Liste kargaşasının yaşandığı bir günde, Bakırköy Belediye
Başkanı Ateş Ünal Erzen, yeni bir proje ile medyanın karşısına
geçti...
Erzen, "Bu proje Türkiye'de bir ilk. Hatta dünyada böyle
bir proje yok dediğinde" ne yalan söyleyeyim, "Uçma başkan"
demekten alamadım kendimi! Birlikte oturduğumuz Ünal
Tanık, İbrahim Yıldız, Ali Sirmen, Meral Tamer, Barış Yarkadaş ve
diğer gazeteciler de farklı düşünmüyordu benden.
Başkan, basit bir kart gösterisi yapıyordu
çünkü!
***
Kartın adı BAKKART...
Ama zaman geçtikçe...
Hepimiz bu gösterinin basit bir kart gösterisinden daha büyük bir
projenin tanıtımı olduğunu anlamış olduk. Başkan Erzen'in heyecanı
o yüzdenmiş meğer.
***
BAKKART sahibi mutlak yoksullardan seçiliyor.
Ve bu kartla ihtiyaç sahipleri, istedikleri marketten alışveriş
yapıyor.
Ama, alışverişte sınır var.
Sadece gıda ve temizlik malzemeleri alabiliyorlar.
Makarna, bulgur, pilav vs.
Kartın limiti ise 300 TL.
***
Makarna, bulgur, pilav size bir şey hatırlattı değil
mi?
AK Parti'nin zaferlerine gölge düşüren ürünler yani.
Hala da, AK Parti'ye oy verenlerin, bir torba makarnaya,
bulgura, pilava, sabuna tav olduğu konuşulmuyor mu?
Haklıydı tepkiler.
Çünkü, bu yardımları alanlar deşifre
ediliyordu.
Boy boy fotoğrafları yayımlanıyordu.
Bir makarnaya, bir çuval bulgura tav olmamışlardı belki ama,
görüntüler, aleni yardımlar, ihtiyaç sahibi garibanların üzerinden
yapılan siyaset, AK Parti'ye yönelik suçlamaları kalıcı hale
getirdi.
Yardım alanlar, bu suçlamalar karşısında utandı, yerin
dibine girdi!
***
Bakırköy Belediyesi de, ihtiyaç sahiplerine yardımlar
yapıyor yıllardır.
Öğrencilere ücretsiz dershane hizmeti veriliyor mesela.
Aşevinde hergün binlerce kişinin karnı doyuruluyor mesela.
Bunlar biliniyor, ya da bilinmiyor.
Belediye işini yapıyor.
Ama bu kart farklı.
BAKKART'la verilen destek, insan onurunu ayaklar altına
almıyor.
Kişiyi deşifre etmiyor.
Kişiyi utandırmıyor.
Kartını alan, markete gidiyor ve alışverişini yaparak, onurlu bir
şekilde evinin yolunu tutuyor.
KART sahibi isterse limitini doldurmayabilir. Kalan parasını öteki
aya saklayabilir. İsterse bir ziyarete giderken, gıda ürünlerinden
oluşan hediyeler de alabilir. İsterse, kendisinden daha aç
durumdaki bir komşusunu da doyurabilir.
***
Ben bu projeyi tuttum.
Müthiş!
Ateş Ünal Erzen'i kutluyorum.
Komşusu açken, tok yatmamayı tercih ettiği için.
Hem de o komşusunu rezil etmediği için.
***
CHP bu projeyi yaygınlaştırabilir mi?
Bilmiyorum.
Bu ve buna benzer çok sayıda proje ne yazık ki ilçe sınırları
içinde kaybolup gidiyor.
CHP'deki yöneticiler de kendi derdinde.
Oysa iktidarın elinde böyle bir imkan var.
Proje CHP'nin diye, böyle bir projeye sahip çıkmaktan korkmamalı.
Kopyacılıktan söz eden iktidar partisi, CHP'den bu projeyi
kopyalamakta sakınca görmemelidir. Sokakta bulgur, pilav vesaire
dağıtmak yerine, ihtiyaç sahiplerine böyle bir kart
dağıtılabilir.
Üstelik onların işi, Bakırköy Belediyesi'nden daha kolay.
Çünkü BAKKART'ın arkasında imzası olan
Halkbank, iktidarın elinde.
BAKKKART'ın adını da AKKART yaparlar.
Al sana hizmet!
Kimsenin de böyle bir hizmetin karşısında gıkı çıkmaz.
NOT: Sevgili Lütfü Türkkan gitti.
Meclis yolu açık olsun. O nereye giderse gitsin, benim dostum ve
arkadaşım. Çocuklarımın amcası. İnternethaber de onun her
zaman gelip kalabileceği evi. O benim okuyucumdu, tanıştık, arkadaş
olduk, dost olduk. Bana çok katkıları oldu, benim zor günlerimde
desteğini hiç esirgemedi. Ekmeğini İnternethaber'in geleceği için
bizimle paylaştı. Teşekkürler dostum! Yolun açık olsun!
Allah yardımcın olsun!