Ahmet Türk'ten direniş tehdidi!

Çözüm sürecini anlatmak için Van'a gelen Demokratik Toplum Kongresi (DTK) başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk programlarını sürdürüyor.

Bu kapsamda Van'da halka hitap eden Ahmet Türk, Kürt halkının barış için gerekeni yaptığını belirterek, "Barış avucumuzda kaçırmayalım. Bundan sonra devletten, hükümetten adım bekliyoruz. Eğer barış yönünde adım atarlarsa onlara teşekkür ederiz. Ama bizi kandırırlarsa halkımızla birlikte direneceğiz" dedi.

DİRENİŞ BAŞLATACAĞIZ

Kürt halkınını barışın sağlanması için her türlü fedakarlığı yapacağını da vurgulayan Türk, “İşte askerlerin serbest bırakılması, gerillaların sınır dışına çekilmesi buna örnektir. Sıra devlette, devlet bizi kandırırsa topyekün direniş başlatacağız. Biz sadece bize ait olan haklarımızı istiyoruz" dedi.  

Cumhuriyet Caddesi'ndeki Feki Teyran Parkı önünde parti otobüsü üzerine çıkan DTK eş başkanları Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, BDP Van Milletvekeli Özdal Üçer, Hakkari Milletvekili Adil Zozani, Van Belediye Başkanı Bekir Kaya halkı selamladı. Daha sonra toplanan yaklaşık bin kişiye hitap eden Ahmet Türk, sürecin çok önemli olduğunu ifade etti. Cumhuriyetten bu yana Kürtlere inkar ve asimilasyon politikalarının uygulandığını belirten Türk, buna karşı Kürt halkının da direnişler sergilediğini söyledi.

'GÖZÜMÜZ HÜKÜMETTE'

Süreçle birlikte artık Kürt halkının siyasette var olduğunun, özgürlük ve adalet için direnebildiği bir döneme girildiğini anlatan Türk şöyle konuştu:

"Kürt halkı, mücadelesini başlattığı barışın kalıcı olması için önemli adımlar attı. Bunlar PKK'nın askerleri serbest bırakması, gerillanın çekilmesidir. Şimdi gözümüz hükümette, devlette. Top onlarda. Bundan sonra nasıl bir yaklaşım gösterecekler ? Eğer barışa yönelik yaklaşım gösterirlerse onlara teşekkür edeceğiz. Ama bizi kandırmaya çalışırlarsa halkımızla birlikte topyekün direneceğiz. Biz pazarlık yapmıyoruz. Özgürlük, adalet, hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Asimilasyonun bitmesini istiyoruz. Bu da anadilde eğitimin serbest bırakılması, Kürt kimliğinin tanınması, Kürtlerin kendi kendisini yönetmesiyle olur. Biz Kürtlerin de Türklerin de özgürlüğünü istiyoruz. Kürtler özgürleşirse Türkler de özgürleşir."

'KILIÇDAROĞLU'NUN SÜRECE KARŞI ÇIKMASI BİZİ İNCİTİYOR'

MHP ve CHP'nin süreci sabote etmek için herşeyi yaptığına dikkat çeken Türk, Kılıçdaroğlu'nun sürece karşı çıkmasını anlamakta zorluk çektiklerini belirterek Osmanlı döneminde yaşandığını öne sürdüğü bir olayı anlattı. Türk, "Osmanlıları eğitmek için gelen bir komutan isyan eden bir Kürt gencini işkenceye alıyor. Yapılan bütün işkencelere rağmen bu isyancı genç konuşmuyor. Sonra bunun Türkçe bilmediğini düşünerek bir Kürt asker getirip yeniden sorguluyorlar. Bunun üzerine isyancı Kürt genci şunları söylüyor. 'Osmanlının yaptığı işkenceler beni incitmedi. Ama bir Kürt'ün gelip beni sorgulaması arkadaşlarımın yerini sorması beni incitti' dedi. İşte bakın şimdi Ergenekon ve milliyetçi bir kesim bu süreci ortadan kaldırmak istiyor. Bu süreçte MHP'nin söylemleri bizi incitmez. Ama Kılıçdaroğlu gibi bir Kürdün bu sürece karşı çıkması inanılmaz ve anlaşılmazdır. Bizi bu incitiyor" dedi.

'REHAVETE KAPILMADAN SÜRECE SAHİP ÇIKALIM'

Barışın avuçlarının içinde olduğunu ifade eden Türk, "Kürt sorununu konuşacağımız bu seviyeye getirenlere binlerce teşekkür ediyoruz. Biz bu değere sahip çıkmalıyız. Bu süreçte devletin oyunlarını bozacak direnişi kararlılığı göstermeliyiz. Rehavete kapılırsak çok pişman oluruz. Barış avuçlarımızda kaçırmayalım. Bu süreçte eğer bizim yanlışımız olursa bizi eleştirin yüzümüze tükürün. Şimdi bazı kesimler sanki Kürtler haklarından vazgeçmiş gibi davranıyorlar. Ama unutmayın Kürtler öncekinden daha güçlüdür. Biz başta tutsakların ve Öcalan'ın özgürleşmesini istiyoruz. Böyle olursa barış kalıcı olur" dedi. Türk ile beraberindekiler daha sonra Gürpınar ve Başkale ilçelerine giderek programlarını sürdürdü.