Aile Bakanlığı ile Diyanet Vakfı arasında koruyucu aile protokolü
Abone olAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Nerede mağdur varsa, nerede mazlum varsa onun yanındayız. Öyle kolay bir inançtan geliyoruz...
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Nerede mağdur
varsa, nerede mazlum varsa onun yanındayız. Öyle kolay bir inançtan
geliyoruz ki, başını eğmiş bir yetimin başını okşadığın zaman öbür
taraf EFT yapmış oluyorsun" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı
(TDV) arasında Gönül Elçileri Projesi kapsamında "koruyucu aile"
işbirliği protokolü imzalandı. Ankara Gölbaşı Vilayetler Evi’nde
düzenlenen protokol törenine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı
Fatma Şahin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Müsteşarı Ahmet
Zahteroğulları, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve eşi Hatice
Görmez, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Abdulkadir Kaya, TDV Kadın,
Aile ve Gençlik Merkezi Müdürü Hicret Toprak, Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih Gökçek’in eşi Nevin Gökçek ile bakanlık
danışmanları ve koruyucu aileler katıldı.
Protokolün açılışında konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı
Fatma Şahin, “Türkiye olarak bugün Myanmar’dayız, Somali’deyiz ve
ben Gaziantep’in bir vekili olarak bütün sınırda Suriye’den gelen
binlerce kardeşimizin, kadınımızın, çocuğumuzun yanında varız" diye
konuştu.
Türkiye’nin zalime ve zulme karşı çok net bir duruş sergilediğini
dile getiren Şahin, "Nerede mağdur varsa, nerede mazlum varsa onun
yanındayız. Öyle kolay bir inançtan geliyoruz ki, başını eğmiş bir
yetimin başını okşadığın zaman öbür taraf EFT yapmış oluyorsun. Çok
kolay aslında" dedi.
"AİLEMİZ BİZİM DÜNYADAKİ CENNETİMİZDİR"
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ise, "Ebedi hayatımız için,
yaptıklarımıza, gururla, iftiharla ilave edebileceğimiz çok güzel
bir teşebbüse destek vermek için bir araya gelmiş bulunuyoruz" diye
konuştu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin başta olmak üzere,
projeye katkısı olan herkese teşekkür eden Görmez, "Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın metinlerine baktığımızda, bizim metinlerimiz sanki
bu projeyi ’sadece bir yetim’ projesi olarak algılamış görünüyor.
Ona katılmadığımızı ifade ediyorum. Bu sadece bir yetim projesi
değil bu bir insanlık projesi. Dolayısıyla sokakta kalmış, ailenin
sevgisinden, şefkatinden mahrum kalmış herkese uzatılan bir el
projesi olarak bunu değerlendiriyorum" ifadelerini kullandı.
"Bizim inancımıza, kültürümüze, medeniyetimize göre ailemiz bizim
dünyadaki cennetimizdir" diyen Görmez, "Öyleyse dünyada yalnızlık
cehennemine sürüklenmiş her çocuğumuzla biz bu cennetimizi ne kadar
paylaşırsak, bizim cennetimizi o kadar kalıcı, o kadar ebedi olur.
O zaman dünyadaki cennetimize ahiretteki cennetimiz de ilave
edilmiş olur diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Aile kelimesinin Türkçe sözlüklerde çok zayıf tanımladığının altını
çizen Görmez, ailenin sadece nicel bir birliktelik olmadığını ve
kelime anlamı itibariyle sürekli ihtiyacı tabir eden bir anlamı
olduğunu dile getirdi. TÜİK’in yayınladığı 2012 yılının
"evlenme-boşanma" istatistiklerini değerlendiren Görmez, şunları
kaydetti:
"Gittiğim her yerde müftülerime şunu söylüyorum, ’adeta TÜİK’in
kapısında bekleyeceğiz, şuç oranlarını, istatistiklerini,
evlenme-boşanma istatistiklerini, sokak çocukları sayısını, alkol,
uyuşturucu müptelası olmuş çocuklarımızın sayısını gün be gün takip
edeceğiz ve bu noktada bize düşen vazifeleri yerine getireceğiz’
diyorum. Bilhassa evlenme-boşanma rakamlarına baktığımızda 2012
yılın ilk 4 aylık rakamlarına göre 107 bin çift evlenmiş ama aynı 4
ay içerisinde 33 bin aile boşanmış. İkinci dönemde 173 bin aile
kurulmuş -ki o bizim dünyadaki cennetimizdir, onu daima
korumalıyız- milletimizi tarih sahnesinde sürekli kılacak müessese
aile müessesesidir. Özellikle gençlerin zihninde ve kalbinde
evlenme ve aile kurmaya karşı bir sevgi ve muhabbet oluşturmayı
bütün eğitim süreçlerimize dahil etmeliyiz. Yavaş yavaş evlenmekten
hoşlanmayan, aile kurmayı çok büyük bir mesuliyet kabul ederek, bu
mesuliyetten kaçan gençlerin sayısı çoğalıyor. Bu sebeple
eğitimcilere büyük görev düşüyor. İkinci dönemde 173 bin aile
kurulmuş yine aynı şekilde 33 bin 193 aile boşanmış, üçüncü 4 ay
içerisinde ise 184 bin aile kurulmuş, 25 bin 295 aile dağılmış. Bu
tablo Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bize görevimizi hakkıyla
yerine getirmediğimizi gösteriyor. Çünkü bu ülkede en ücra köyde,
en ücra mecra görevlisi olan kurum Diyanet İşleri Başkanlığı’dır.
Öyleyse biz bir aile bilinci oluşturma konusunda eksiklerimiz,
kusurlarımız var. Onun için bizim Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığımızla daha sıkı işbirliği içine girmemiz gerekiyor."
TDV Kadın, Aile ve Gençlik Merkezi Müdürü Hicret Toprak ise,
protokolün vakıfları için son derece anlamlı olduğunu dile getirdi.
Toprak, kurumlar arası işbirliğine ağırlık vererek, toplumsal
sorunların üstesinde gelinmesinin mümkün olduğunu belirterek,
"Korunmaya muhtaç çocuklarımızın bir aileden mahrum olmadığını ve
bir anne-babaya muhtaç olmadıklarını biliyoruz. Bu tatsız iklimden
çocuklarımızı uzak tutmak için elimizi taşın altına koymamız
gerekiyor" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin
ile Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Gönül Elçileri Projesi
kapsamında "koruyucu aile" işbirliği protokolü imzaladı. Daha sonra
Görmez, Bakan Şahin’e çiçek takdim etti.
(İHA)