Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Beni okuyan kardeşlerim iyi bilir. Geçtiğimiz günlerde CHP'nin
seçimlerde neden kaybettiğini, AK Parti'nin ise neden kazandığını
İstanbul'un Tuzla ilçesinde şahit olduğum bir örnekle
anlatmıştım.
"Tuzla'da adaylığına kesin gözüyle bakılan CHP'li bir partili,
yöre halkına, "Beni seçerseniz Tuzla'ya İstanbul Deniz
Otobüsü getireceğim" derken, AK Partili Belediye Başkanı
Şadi Yazıcı ne yapıyor biliyor musunuz? Tuzla'ya Ortadoğu'nun en
büyük ve en görkemli marinasını yapıyor! Eşi benzeri olmayan bir
projeyle Tuzla'ya yılda 25 milyon turist getirecek olağanüstü bir
çalışmanın inşaatı için gecesini gündüzüne katıyor.. Hem de hiç
reklamını, tanıtımını yapmadan!" demiştim.
Bu satırların altına da, "Önümüzdeki günlerde yerel
seçimlerle ilgili analizler yapacağım yazılarda Tuzla ve Şadi
Yazıcı hakkında sizlere daha detaylı bilgiler aktarmaya
çalışacağım" diye not iliştirmiştim.
Bir yakınımın işlerini yürütmek için epey zamandır Tuzla'da
bulunduğum için merak edip araştırdım. İlginç bilgilere ulaştım ve
yapmak istediğim şey bunları sadece sizinle paylaşmak..
Nicedir yöre esnafıyla siyasi konularda haşır neşir haldeyim.
Geçtiğimiz gün birkaç esnafla havadan sudan sohbet ederken söz
döndü dolandı "Yerel seçimleri kim alır?" sorusuna
geldi.
Sonradan öğrendim ki aramızda CHP'li bir il Meclis üyesi de varmış.
"Şadi Yazıcı alır" dedi aniden. Hepimiz başımızı
yana yatırıp kendisini şaşkınlıkla süzünce daha iddialı bir
konuşmaya başladı:
"Şadi Yazıcı geçen seçimi bin küsur farkla kazanmıştı. Bu
seçimde yüzde 60'tan aşağı almaz. Ezip geçer. Şu Marina projesi
bile başlı başına kazanması için yeterli. İnşallah Gezi olaylarında
duran adam, koşan adam, yatan adam olan tipler bu projeyi duyup
burada da 'Balık adam' olmazlar!" dedi.
AK Parti'ye oy vereceğini söyleyenler bunun üzerine tek söz
etmedi!
Şadi Yazıcı ismini pek çoğumuz bırakın bilmeyi, duymamışızdır belki
de. Çünkü ilginç bir belediye başkanı. Gayet düzgün olan kaldırım
taşlarını değiştirip, gazete ve televizyonlara koşup
"Yaptım! Ben yaptım. Ama nasıl yapmışım hakkımı verin iyi
yapmışım?" diyen biri değil.
Düşünün!..
Yakın zamanda tüm Türkiye'nin konuşacağı Tuzla Marina Projesi'nin
temelini atıyor, kimsenin haberi yok. Başbakan'ı ve Kadir Topaş'ı
getirtip temel attırmayı düşünmemiş. Projenin yarısı tamamlanmak
üzere, kimsenin haberi yok. Marina ile ilgili tek şartı var.
Bittiğinde tamamı Tuzla'da oturan 2500 kişiye iş imkanı
sağlayacak.
Bunun yanısıra en lüks restaurantları aratmayacak güzellikte bir
"aşevi" açmış. Garip gureba gelip burada yemeğini
yiyor. Gelemeyen engelli, yaşlı kişilerin yemek servisleri ise
evlerine kadar servis ediliyor.
İş makarnayı falan aşmış anlayacağınız!
İlçenin tüm tapu sorunları çözülüyor. Neredeyse hergün tapu teslim
törenleri yapılıyor. Her perşembe günü ise başkan dış dünyaya
kapılarını kapatıyor ve yaklaşık 8 saat ilçe halkını dinliyor.
Yüzyüze ve dokunarak! Yapılması gereken ne varsa, o an orada
karar alınıyor ve uygulamaya konuyor.
Tuzla belediyesi örneklerine az rastlanacak bir şey daha yapıyor.
Minarelerden yükselen her cenaze selası özellikle takip ediliyor.
Belediyenin bu konuda yetkilendirdiği ekip yıldırım hızıyla devreye
giriyor ve ayırım yapmadan cenaze ile ilgili yapılacak ne varsa
üstleniyor. Cenaze evine taziyeye gelenlerin masrafları ve
yemekleri belediye tarafından karşılanıyor.
Nasıl takip ediliyor bilmiyorum ama Tuzla'da oturuyorsanız ve
çocuğunuz dünyaya geliyorsa, belediyenin kutlama çiçeği gelip sizi
mutlaka buluyor. Herhangi bir hastanede yatan hastanız varsa,
geçmiş olsun mesajını alıyorsunuz.
Duyduğumda benim tüylerimi ürperten bir şeyi anlatayım. Sabah okula
giden küçücük bir kız kapıda annesine, "Ekmeğimin arasına
koyacak bir domates veya yumurta yok muydu? Arkadaşlarımın arasında
kuru ekmek yiyince utanıyorum" diye ağlayarak
yakınıyor.
Belediyenin bundan bile haberi oluyor!
"Bu nasıl olabilir, belediye nereden duyuyor" diye
soruyorsunuz değil mi?
Bazı yoksullar vardır. Onuru kırılmasın diye yardım kabul etmez.
Ettiğinde ise, yardım kadar yardım eden eli de çok önemser. Bunun
farkına varmış Şadi Yazıcı ve bu işi yapabilecek en mukaddes
varlıkları, yani kadınları yardımına çağırmış.
Dile kolay, 2600 kişilik gönüllü kadınlar ordusu kurmuş. İsmini de
"Gönül Elleri" koymuş. Başörtülü veya başörtüsüz
ayrımı yapılarak seçilmemiş. Hangi partiye oy verdikleri de
sorulmamış. Haliyle onlar da gittikleri evleri alevi sünni diye
ayırmıyor.
2600 kadın Tuzla’nın her yerine yayılmış, adeta yardım melekleri
gibi çalışıyor. Tuzla’da ne kadar yardıma muhtaç aile, engelli,
yetim, hasta ve yaşlı varsa hepsini tek tek araştırarak buluyorlar
ve gereken yardımı yapıyorlar. Bununla da yetinmeyen gönüllü
kadınlar, sosyal projelerle de yardıma muhtaç aileleri sosyal
hayata dahil ediyorlar.
Şimdi diyeceksiniz ki "Yazıcı'yı yöredeki herkes çok mu
seviyor?"
Hayır tabi ki..
Beyaz güvercine "Çok karasın" diyen karga misali,
yapılan her hizmete peşinen kara çalanlar burada da yok değil.
Kendisine suçlayıcı gözlerle bakanlar da hiç az değil. Ama başkan o
gözlerden kaçmak için makam arabasına kalın perdeler takmak yerine,
gidip dertleşiyor ve çözüm arıyor. Bu nedenledir ki, Gezi
olaylarında bazı vandallar İstanbul'u İblis panayırına çevirirken,
Tuzla eylemlerin en düşük olduğu ilçe olarak kayıtlara geçmiş.
Çok uzattım biliyorum.
Bana aktarılan bir anektodu da yazıp noktalayacağım.
Şadi Yazıcı'yı bir bağış gecesine davet ediyorlar geçtiğimiz
aylarda. Vaatler havada uçuşuyor ama herkesin gözü Belediye
Başkanı'nda. Belediye olarak en ballı katkıyı ondan
bekliyorlar..
Sıra Başkan'a gelince ayağa kalkıyor ve herkesi donduran şu sözleri
söylüyor: "Ben halkın parasını onların yerine biryerlere
bağışlayacak yetkiyi kendimde görmüyorum. Bu nedenle hiçbir bağışta
bulunmayacağım..."
Bağışı cebinden yapıp arkasını dönüp gidiyor.
Ha; unutuyordum!
Seçimde Tuzla'da kim kazanır?
CHP burada bildiğiniz kedi!
ve hepimiz biliyoruz ki, üzerine siyah şeritler çizsek de kediler
asla kaplana dönüşmez! CHP burada Kılıçdaroğlu'nu aday gösterse
dahi kazanamaz! Balığın suda, kuşun karada olduğundan ne kadar
eminsem, bundan da o kadar eminim.
Eğer AK Parti geçtiğimiz yerel seçimde yaptığı hatayı yapmaz,
Maltepe ve Kartal'da olduğu gibi aday değişikliğine gitmezse
tabi...