Ailenin çirkin taciz pazarlığı!
Abone olHenüz 15 yaşında... Kadın kuaföründe çalışıyor... Elle tacize uğradı, tecavüz girşimi yaşadı... Ancak ailesi para karşılığı şikayetini geri aldırdı.
Samsun'da kadın kuaföründe çalışan 15 yaşındaki N.C.'yi elle taciz ettiği ve tecavüze kalkıştığı iddiasıyla tutuklanan 16 yaşındaki F.T., mahkemede genç kızın ifade değiştirmesi ve şikayetinden vazgeçmesine rağmen tahliye edilmedi.
Ailesininin, tutuklu gencin ailesinden bin lira alarak anlaştıklarını da duruşmada söyleyen genç kız, mahkeme çıkışında ise sinir krizi geçirerek hıçkırıklara boğuldu.
İlkadım İlçesi’nde yaklaşık 4.5 ay önce meydana gelen olayda, canlı ev hayvanları satan mağaza çalışan F.T., bayan kuaföründe çalışan arkadaşı N.C.’yi gündüz vakti, “Sana bir şey göstereceğim” diyerek işyerine çağırdı. Daha sonra genç kızı mağazanın arka kısmında bulunan odaya götüren F.T., iddiaya göre burada N.C.’ye sevgisini anlatarak arkadaş olmak istediğini söyledi. Ancak, genç kızın olumsuz cevap vermesi üzerine F.T., birden N.C.’yi dudaklarından öpmeye eliyle de taciz etmeye başladı. N.C direnince de, “Bağırma seni burada o... yaparım. Senin kızlığını bozarım. Beni sen çıldırttın” diyerek tacizlerine devam etti. Bu sırada N.C. “Biri geldi” diyerek, F.T.'nin odadan çıkmasını sağladı ve kaçtı. Dışarıya çıkınca da çevredeki esnaftan yardım istedi.
ÜNİVERSİTEDEN ‘RUH SAĞLIĞI BOZULMUŞ’ RAPORU
Olay yerine gelen polis, genç kızın şikayeti üzerine F.T.’yi gözaltına aldı. Nöbetçi mahkemeye çıkarılan şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi. N.C.’ye de Ondokuz Mayıs Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından olay nedeniyle ‘Ruh sağlığı bozulmuştur’ diye rapor verildi.
Samsun 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Taciz ve tecavüze teşebbüs’ suçundan hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan F.T. dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanık, gizli yapılan duruşmada genç kızı yaklaşık 5 aydır tanıdığını ileri sürerek, “Kendisi benim arkadaşımdır. Olay günü benden borç para istedi. Ben de vermedim. Sonra bana bu iftirayı attı. Kendisini taciz etmedim. Suçsuzum ve tahliyemi istiyorum” dedi.
AİLESİ AİLEME BİN LİRA VERDİ
Duruşmaya katılan N.C. de, soruşturma aşamasında verdiği ifadelerin doğru olmadığını ileri sürerek, “Sanık doğru söylüyor. Kendisinden para istedim. Vermeyince de kızdım. Çalıştığı işyerinden dışarıya çıkarken sadece kolumu tuttu. Kızgınlığımdan ona bu iftirayı attım. Şikayetçi değilim. Ailesi de şikayetimden vazgeçmem için benim aileme bin TL verdi” diye konuştu. Mahkeme Başkanının, daha önce verdiği ifadelerinin çok ayrıntılı ve çok farklı olduğunu hatırlatması üzerine, N.C., “Şimdiki ifadelerim doğrudur. Ona olan kızgınlığımdan daha önce öyle ifade vermiştim” dedi.
TAHLİYE EDİLMEDİ
Mahkeme, sanığın tahliye talebini kabul etmeyerek, gelmeyen tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi. Ailesi ve yakınlarıyla birlikte adliye binası dışına çıkan N.C. sinir krizi geçirerek hıçkırıklara boğuldu. Genç kızı, yakınları teselli etmeye çalıştı.
"BEN HAYVAN DEĞİLİM"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Kahramanmaraş’ta, parkta tartıştığı kız arkadaşını beylik tabancasıyla öldürdüğü iddiasıyla hakkında ’kasten adam öldürmek’ suçundan dava açılan sanık polis memuru Orhan Kocalar’ın yargılanmasına başlandı.
Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanık Orhan Kocalar ile maktul Kübra Taşdemir’in babası Yaşar Taşdemir ile annesi Necibe Taşdemir hazır bulundu.Sanık Orhan Kocalar, savunmasında, maktul Kübra Taşdemir ile bir arkadaşının vasıtasıyla Ocak 2010 tarihinde tanıştığını ve o tarihten sonra kendisiyle arkadaş olduğunu söyledi.İstanbul’da polis memuru olarak görev yaptığını, rapor alarak Kahramanmaraş’a geldiğini, bir parkta maktulle buluştuğunu belirten Kocalar, aralarında zaman zaman tartışma olduğunu ifade ederek şunları söyledi.
"BANA TOKAT ATTI, 'SENİ VURURUM' DEDİ"
"Her zaman buluştuğumuz Atatürk Parkı’na geldiğimde her zaman oturduğumuz yerde olduğunu gördüm. Biraz konuştuk neden telefonunun kapalı olduğunu sordum o da bana ’evde’ dedi. Kendisiyle evlenmeye karar vermiştim. Olay günü yine tartıştık. Bende olan fotoğrafları kendisine verdim. Ayrılma noktasına gelmiştik. Bende olan yüzüğü çıkardım kendisine verdim. O da fırlattı. Bana tokat attı ’seni vururum’ dedi. Ben de beylik tabancamı çıkararak ’al vur’ dedim. Silahı aldı bir süre sonra bana geri verdi.
"SİLAHIMI GÖĞSÜME DAYADIM, 'YAPMA' DEDİ"
Sonra beraber parkın dışına doğru çıkmaya başladık. ’Ayrılalım mı’ dedim. Sesini çıkarmadı. Kendisine verdiğim fotoğrafı yırttı. Ben de sevdiğimi göstermek için silahı göğsüme dayadım. ’Yapma’ dedi. Aramızda az bir mesafe vardı. Bir anda belimdeki silahı çektiğini hissettim. Sürgüsünü çekti ve göğsüne doğru dayadığını gördüm. Tabancamın emniyeti açıktı bir anda emniyetini kapatmaya çalışırken Kübra’nın bağırdığını duydum. Tabanca sesini duymadım. Yere yığıldı kucağıma alarak yolda çevirdiğim araçla hastaneye götürdüm."
"BU OLAY OLMASAYDI 2 GÜN SONRA İSTEMEYE GİDECEKTİK"
Kendisinin kesinlikle Kübra’yı vurmadığını iddia eden Kocalar, "Bu olay olmasaydı ailem 2 gün sonra Kübra’yı istemeye gidecekti. Ben kendisiyle evlenmeyi düşünüyordum. Ben yapmadım. Allah şahittir ben yapmadım. Ben hayvan değilim. Sevdiğim kızın göğsüne nasıl silah dayayayım" diye konuştu.
BABA TAŞDEMİR: "KIZIM KENDİSİNİ VURACAK BİRİ DEĞİL"
Maktul Kübra Taşdemir’in babası Yaşar Taşdemir ise sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyerek, "Kızımla arkadaş olduğunu bilmiyordum. Kendisini tanımam ve hiç görmedim. Kızım kendini vuracak biri değil. Aklı başında biriydi ve bu yıl üniversiteye başlayacaktı. Ayrıca kızım hayatında silah gören biri değil" dedi.Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve gelmeyen tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğünde çalışan ve izinli olarak Kahramanmaraş’a gelen polis memuru Orhan Kocalar, 16 Eylül 2010 tarihinde Atatürk Parkı’nda buluştuğu kız arkadaşı Kübra Taşdemir ile tartışmış, tartışmanın ardından silahla karnından yaralanan genç kız kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.Polis tarafından gözaltına alınan Orhan Kocalar, nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanmıştı.
GALATASARAY'IN YENİ STADINDA ÖLÜM
İnşaatı devam eden Seyrantepe'deki Türk Telekom Arena Stadı'nda yüksekten düşen bir işçi hayatını kaybetti.
Edinilen bilgiye göre Cihan Gayretli isimli işçi, stadyumda birlikte çalıştığı ağabeyi ve bir arkadaşı ile yürürken yüksekten düştü. Ağabeyi ve arkadaşı önde yürüdükleri için arkadan gelen Gayretli'nin düştüğünü fark etmedi. İşçinin cesedi, arkasından gelmediğini fark edip kendisini inşaat içinde aramaya çıkan ağabeyi tarafından yaklaşık yarım saat sonra bulundu. Ailesi acı haberle yıkılırken, Adli Tıp Kurumu'ndaki işlemleri tamamlanan gencin cenazesi toprağa verilmek üzere Çorum'a gönderildi.
DOLANDIRICININ YÜZSÜZLÜĞÜ PES DEDİRTTİ
Kayseri'de dolandırıcılıktan yakalanan bir kişi, soru soran gazetecilere, "Kimseyi dolandırmadım, asıl mağdur benim" cevabını verdi.
Edinilen bilgiye göre, Adana başta olmak üzere 15 ilde arandığı, Kayseri'de de bir işadamını dolandırmaya çalıştığı öğrenilen E.D., Kayseri Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.
Soruşturma sırasında adliyeye getirilen E.D., çıkışta, "Kaç kişiyi dolandırdın?" diye soran gazetecilere, "Kimseyi dolandırmadım. Asıl mağdur benim" diye cevap verdi.
Yetkililer, birçok dosyası bulunan E.D. hakkında başlatılan soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdi.
Antalya'nın Alanya ilçesinde bir kişi, sahte diş hekimliği yaptığı iddiasıyla gözaltına alındı. Sahte diş hekiminin muayenesinde, portmanto ile gizlenmiş özel diş laboratuvarı odası bulundu.
Alanya'da M.T. isimli şahsın sahte diş hekimliği yaptığı ihbarını alan Antalya Diş Hekimleri Odası Alanya Temsilciliği, polis ekipleriyle birlikte çarşı merkezindeki diş laboratuvarına baskın yaptı. Baskında sahte diş hekimi olduğu iddia edilen M.T. göz altına alınırken, laboratuvardaki alet ve cihazlara el konuldu. Sahte diş hekiminin muayenehanesinde diş laboratuvarına açılan portmanto ile gizlenmiş özel bir kapı bulundu. Kapıdan içeri giren ekipler şaşkınlığını gizleyemedi.
Antalya Diş Hekimleri Odası Alanya Temsilcisi Murat Özçelik, burada bir hastanın kısa bir süre önce muayene edildiğini belirterek "Aletleri ve cihazları incelediğimizde bunu anlayabiliyoruz. Vatandaşlarımızın bu konuda çok titiz davranmaları gerekiyor. Özellikle diploma olup olmadığına kesinlikle bakmalarını istiyoruz. Ayrıca burada bir oda gizlenerek portmanto ile de aldatmaca yapılmış" dedi.
Sahte diş hekimi M.T. ise ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü.
BÜYÜ BAHANESİYLE EVE GELİP NASIL SOYGUN YAPTILAR?
[PAGE]Nevşehir'de bir eve misafir olarak gelen iki türbanlı kadın, evde yaşayanlara büyü yapıldığını öne sürüp dua okuyacaklarını söyleyerek evdeki 20 bin TL'ye yakın ziynet eşyasını çaldı.
Edinilen bilgiye göre, Nevşehir'in 2000 Evler Mahallesi 7. Yol'da bir apartman dairesinin kapısını çalan iki türbanlı kadın, kendilerinin Adıyaman, Menzil'den geldiklerini ve misafir olmak istediklerini söyledi. Dua ettikten sonra evdekilere muska ile büyü yapıldığını belirten iki kadın, ev sahibi K.Ö. ile gelini G.Ö.'den evde bulunan tüm para ve ziynet eşyalarını odanın ortasında bir bohça içerisine yerleştirmelerini istedi.
Bunun üzerine ev sahipleri de 8 burma bilezik, 1 altın set,1 altın zincir, 8
yarımlık,10 çeyrek altın, 2 yüzük ve 1 küpe, 350 avro ile bin 900 TL'yi getirerek bir bohça içerisine koydu. Kadınlar, evi kilitleyerek hep beraber dışarı çıkacaklarını, dışarıda dua okudukları sırada ev sahibi ve gelininin sürekli yere tükürmesiyle büyünün bozulacağını söyledi.
Evden çıkan yaşlı kadın ve gelini, bir süre yürüdükten sonra Nevşehir İ. Şevki Atasagun Devlet Hastanesi önüne kadar geldi. Bu arada dolandırıcı kadınlardan biri, büyünün tam anlamıyla çözülmesi için evin anahtarının kendilerinde olması gerektiğini, 2 saat boyunca anahtara okuyacaklarını belirtti. Anahtarı aldıktan sonra ev sahibi K.Ö.'den bu süre zarfında eve gitmemelerini isteyen kadınlar, büyünün tam anlamıyla bozulması için 24 saat geçmesi gerektiğini, bu süre içerisinde kimseye hiçbir şey
söylememeleri gerektiğini belirterek ev sahiplerinin yanından ayrıldı. Anahtarla eve giden iki kadın, altın ve paraları çalıp kaçtı.
Bu arada Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube ekipleri, Nevşehir İl Özel İdare Müdürlüğü yanından geçen K.Ö. ve gelini G.Ö.'ye 2000 Evler Mahallesi civarında iki dolandırıcıyı aradıklarını belirterek, eşkallerini verdikleri kadınları görüp görmediklerini sordu. Büyünün bozulmamasından endişe eden yaşlı kadın ve gelini, söz konusu eşkale uygun kadınları görmediklerini söyleyerek eve geldi. Bir süre evin önünde bekleyen kadınlar, durumdan şüphelenerek çilingir çağırıp içeri girdi. Soyulduklarını anlayankadınlar polisten yardım istedi.
Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin çalışması neticesinde, kadınlarla birlikte hareket ettikleri öğrenilen iki şahıs yakalandı. Hala aranan iki kadının önceki gün Kırıkkale'nin Keskin ilçesinde de buna benzer bir dolandırıcılık olayına karıştıkları için arandığı ortaya çıktı.
İFTİRA MI GASPÇININ SAPIKLIĞI MI?
[PAGE]
Bursa'da gece yarısı yolunu kestiği kadına, penisiyle korkutup çantasını gasp ettikten sonra tecavüz ettiği iddia edilen zanlının yargılanmasına başlandı. Mağdur kadın, elinde pantolonuyla polise sığınarak kurtulduğunu söylerken, sanık ise, "Kendisiyle ilişkimiz vardı. Olay gecesi kavga ettik. O yüzden bana iftira atıyor" diye konuştu.
4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "cinsel saldırı ve gece vakti yağma" suçlarından toplam 27 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık H.Ö. (28), ilk kez hakim karşısına çıktı. Hakkındaki iddiaları yalanlayan H.Ö., "Mağdure T.K. ile bir yıldır arkadaşız. Zaman zaman bir bayan arkadaşının evinde buluşup birlikte oluyorduk. Olay akşamı, kendisini Tekel bayiinin önünde beklerken gördüm. Yanında bir bayan vardı. İki erkek de içeriden bira alıyordu. Beni görünce bayan arkadaşını bırakıp yanıma geldi. Bir süre sohbet ettik, alkollüydü. Aramızda tartışma çıktı ve yanımdan bağırarak uzaklaştı. Benim ona yönelik cinsel veya gasp amaçlı bir saldırım olmadı. Bana iftira atıyor" dedi.
Bir mağazada tezgahtarlık yapan mağdure T.K. ise yaşadığı dehşet gecesini şöyle anlattı:
"Tekel bayiinde beklerken bayan arkadaşımla tartışıp ayrıldım. Tek başıma evime giderken arkamdan yaklaşan birisi boynumdan ve saçlarımdan tutup beni karanlık bir sokağa doğru sürükledi. Korkup bağırdım. Ama kimse yoktu. Önce duvara dayadı, sonra yere yatırıp üzerime çıktı. Göğsümün üzerine oturup pantolonumu çıkardığı sırada kendisine tekme atıp, elinden kurtuldum. Pantolonumu elime alıp kaçarken yolda rastladığım polislere sığındım. Çantamdaki cep telefonu ve 30 lira kadar paramı da çaldı. Polislerle olay yerine geldiğimizde, çantamdakilerin yola döküldüğünü, cep telefonumun kırıldığını gördüm. Kaçarken unuttuğum ayakkabılarım da olay yerindeydi."
Mahkeme, sanığın tutukluluk talebini reddederek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
"KIZIN ÇIĞLIKLARINI KOMŞULAR DUYDU"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
İzmir'in Kemalpaşa İlçesi'nde, 9 yaşındaki kızı Emine Ö.'yü döverek öldürdüğü iddia edilen 4 kız babası Z.Ö., gözaltına alındı. Katil babanın olayın hemen ardından bir arkadaşını aradığı ortaya çıktı.
ANNESİNİ İSTEDİĞİ İÇİN
Bu ihbarla yola çıkan ekiplerin, Özer´in arkadaşını ikinci kez arayıp, "Önemli birşey yok" demesiyle geri döndüğü, kızının öldüğünü anlayan babanın küçük kızını alıp evden kaçtığı bildirildi. Bu arada küçük Emine´nin iki kardeşiyle Mardin´de kalan ve babasının boşanma davası açtığı annesini istediği için dayak yediği önesürüldü.
MARDİN'DEN GÖÇ ETMİŞLERDİ
Olay, Ansızca Köyü, Mezerlıkaltı Kümeevler altında bulunan metruk evde meydana geldi. Mardin'den kısa bir süre önce göç ederek Kemalpaşa'ya yerleşen ve eşiyle boşanma aşamasında olduğu belirlenen 36 yaşındaki Z.Ö., büyük kızı Emine Ö. ve 5 yaşındaki küçük kızı A.Ö. ile birlikte yaşamaya başladı.
KOMŞULARI KIZIN ÇIĞLIKLARINI DUYUNCA POLİSE HABER VERDİ
Eşi ve diğer iki kızının Mardin'de olduğu öğrenilen Z.Ö., sabah saatlerinde henüz bilinmeyen bir nedenle en büyük kızı olan Emine Ö.'yü evin salonunda dövmeye başladı. Küçük kızın çığlıklarını duyan komşuları, durumu polise bildirdi.
CESEDİN ÜSTÜNÜ YORGANLA KAPATIP EVDEN AYRILDI
Babasının darbelerine dayanamayan minik kız bir süre sonra yere yığıldı. Yerde hareketsiz yatan Emine Ö.'nün nabzını kontrol eden Z.Ö., kızının nabzının atmadığını farkedince, evdeki yorgan ve yastıkları küçük kızın cesedinin üzerine koyup, 5 yaşındaki kızı A.Ö.'yü de yanına alarak evden ayrıldı.
İhbar üzerine eve gelen polis ekipleri, salonda yorgan ve yastıkların altında küçük Emine'nin cansız bedenini buldu. Polisin yaptığı araştırma neticesinde zanlı baba Z.Ö.'nün İzmir'in Basmane Semti'ne gelebileceği öğrenildi.
Basmane Semti'nde çalışma başlatan Huzur Timleri, zanlı Z.Ö'yü Özel bir hastanenin (Şifa Hastanesi) yakınlarında yakaladı. Gözaltına alınarak Basmane Polis Merkezi'ne götürülen zanlı Z.Ö.'nün işlemlerin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edileceği, yanında bulunan küçük kızı A.Ö.'nün de yakınlarına teslim edileceği bildirildi.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
"HERKESİN ÖNÜNDE TETİĞE BASTI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Afyonkarahisar'da sevdiği kızla görüşmesine izin verilmeyen 24 yaşındaki Murat Azat, göğsüne tabancayla ateş ederek kendisini yaraladı.
Diyarbakır'da oturan Murat Azat, dün saat 11.00 sıralarında Diyarbakır'dayken tanışıp sevdiği kızla görüşmek için kızın ailesinin evine geldi. Ailesi tarafından kızla görüşmesine izin verilmeyen Murat Azat, belinden tabancasını çıkararak göğsüne dayadı ve "Onunla konuşamazsam kendimi öldürürüm" diye tehdit savurmaya başladı. Kısa sürede olay yerine gelen polis ekipleri Azat'ı ikna etmeye çalıştı.
Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürü Musa Sürer, Azat ile konuşarak silahını bırakması konusunda ikna etmeye çalışırken, genç ise daha yüksek sesle bağırmaya başladı. "Seviyorum ben onu. Namussuz değilim. İnsan namusu için yaşar. Bir kez sesini duyayım. Seviyorum" diye bağıran Murat Azat, göğsünün sağ tarafına dayadığı tabancayı ateşledi.
Omzunun hemen altından yaralanan Azat yere düşerken, polisler tabancayı elinden aldı. Olay yerine çağrılan 112 Acil Servis ambulansındaki sağlık görevlileri tarafından ilk müdahalesi yapılan Azat, Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Azat'ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
"TRENLE ÇARPIŞAN MOTOSİKLETLİ İKİ GENCİN FECİ ÖLÜMÜ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Manisa'nın Barbaros Mahallesi'ndeki, Belediye tarafından daha önce kapatılan hemzemin geçitte İzimr Ankara treni ile motosiklet çarpıştı. Kazada, motosiklette bulunan iki kişi olay yerinde can verdi.
Kaza, bugün saat 21,30 sıralarında, 4420 Sokak üzerindeki kontrolsüz hemzemin geçitte meydana geldi. Barbaros Mahallesi'ne gitmek isteyen 25 yaşındaki Ayhan Çınar yönetimindeki 45 C 7091 plakalı motosikletle, belediye ekipleri tarafından yaklaşık 2 yıl önce kapatılan ancak vatandaşların dubaları kaldırarak açtıkları hemzemin geçitten geçmek istedi.
Çınar, hemzemin geçite kontrolsüz bir şekilde girince, Makinist İsmail Eren'in yönetimindeki 31127 sefer sayılı İzmir- Ankara treniyle çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle motosikletle birlikte sürücü Çınar ve arkasında yolcu olarak bulunan 25 yaşındaki arkadaşı Hakan Nerel, rayların etrafına savruldu.
Kazayı görenler durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Sağlık ekipleri Çınar ve Nerel'in kaza yerinde hayatların kaybettiğini belirlerken, hemzemin geçite gelen gençlerin yakınları sinir krizi geçirdi.
Cesetler, Manisa Devlet Hastanesi morguna götürülürken, makinist İsmail Eren, polis tarafından gözaltına alındı.
İzmir - Ankara treni yaklaşık 45 dakikalık beklemenin ardından Ankara istikametine hareket etti.
"NABZI ATIYORDU, AMA YETMEDİ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Ölmek için 5 metre yükseklikteki üst geçitten atlayan 43 yaşındaki Nayıf Uluğ, alt yoldan geçen halk otobüsünün altında kaldı.
Bir kişi yaşayıp yaşamadığını kontrol etmek için otobüsün altında elini Nayıf Uluğ’a uzattı, nabzını kontrol etti. Zayıf da olsa nabzı atıyordu. Otobüsü kaldırmak istediler.
Ancak kriko yoktu. Yardım için durdurulan bir otobüsten alınan kriko ve kalas yardımıyla otobüs kaldırıldı. 20 dakika sonra Nayıf Uluğ çıkarıldı. Ancak artık çok geçti.
"TECAVÜZ ETTİĞİ KADINA TELEFON AÇINCA"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Kocaeli’de iş başvurusu için bürosuna gelen kadına tecavüz ettiği iddiasıyla aranan zanlı, Kayseri’de yakalandı.
Kocaeli Emniyet Müdürlüğüne 26 Kasımda müracaat eden Z.S. adlı kadın, Körfez Mahallesi’nde emlakçılık yapan Gencay K’nın iş başvurusu için gittiği iş yerinde kendisine tecavüz ettiğini öne sürdü.
Bunun üzerine zanlının yakalanması için çalışma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, olayın ardından kaçan zanlıyı evinde ve iş yerinde bulamadı.
"Gel seninle evlenelim"
Bu arada, Z.S’ye telefonla ulaşan Gencay K’nın, "Şikayetçi olma evlenelim. Kayseri’deyim. Sen de buraya gel" dediği öğrenildi.
Z.S’nin durumu polise bildirmesi üzerine oluşturulan özel ekip, Z.S. ile Kayseri’ye giderek zanlıyı gözaltına aldı.
Zanlı, emniyetteki işlemlerin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi.
12 taciz işlemi
Bu arada, zanlı hakkında daha önce cinsel taciz iddiasıyla 12 kez yasal işlem yapıldığı bildirildi.