Aile huzuruna "cep" darbesi!

ABD'de, 2 yıl boyunca 1,300 yetişkin arasında yapılan araştırmada, sürekli cep telefonu kullanan kişilerin iş ve ev yaşamları arasında ''dağılma'' yaşadığı ve bunun sonucunda aile yaşamından hoşnutsuzluk duyduğu ortaya çıktı. ''Dağılma'', iş ve aile yaşamı arasındaki çizginin belirsizleşmesi anlamına geliyor. Örneğin ebeveyn evdeyken işle ilgili bir telefon aldığında, iş yaşamı aile hayatını işgal etmiş oluyor ya da bunun tersine aileyle ilgili meseleler iş hayatına sızıyor. Wisconsin-Milwaukee Üniversitesi'nden sosyolog Noelle Chesley'in Journal of Marriage and Family dergisinde yayınlanan araştırmasında, cep telefonunu sık kullanan erkeklerin iş meselelerini özel hayatına daha çok taşıdığı belirlendi. Ancak kadınlar açısından ''dağılma'' her iki yönde de ortaya çıkıyor. Telefonla sağlanan bağlantı, aile meselelerinin iş yaşamına sızması, mesainin aile meseleleriyle kesilmesi anlamına geliyor. Chesley, ilerisi için ''bir çocuğun sınavdan pekiyi aldığını söylemek için değil de 'mikrodalganın infilak ettiğini' haber vermek için annesini arayacağı'' senaryosunun yazılabileceğini söyledi. Araştırmaya göre, ''infilak eden mikrodalga'' örneğinin benzeri olumsuz ''dağılma'' yaşayanlar, yani ev hayatına dair olumsuzluklar iş hayatına sızan kişiler, aile yaşamından giderek daha hoşnutsuz hale geliyor.