PROF. Dr. Ahmet Maranki Akit TV'nin canlı
yayınında “Umudumuz 25 Haziran’dır. Olmadı zaten, o
zaman artık Belgrad Ormanı’nda ağacın dibinde, talim şeyimizi oraya
gömdük. Çıkaracağız sokağa...” dedi. İnfial uyandıran bu
sözler üzerine Küçükçekmece Başsavcılığı Maranki hakkında
soruşturma açınca da Akit gazetesinde bir yazı yazıp
"Belgrad Ormanı'na öfkemi gömdüm" dediği bir yazı
kaleme aldı.
SAVCIYA DUYUNCA DİLİNİ İÇERİ SOKTUN... Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, bu yazısı üzerine Maranki'yi adeta yerin dibine soktu. "Daha polis evinin kapısına dayanmamışken, daha savcı 'So' demeden, sen dilini içine soktun..." diyen Özkök, Maranki'ye şu sözlerle yüklendi: "Ekranda aslan kesilmiş vatandaş Maranki, bir anda tavşan bile değil... Ağacından inemeyen sincap..."
TAVŞAN YÜREKLİ ASLAN... TIRSAK... "Ey öfkesini silah haline getirip Belgrad Ormanı’na gömen tavşan yürekli aslan... Sen git, asıl şu tırsıklığını göm Belgrad Ormanı’na... Göm ki, o nefret dolu öfkenle birlikte o tırsık halin de unutulup gitsin de... Hiç olmazsa bu insan suretinle hatırlan..."
İşte Ertuğrul Özkök'ün o yazısından dikkat çeken
bölümler...
Adamın kapı gibi unvanı var... Dağlar gibi profesör yani... Gaza
gelmiş, yüz bulmuş, çıkmış televizyonda
sallamış... “Umudumuz 25 Haziran’dır. Olmadı zaten, o
zaman artık Belgrad Ormanı’nda ağacın dibinde, talim şeyimizi oraya
gömdük. Çıkaracağız sokağa...”
*
Kelli felli hoca güya... Resmen halkın bir bölümünü öteki üzerine
nefretle yüklüyor... Daha alıp 3 saat bile içeri koymamışlar...
Savcı sadece bir soruşturma açmış...
*
Heeyyttt beeee... Ekranda aslan kesilmiş
vatandaş Maranki, bir anda
tavşan bile değil... Ağacından inemeyen sincap... Breh breh breh...
Neymiş... Meğer Belgrad Ormanı’na gömdüğü şey
silah değil de öfkesiymiş garibimin...
*
Yahu madem böyle bir laf ettin... Madem yiyemeyeceğin lokma değildi
o laf... Dur arkasında be adam... Dur biraz yahu... Daha polis
evinin kapısına dayanmamışken, daha
savcı “So” demeden,
sen dilini içine soktun...
*
Ey öfkesini silah haline getirip Belgrad Ormanı’na gömen tavşan
yürekli aslan... Sen git, asıl şu tırsıklığını
göm Belgrad Ormanı’na... Göm ki, o nefret dolu öfkenle birlikte o
tırsık halin de unutulup gitsin de... Hiç olmazsa bu insan
suretinle hatırlan...