AİHM'in "ölüm orucu" raporu
Abone olAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi , ölüm oruçları için yapılan itirazları değerlendirdi. AİHM'in 44 kişiden 40'nın cezaevi şartlarında yaşayabileceği bildirdi.
"F" tipi cezaevlerini protesto etmek amacıyla başlatılan "ölüm orucu" eylemi nedeniyle "kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar hastalanmalarına rağmen cezaevlerinde tutuldukları" iddiasıyla kişinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptığı başvuru üzerine hazırlanan bilirkişi raporunda, "muayeneye gelen 44 kişiden 40’ının cezaevi şartlarında yaşabilecekleri" bildirildi. Alınan bilgiye göre, eylem sonucunda hastalanan, ancak cezalarının infazı ertelenmeyen kişilerin avukatları, "müvekkillerinin kendi başına tuvalete gidemeyecek, yemeğini yiyemeyecek durumda olduğu, ayrıca Adli Tıp Kurumu’nun ’cezaların infazının ertelenmesine gerek olmadığı’ yönündeki bazı raporlarının taraflı bulunduğu" iddiasıyla AİHM’e başvurdu. Bunun üzerine AİHM, başvurusu bulunan kişinin, 3 uzmandan oluşan bir bilirkişi heyeti tarafından muayene edilmesine karar verdi. Paris Üniversitesi Salpetriere Hastanesi’nden bir profesör ve bir doktor ile Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde görevli 1 doçentten oluşan bilirkişi heyeti, 8-11 Eylül 2004 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde hazırlanan bir birimde, başvurusu bulunan kişilerden muayeneye gelen 44’ünün nörolojik, psikiyatrik ve nöropsikolojik tetkiklerini yaptı. RAPOR Muayene sonuçlarını içeren ve 15 Nisan 2005 tarihinde AİHM’e sunulan bilirkişi raporunda, "44 kişiden 40’ının cezaevi şartlarında yaşayabilecekleri, diğer 4’ünün ise hastalıkları nedeniyle cezaevlerinde kalmalarının sakıncalı olduğu" kaydedildi. Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun "cezasının infazının ertelenmesine gerek olmadığı" yönünde görüş bildirdiği G.K hakkında bilirkişi heyetinin, "denge kusuruyla cezaevinde yaşamasının mümkün olmadığını" ifade ettikleri belirtildi. Söz konusu kişilerden S.O.U hakkında da Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu ile bilirkişi heyetinin "cezasının infazının ertelenmesi" konusunda görüş birliğinde oldukları, C.G ile T.Y’nin ise muayenelerini yaptırmadıkları öğrenildi. "Cezaevi şartlarında yaşayabilecekleri" bildirilen 40 kişi açısından Adli Tıp Kurumu ile AİHM’in bilirkişi heyetinin, aynı görüşü paylaştıkları belirtildi. CEZA İNFAZI ERTELEMESİ Cezaevlerinde "ölüm orucu" eylemlerinin başlamasının ardından, "eylem sonucunda hastalanan kişilerin CMUK’un 399. maddesi kapsamında cezalarının infazının ertelenmesinin gerekip gerekmediği" konusunda Cumhuriyet Başsavcılıklarının görüş istemesi üzerine Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nca, 2001 yılı Mayıs ayından itibaren rapor düzenlenmeye başlanmıştı. Beslenme yetersizliğine bağlı Wernicke Ensefalopatisi veya Korsakoff Sendromu gelişen kişilerin cezalarının infazları 6 ay süreyle ertelenmişti. Daha sonra bu kişilerin muayenelerine 6 aylık aralıklarla devam eden Adli Tıp Kurumu, 2003 yılından bu yana hastalık bulgularında iyileşme görülen 254 kişinin "cezaevi şartlarında yaşayabileceği" yönünde raporlar vermişti.