınca
yerine kurulan Fazilet Partisi’ne katılmadım. Erdoğan ile birlikte
AKP’nin kuruluş çalışmalarında bulundum ve İstanbul İl
Başkanlığı’nda, Başkan Yardımcısı olarak görev aldım. Daha sonra İl
Başkanı oldum. l Siz aynı zamanda hastane sahibi ve doktorsunuz.
Türkiye’nin sağlık durumu nasıl sizce? İyi olduğunu ifade edebilmek
pek mümkün değil. Ciddi sorunları ve sıkıntıları olan bir ülkeyiz.
Yoğun bakım demeyeceğim ama her alanda ciddi bir tedaviye
ihtiyacımız var. Türkiye’nin yönetim mantalitesi değiştiği gün,
sorunlar bir bir çözülür. l Nasıl değişecek? Öncelikle siyasetçi
değişecek. Siyasetin bir mevki, rant, farklı imkânların sağlandığı
bir kapı olmasından çıkarılması gerekmektedir. Siyaset, reel olarak
uygulanırsa çok şey kendiliğinden değişir. l İl Başkanı olarak
nasıl bir teşkilatlanma içindesiniz? 545 bin üyemiz var. 125 bin
partili arkadaşımızla mesai içindeyiz. Her ay 32 ilçe teşkilatından
bin 200 arkadaşla bire bir görüş alışverişinde bulunuyorum.
Vatandaşlar, Türkiye’nin her tarafından bizi arayarak sorunlarına
çözüm bulmamızı istiyorlar. İmkânlarımız ölçüsünde yardım isteyen
insanları geri çevirmiyoruz. l İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı’na aday gösterilirseniz ne dersiniz? Kişi olarak böyle
bir talebimin olmadığını söyleyebilirim. Kendi şartlarımı koyarım.
Buna rağmen ısrar edilirse hayır dememiz mümkün olmaz. Çünkü
hizmeti ülkeye, insana yapacaksınız. l İstanbul halkına bir
mesajınız var mı? Bizi yakından takip etsinler, yanlışlarımızı
eksiklerimizi bire bir bize mutlaka bildirsinler. Memnuniyetlerini
sandıkta göstersinler. 3 Kasım’da bedel ödeyenler gibi bedel ödemek
istemiyoruz. Bunu bizim için değil, kendileri için yapsınlar. AKP
bir grubun partisi değil, halkındır. l Araştırma yaptınız mı?
Haziran ayında İstanbul’da bir anket yaptık. AKP’ye oy verecek
misiniz? sorusuna aldığımız cevabı biraz önce açıkladım. Bu sonuç,
bizim için büyük mutluluk ve sorumluluk demektir. Hekimlikteki
hipokrat yemini gibi siyasette de din, dil, kültür, zengin, fakir,
mevki, makam gözetmeksizin derdi olanın derdini gidermek, sancısı
olanın sancısını dindirmek hedefimizdir. 33 YILLIK ARKADAS l
Erdoğan ile ne zaman tanıştınız? 1970 yılında İstanbul İmam Hatip
Lisesi’nden sınıf arkadaşıyız l 33 yıllık arkadaşlığınızda
anılarınızda vardır? 1994’den beri, çok şey yazıldı çizildi. Bir
çoğuna ben de şaşırdım açıkçası. İzninizle bunlar bizim özelimizde
kalsın l Erdoğan okulda da lider miydi? Olmaz olur mu. Çok etkili
ve sürükleyici bir insandı. Okulun münazara kolu başkanıydı, üç
kişilik münazara kolunda değişmeyen tek isim Tayyip Erdoğan’dı. Her
konuda çok bilgili ve atak bir öğrenciydi. İstanbul İmam Hatip
birincilik için Kabataş ve Haydarpaşa liseleriyle çekişirdi. Çoğu
zaman birincilik bizim olurdu tabii l Münazara ekibinde kimler
vardı? Tayyip Erdoğan ve Seyfettin Esenli her zaman garanti
isimlerdi. Üçüncü kişi konuya göre değişirdi. İşimi yapmak
istiyorum l Erdoğan da eski İl Başkanı, çalışma sisteminiz nasıl,
telkini var mı? - Telkine ihtiyaç yok. Ancak sık sık karşılıklı
olarak görüşlerimizi paylaşırız. Düşüncelerimi raporlar halinde
kendilerine takdim ederim. Başbakanımız bizim hiçbir randevu
talebimizi geri çevirmemiştir. l Siyasetteki hedefiniz ne, nereye
kadar gitmek istiyorsunuz? - Ülkenin bugün olduğu konumdan daha iyi
bir yere gitmesi için nereye kadar gitmem gerekiyorsa oraya kadar
giderim. Samimi olarak söylüyorum, en çok arzu ettiğim şey evimin
ve işimin başına dönmek. Bunu sayın Başbakan’a da söyledim. Ancak
öyle görünüyor ki, bu şartlarda biz istesek bile bizi
bırakmayacaklar. Kongre öncesi talep ettim. Arkadaşlar beni yeniden
il başkanlığına seçtiler. l Severek mi görev yapıyorsunuz? - Ben
sağlık alanında daha mutlu oluyorum. İl Başkanlığı bir ülke
görevidir, milli bir sorumluluktur. Hedefimize gelince, ülkenin
daha iyi yönetilip idare edilmesinin sağlanması. Başbakanımıza hep
şunu söylemişimdir. Bizim partinin bir mutfağı olmalı, ben de o
mutfakta çalışmalıyım. Adayları halka soracağız l İstanbul’da 32
ilçeden kaçını almayı hedefliyorsunuz? Hepsini, en az 25’ini.
Beşiktaş, Adalar, Şişli ve Kadıköy gibi ilçelerde stratejik
çalışmalarımız başladı. Çok yoğun bir tempoda götürüyoruz. Sanırım
Eylül ayında sahaya ineceğiz. l Genel Merkez, bildireceğiniz
isimleri nasıl belirleyeceksiniz? İlçe ilçe, belde belde, halkı,
esnafı ve sivil toplum örgütlerini salonlara davet edip soracağız.
Oradan çıkacak sonuca göre o bölgede anketler yapacağız. Her ilçe
için en az üç aday belirleyeceğiz. Bu adayların özellikleri ve
vizyonuyla ilgili bir rapor hazırlayıp Ankara’ya göndereceğiz.
Orada karar verilecek. Halkın istemediği bir adayı kesinlikle aday
göstermeyeceğiz. l Sizin bir tercihiniz olmayacak mı? Olacak tabi.
Biz Ankara’ya dosyaları gönderirken. tercihimizi not düşeceğiz l AK
Parti’ye geçen belediye başkanları için adaylık sözü verdiniz mi?
Hayır. Partide görev yapan ve partimize katılan hiçbir arkadaşımıza
adaylık garantisi vermedik. Bunların hepsini arkadaşlara
anlatıyoruz. Kimse de ayrıcalık beklememeli. Siyaset, güvene ve
dürüstlüğe dayalı bir iştir. Biz dürüstçe düşüncelerimizi ifade
ediyoruz. İşsizlik sorun l Türkiye’de size göre en ciddi sorun
nedir? İş, iş, iş. Diğerleriyle kıyaslanamayacak şekilde açık ara
önde gidiyor. Bir diğeri yoksulluk. Çocuğunu okutacak, hastaneye
götürecek, pazara çıkacak, markete gidecek parası yok vatandaşın. l
Peki AKP iktidarı bu sorunları çözecek mi? Türkiye’de taşlar yerine
oturmaya başladı. Ekonomide durum her geçen gün daha iyiye gidiyor.
Yoksul sayısını azaltıp, kişi başına düşen geliri yılda beş bin
dolarlara çıkarmamız lazım. Ekonomik olarak Türkiye’nin işi çok
kolay değil. Sayın Erdoğan’ın miting meydanlarında, Bizden bir yıl
bir şey beklemeyin. Rahatlama ancak üç yıl sonra olur sözleri hâlâ
kulaklarda. Bizim tabii bu dönemde en çok dikkat ettiğimiz şey,
güvenilirliği artırmak. Seçimlerden önce vatandaşın sorunlarına ne
kadar duyarlı yaklaştıysak, seçimden sonra da öyle bakıyoruz. Aç
insanın sorununu içimde hissetmeliyim. Hastasını tedavi ettiremeyen
insanın hastasını tedavi ettirip, gülümsetmeliyim. İstanbul’un
tarihi mirası, inanç kültürü ve diğer etkenlerini tüm dünyaya çok
iyi anlatmamız gerekiyor ve hızlı adımlar atmamız lazım. Bu nedenle
İstanbul Belediyesi’ne çok büyük önem veriyoruz. Kesinlikle tarihi
dokunun etrafını açarak, radikal çözümler üretmeliyiz.