AİHM’nin cezasını yorumladı
Abone olİçişleri Bakanı Muammer Güler, AİHM’nin Türkiye’ye verdiği ’orantısız güç cezasına’ ilişkin, “AİHM kararları spesifik olarak olay itibariyle...
İçişleri Bakanı Muammer Güler, AİHM’nin Türkiye’ye verdiği
’orantısız güç cezasına’ ilişkin, “AİHM kararları spesifik olarak
olay itibariyle verilen kararlardır ancak polisin zor kullanma
yetkisini ortadan kaldıran bir karar değildir” dedi.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Somali İçişleri Bakanı Abdikarim
Hüseyin Guled ile Bakanlık’ta bir araya geldi. Görüşme öncesinde
gazetecilerin sorularını cevaplayan Güler, Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’nin (AİHM) 2006 yılındaki 1 Mayıs gösterilerinde polisin
orantısız şiddet ve biber gazı kullanımıyla ilgili dava sonucu
Türkiye’ye 15 bin euro para cezasına ilişkin, “AİHM kararları
spesifik olarak olay itibariyle verilen kararlardır ancak polisin
zor kullanma yetkisini ortadan kaldıran bir karar değildir” diye
konuştu.
Dünyada zor kullanma gücü olmayan tek bir polis gücünün olmadığını
dile getiren Bakan Güler, “Bu yetki yanlış kullanmayı, orantısız
kullanmayı içermez. Elbette bir yanlış kullanma varsa, şu anda
olduğu gibi iddialar üzerine biz gerekli araştırmaları yapıyoruz.
Söylenilen olay spesifik bir olayla ilgilidir ama polisin genelde
zor kullanma yetkisini ortadan kaldırmaz” ifadesini kullandı.
Güler, polislerin olaylara göre, olayların şekline göre, su,
tazyikli su, biber gazı, cop ve darbe yetkili mermi kullanımına
kadar değişik argümanlarla meydana gelen kaosu önleme yetkisinin
olduğunu da sözlerine ekledi.
ÇEKİLME SÜRECİ
İçişleri Bakanı Muammer Güler, bir gazetecinin, “Çekilme sürecinde
ikinci aşamaya geçildi mi? çekilmedeki son durum nedir?” sorusu
üzerine, çözüm sürecinin bütün sonuçlarıyla takip edildiğini
belirtti. Silahlı grupların yurt sınırları dışına çıkmasıyla ilgili
bir konu olduğunu hatırlatan Güler, "Bu konuda fiilen bir
çekilmenin olmadığı tespit ediliyor ancak hareket halinde oldukları
biliniyor bazı grupların” dedi.
İkinci aşamanın gündeme geleceğini ve çözüm sürecinin bütün
şartlarıyla beraber uygulanmasını beklediklerine işaret eden Bakan
Güler, “İkinci aşamaya geçilmiş değil çünkü ikinci aşamanın
şartları oluşmuş değil ancak çözüm süreciyle ilgili toplantıları
biz sürdürüyoruz. Bu konu sadece bizim hükümetimizi ilgilendiren
bir konu değil. Uzun yıllara dayanan, derinleşmiş sorunların
çözülmesine yönelik bir adımdır. Tabi bu süreçte de herkesin
üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor” şeklinde
konuştu.
Sürecin başarısının herkesin menfaatine olduğuna dikkati çeken
Muammer Güler, “Her kim bu süreci kendi dar ajandası için sabote
etmeye kalkarsa bundan en çok kendisi zarar görür. Çözüm süreciyle
birlikte oluşan bu huzur ortamı çatışmadan nemalanan çıkar
gruplarının da oyununu bozar niteliktedir. Çözüm süreci doğru bir
adımdır ve bu adımı başka yönlere çekmeye çalışanlar bilmelidirler
ki halkımız onların ne yapmaya çalıştığını çok iyi bilmektedirler.
Son günlerde süreci sabote etmeye yönelik adımlar vardı ama
halkımızdan bu adımlar gerekli desteği görmemektedir” diye
konuştu.
Güler, devletin meşru güvenlik güçleri olduğunu hatırlatarak, “Bu
hukuk sisteminin dışına çıkan hukukun yaptırımlarıyla karşı karşıya
kalır. Ama halkın çözüm sürecine olan inancı ve güveni her geçen
gün artmaktadır ve kimsenin bu güveni istismar etmeye hakkı yoktur”
açıklamasında bulundu.
(İHA)